- Faali meçhul cinayetler davasında JİTEM'in infaz mangası amiri belli oldu.
- Ramazan Elçi cinayetinin arkasında JİTEM olduğu kesinleşti.
Faali meçhul cinayetlerle ilgili Türkiye'de açılan tek davanın duruşmasında, JİTEM'in infaz mangasının amiri olarak yargılanan eski uzman çavuş Burhanettin Kıyak'ın, cinayetlerin işlendiği tarihlerde 'Yavuz Güneş' kod adını kullandığı ve belgeleri bu isimle imzaladığı kesinleşti. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı'na gönderilen imza örneklerinin raporları davanın görüldüğü mahkemeye ulaştı. Ekspertiz raporunda, 1994 yılında yazılan bir tutanaklarda yer alan 'Yavuz Güneş' kod adlı imzanın, sanık uzman çavuş Burhanettin Kıyak'a ait olduğu vurgulandı.
Şırnak'ın Cizre ilçesinde 1993-95 yılları arasında işlenen 20 faali meçhul cinayetle ilgili açılan davanın duruşması Diyarbakır 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık emekli Albay Cemal Temizöz, eski Uzman Çavuş Burhanettin Kıyak, itirafçı Adem Yakin, Hıdır Altuğ, Abdulhakim Güven ile tutuksuz sanıklardan eski Cizre Belediye Başkanı ve korucubaşı Kamil Atağ katıldı. Mahkeme başkan, bazı kurumlara yazdıkları talepler ile belgelere cevap verildiğini belirtti. Mahkeme başkanı, JİTEM'in infaz amiri olduğu iddia edilen Burhanettin Kıyak ile ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı'nın hazırladığı raporu okudu. Gönderilen raporda uzman çavuş Burhanettin Kıyak'ın imzasının, 1994 yılında işlenen bir faili meçhul cinayetin tutanağında yer alan 'Yavuz Güneş' imzasıyla aynı olduğu vurgulandı. Raporda, "31.03.1994 tarihli tutanak üzerindeki Yavuz Güneş (kod) ismi üzerinde atılı bulunan imza ile Burhanettin Kıyak'ın mukayese imzaları arasında karşılaştırma yapılmıştır. Karşılaştırma sonucunda Yavuz Güneş kod ismi üzerinde atılı bulunan imzanın Burhanettin Kıyak elinden çıktığı kanaatine varılmıştır." ifadelerine yer verildi.
Mahkeme heyeti Cizre'de sanık Temizöz'ün kurduğu infaz mangasının amiri olduğu iddia edilen tutuklu sanık Burhanettin Kıyak'la ilgili daha önce de araştırma yapmıştı. Mahkemenin yaptığı araştırmada infaz edilerek öldürülen ve daha sonra 'kalp krizinden öldü' diye rapor düzenlenen Ramazan Elçi olayında sanık Burhanettin Kıyak'ın Yavuz Güneş kod adıyla olay yeri inceleme belgesinde imzasının olduğunu belirlenmişti. Kıyak, ifadesinde uçaksavar nişancısı olduğunu ve bu tür görevleri olmadığını iddia etmişti. Adli Tıp Kurumu tarafından Ramazan Elçi'nin ölümü ile ilgili hazırlanan raporda ise Elçi'nin kalp krizinden değil kafasına ateş etme suretiyle öldürüldüğüne yer verildi. Bu raporla birlikte Elçi'nin iddianamede belirtildiği JİTEM tarafından infaz edildikten sonra kimliğinin alındığı ve daha sonra faili meçhul olarak gömüldüğü kesinlik kazandı. Elçi'nin olay yeri ve ölüm tutanağında ise sanık Temizöz'ün imzası bulunuyor.
Duruşmada savunma yapan Sanık Burhanettin Kıyak, "Ben o imzanın bana ait olmadığını söylemedim. Sadece hatırlamağımı söyledim. Ben 20 yıl sonra sanık olarak yargılanıyorum. Bu büyük bir çelişkidir." dedi. Diyarbakır Baro Başkanı ve müdahil avukatlardan Tahir Elçi ise 'Yavuz' kod adı cinayetlerle ilgili geçtiği halde 17 yıl boyunca soruşturma makamlarının bu uzman çavuşu tespit edemediğini belirtti. Sanık Burhanettin Kıyak'ın, 'Yavuz'un kendisi olmadığını söylediğini hatırlatan Tahir Elçi, "Biz 'Yavuz' kodun Burhanettin Kıyak'a ait olduğunu tespit ettik. Bu imzanın aynı imza olduğu bilimsel bir şekilde tespit edildi. Bu husus tartışma dışı kalmıştır. Bu kişi Burhanettin Kıyak'tır." ifadelerini kullandı.
Duruşmada Veysi Özcan ve kardeşi öldürülen Salih Candoruk tanık olarak dinlendi. Sanıklar Kamil Atak, Hıdır Altuğ, Adem Yakin ve Abdülhakim Güven suçsuz olduklarını belirterek beraatlarını istedi.
Sanıklardan Emekli Albay Cemal Temizöz ise hak gaspına uğradığını ileri sürdü.
CİHAN