Jandarma, yaklaşık bir ay önce İ.K. adlı vatandaşın bilgisayarından Kayseri'de görevli bir generale hakaret içerikli e-mail atıldığı iddiasıyla Demetevler'deki bir evde arama yapmıştı. Önceki gün de, CHP lideri Deniz Baykal'ın Keçiören'de oturan makam şoförü M.Ç.'nin evine operasyon düzenlendi. Gerekçe olarak da, kablosuz ağdan askerî bilgilere ulaşılması ve komutanlara tehdit mesajları atılması gösterildi. Operasyon, 'Jandarma istediği zaman şehre iniyor' eleştirilerine yol açarken, hukukçulardan da tepki geldi. Askerî savcılığın talebiyle meskun mahalde arama yapmanın, jandarmanın yetkileriyle ilgili kanuna aykırı olduğuna dikkat çekiliyor. Eski Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek, "Genel kural budur. Son yönetmelik değişikliğiyle, belediye hudutları dahilindeki yerler polis bölgesi oldu. Her zanlı ve konu hakkında hukuka uygun hareket edilmeli." diyor. Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu'nun 10. maddesine göre Jandarma'nın görev ve sorumluluk alanı; polis görev sahası dışında, il ve ilçe belediye hudutları haricinde kalan veya polis teşkilatı bulunmayan yerler. Ankara'daki aramaların, söz konusu kanunun c fıkrasına göre yapıldığı belirtiliyor. Yasadaki ilgili bölüm şöyle: "Jandarma veya Emniyet Teşkilatı, kendi sorumluluk sahasında yetersiz kaldıkları veya kalacaklarının değerlendirilmesi halinde, mahalli mülki amirler tarafından birbirlerinin sorumluluk sahalarında geçici olarak görevlendirilebilirler." Jandarma'nın bu fıkra hükmünce askerî mahkeme kararıyla arama yaptığı kaydediliyor. Ancak söz konusu maddenin, toplumsal olaylarda polisin yetersiz kaldığı hallerde jandarmanın görevlendirilebileceği anlamına geldiği ifade ediliyor. Mülki amirlerin de, Jandarma Teşkilat Kanunu çerçevesinde adli soruşturmalarla ilgili arama izni vermesinin kanuna aykırı olduğu ileri sürülüyor.