KÖŞK'ten YÖK'e tüyo mu uçtu?

Cumhurbaşkanı Sezer YÖK Kanunu veto etti ama, YÖK bunu önceden biliyormuş gibi davrandı. İşte kanıtı

KÖŞK'ten YÖK'e tüyo mu uçtu?

Cumhurbaşkanı'nın vetosundan bir gün önce YÖK'ün adayları mülakata alması 'Sezer'in veto edeceğini bildikleri' şeklinde yorumlandı. Sezer'in kanunlar için öngörülen 15 günlük onay veya veto süresi dün sona eriyordu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, yeni kurulan üniversitelere 'kurucu rektör atanmasını' öngören kanunu veto etti. Böylece bir yıldır tartışılan kurucu rektör atanmasına ilişkin madde, ikisi Sezer'in vetosu biri de Anayasa Mahkemesi kararı ile üç kez Meclis'e geri dönmüş oldu. Önceki gün toplanan, dün de devam eden YÖK Genel Kurulu'nda ise Tekirdağ, Ordu, Rize ve Uşak üniversitelerinin rektör adayları mülakata alındı. Sezer'in vetosunun ardından YÖK'ün 4 yeni üniversite için belirlediği 3'er kişilik rektör adayları listesi Cumhurbaşkanı'na gönderildi. Cumhurbaşkanı Sezer veto gerekçesinde, YÖK'ün 4'te üç çoğunlukla rektör adaylarını belirlemesine tepki gösterirken, kanunda aslında rektörlerin Milli Eğitim Bakanlığı'nca seçilmesinin öngörüldüğünü ima etti. 21 üyeli genel kurulda 16 kişilik karar yeter sayısının 'çok yüksek' olduğunu dile getiren Sezer, "Bu karar yeter sayısı süre uzun tutulsa da rektör adayları seçiminin sonuçlanmasını olanaksız kılacaktır. Nitekim, yasa koyucu da, kurucu rektör adayı belirleme işleminin, getirilen karar yeter sayısı ile sonuçlandırılamayacağını yüksek olasılık gördüğünden, YÖK'çe aday belirleme işleminin bir ay içinde sonuçlandırılamaması durumunda, her üniversite için üç kurucu rektör adayının tek başına ve doğrudan Milli Eğitim Bakanı'nca belirlenmesini öngörmüştür. Böyle bir düzenleme Türk hukukunda hiçbir kamu görevlisi için yapılmamıştır." dedi. Sezer, veto ettiği kanunun Anayasa Mahkemesi'nin verdiği iptal kararının gerekçelerine de uygun olmadığını savundu. YÖK'ün aday belirleme işlemini bir ay içinde sonuçlandıramadığı takdirde rektör adayı seçme yetkisinin 'Milli Eğitim Bakanı'na devredildiğini', bunun ise 'YÖK'ün rektör seçme süreci dışında bırakılması' anlamına geldiğini kaydeden Sezer, "Böylece, YÖK'ün kurucu rektörlerin belirlenmesi sürecine katılımı biçimsel düzeye indirgenmekte ve yeni kurulan üniversitelerin akademik kadrolarının ve yönetim personel yapısının geleceğe dönük olarak büyük önem taşıyan kurucu rektörlerin belirlenmesi yetkisi, eylemli olarak, tümüyle siyasal iktidarın tercih ve takdirine bırakılmış olmaktadır." dedi. Sezer, 'YÖK'ün kurucu rektör adaylarını belirleme yetkisini belli süre ya da koşula bağlayarak seçim sürecinden dışlayan yasal düzenlemenin' Anayasa Mahkemesi kararına uygun olmadığını iddia etti. 11 rektörün atama tarihi belirsiz YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, yeni üniversitelerin rektörlerini yürürlükteki Yükseköğretim Kanunu'na göre belirleyeceklerini söyledi. Mevcut rektör atama sistemindeki 'aynı sürecin devam edeceğini' kaydeden Teziç, 4 üniversite için rektör adaylarının Cumhurbaşkanı'na gönderildiğini kaydetti. Teziç, kalan 11 yeni üniversite için rektör seçim takvimini belirlemediklerini belirtti. 'Hükümetin bir hafta içinde kanunu Meclis'ten geçirmesi halinde Köşk'e gönderilen adayların durumunun ne olacağına' yönelik bir soruya ise YÖK Başkanı, "Biz varsayımlarla hareket edemeyiz." dedi. Zaman
<< Önceki Haber KÖŞK'ten YÖK'e tüyo mu uçtu? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER