Soruları çalındığı iddia edilen ancak 5 yıldır tamamlanamayan KPSS soruşturmasında Ankara merkezli Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nde çalışan Berat K.’nin sınavdan bir hafta önce Isparta Yalvaç’taki arkadaşı Baki S.’ya KPSS sorularını gönderdiği iddia edilmişti. Ancak Berat K., iddiaları kabul etmedi. Soruşturmanın devamında KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı’nda 3 bin 227 adayın 100 net ve üzeri, 350 adayın da 120 sorunun tamamını doğru yaptığı açıklandı. İddialara göre ful yapanlar ile 100 net üzeri yapan şüpheli isimlerin bir kısmı akrabaydı. Bir kısmı ise sınava başvururken, adres olarak sınava hazırlandıkları dershaneleri göstermişti. Bu bilgiler kopyaya delil sayıldı. Ancak ne çalınan sorular bulundu ne de soruşturma tamamlanıp suçlular adalet karşısına çıkarıldı.
5 yıl sonra 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarından sonraki süreçte KPSS soruşturması, ‘paralel yapı soruları çaldı’ iddiasıyla bir kumpas girişimi olarak yeniden açıldı. Operasyonun ilk işaretini dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan verdi. Ardından hükümet çevrelerinden çeşitli açıklamalar yapıldı. Havuz medyası da bu kumpas iddialarına yer vererek muhtemel bir algı operasyonuna kamuoyunun alışmasını sağladı. Soruşturma kapsamında 2010 yılında incelenen deliller, tasfiyeler sonrası hükümet yanlısı bürokratların kadrolaştığı TÜBİTAK’ta tekrar incelendi ve büyük bir sürprizle (!) çalınan sorular Baki S.’nin bilgisayarında bulundu! KPSS soruşturmasında bilirkişi heyetinin sorumluluğu, böcek soruşturmasında hükümetin istediği raporu vermediği için TÜBİTAK başkan yardımcılığından alınan Hasan Palaz’ın yerine getirilen Abdullah Çavuşoğlu’na verildi. Çavuşoğlu ise sosyal medya hesabından, KPSS sorularının paralel yapı tarafından çalındığını ve yakında bir operasyon yapılacağını açıklayan isimdi.
Jandarma Kriminal’in raporu, KPSS kumpasını ortaya çıkardı. Rapor, bir adayın bilgisayarında bulunduğu belirtilen sınav soruları dosyasının inceleme sonucuydu. Buna göre 3227.pdf. isimli dosya sınavdan 5 gün önce oluşturuldu. Dosyanın ismi, henüz yapılmamış sınavdaki soruların tamamını cevapladığı ileri sürülen kişi sayısıyla aynıydı.
SORULAR BİLGİSAYARA 2010’DA KONULDU, 5 YIL SONRA BULUNDU!
Zaman, kumpası daha başlamadan çökertecek şok belgelere ulaştı. Soruşturma sırasında ihbar üzerine soruları gönderdiği iddia edilen Ankara’da Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği’nde çalışan Berat K. ile soruları aldığı iddia edilen Isparta Yalvaç’ta Baki.S. gözaltına alındı. Dernekteki bilgisayarlara el konularak incelemeye alındı. Derneğin bilgisayarlarında yapılan bilirkişi incelemesinde sorular bulunamadı. Baki S.’nin bilgisayarında ise soruların bulunduğu iddia edildi. Baki. S. ifadesinde soruların Berat K. tarafından gönderildiğini iddia etti. Ancak Berat K., iddiaları kabul etmedi. Soruların Baki. S.’nin bilgisayarında bulunduğu bilgisine rağmen soruşturma 5 yıl boyunca bekledi. TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Abdullah Çavuşoğlu’nun açıklamalarına göre, sorular 5 yıl sonra TÜBİTAK’ın yaptığı inceleme sonunda bulundu. Hatta TÜBİTAK uzmanları bir adım daha ileri giderek KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı sorularının yanında bir de Genel Kültür Genel Yetenek Soruları’nı Baki S.’nin bilgisayarında bulduklarını ileri sürdü.
3 BİN 227 KİŞİ, KİLİT İSMİN BİLGİSAYARINDAN ÇIKTI!
KPSS sorularının 5 yıl sonra Hizmet’e yönelik kumpasların arttığı bir dönemde bulunmasının tesadüf olmadığı, 5 yıl önceki Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı’nın raporunda ortaya çıktı. Soruşturmanın temelini oluşturan soruların bulunduğu dosya ile ilgili hazırlanan rapor, kumpasın 2010’da tezgahlandığını ortaya koyuyor. Jandarma Kriminal Raporu’na göre, Baki S.’nin bilgisayarında ele geçen soru dosyası sınavdan 5 önce oluşturulmuş. 5 Temmuz 2010 tarihli belgenin adı ise bir hayli tanıdık: 3227. Kriminal raporda açıkça görülen 3227 numarası, kamuoyunun da yakından bildiği KPSS’de 100 net ve üzeri aldığı iddiasıyla şüphe altında olan 3 bin 227 kişiyle aynı. Bu sayının Baki S.’nin bilgisayarındaki soru dosyasının adını taşıması ve belgenin sınavdan önce kaydedildiğinin resmen tescil edilmesi kumpasa işaret ediyor. Jandarma Kriminal Raporu’nda, ‘03227 no’lu PDF dosyasının silindiği ve kurtarılan ‘eğitim son’ adlı PDF dosyasının bulunduğu vurgulanıyor.
Soruşturma sırasında adaylardan Baki S.’nin ve akrabalarının evinde 2 adet flash bellek bulundu. Bunlar tutanaklara geçirildi. Ancak arama kayıtlarında görülmeyen 3. bir flash bellek ortaya çıktı. Bu bellek, ‘Baki S.’nin bilgisayarında bulundu’ denilerek sonradan tutanağa ilave edildi.
KİTAPÇIK VE CEVAP ANAHTARLARI ÜSTÜNDE OYNAMA MI YAPILDI?
Sınavdan yüksek puan alacak kişi sayısının sınavdan önce bilinmesi, bilişim uzmanlarını bile şaşırttı. Ancak soruşturma başladığında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifadesine başvurulan birçok aday, “Sınavdan bu kadar yüksek net ve puan beklemiyordum. Şaşırdım.” diye ifade vermişti. Bu durum o tarihte, “Kitapçık ve cevap anahtarları üzerinde oynama mı yapıldı?” kuşkusuna yol açmıştı. Ancak bir türlü bitmeyen soruşturmanın ilerleyen yıllarında kitapçıkların ÖSYM’nin talebi üzerine savcılık tarafından imha edildiği ortaya çıkmıştı. 3227 numaralı belge, adayların kitapçıkları üzerinde oynama yapıldığı tezini doğruluyor. Başka türlü 3 bin 227 kişinin sınavdan 100 net ve üzeri yapmasının mümkün olmadığı belirtiliyor.
JANDARMA KRİMİNAL: SORU DOSYASI FLASH DİSKLE YÜKLENDİ
Jandarma Kriminal Raporu’nda dikkat çeken bir başka ayrıntı, KPSS soruşturmasında ortaya konulan iddialardan birini daha çürütüyor. İddialara göre, Berat K., soruları Baki S.’ye maille göndermişti. Ancak soruşturma sırasında Berat K.’nin bilgisayarında soruların izine dahi rastlanmamıştı. Jandarma Kriminal Raporu’nda ‘03227 No’lu soru dosyasının bilgisayara flash diskle girdiğini kaydediyor. Kriminal raporun 3. maddesi şöyle: “Eğitim son.pdf” isimli dosyanın; 2010 KPSS Eğitimi Bilimleri sorularını içerdiği değerlendirilen ve tarafımızdan silinmiş alandan kurtarılıp “2010_589” numaralı raporumuzun Lahika-1’inde gönderilen CD-R içerisindeki “KPSS Soru” klasöründe yer alan “03227.pdf” isimli dosya olduğu, bilgisayara “001CC0C60DDAC021542D07B3” seri numaralı “Kingston DataTraveler 2.0” marka bir flash disk ile geldiği değerlendirilmektedir.
BAKİ S.’NİN, “SORULAR MAİLLE GELDİ” İDDİASI ÇÜRÜDÜ
Jandarma raporunda soruların mail üzerinden gönderildiği iddiası tamamen çürüyor. Soruşturmada kilit isim olarak gözaltına alınan Baki S. soruların Berat K. tarafından kendisine maille gönderildiğini iddia etmişti. Jandarma Kriminal de, soruların Baki. S.’nin bilgisayarında ‘hotmail.zip’ içerisinde kayıtlı olduğunu tespit etti. Bunun üzerine savcılık Microsoft şirketine ait Hotmail’den şüphelilerin mail trafiğini istedi. Hotmail’den gelen cevapta Baki S. ile Berat K. arasında tek bir mail alışverişi bile olmadığını bildirdi. Jandarma Kriminal Raporu’nda bu durum teyit ediliyor. Raporun 2. maddesi “Hotmail.zip” arşiv dosyasının bilgisayara “001CC0C60DDAC021542D07B3” seri numaralı flash diskle aktarıldığını vurguluyor.
KUMPAS BELGESİNİN BULUNDUĞU FLAHS DİSK BİR GÜN SONRA ORTAYA ÇIKTI
Soruşturma savcısı Yalvaç Cumhuriyet Başsavcısı Ayhan Gökalp’in emriyle operasyon yapan Jandarma ekipleri, Baki S.’nin evinde ve akrabalarının iskanlarında, arama yapmıştı. 2 Eylül 2010’da yapılan operasyona ait belgeler, içinde KPSS sorularının bulunduğu 3227 Nolu belgenin yer aldığı flash disk’in aramalarda bulunmadığını ortaya koyuyor. Jandarma aramalarında Baki S.’nin amcası Mevlüt S.’ye ait evde yapılan aramalarda bilgisayarın yanı sıra 1 adet flash bellek bulunuyor. Yine aynı gün yapılan operasyonda Baki. S’nin babası Mustafa S.’nin evinde yapılan aramada sarı-beyaz renkli 1 adet 4 cb’lik flash bellek bulunuyor. Baki S.’nin kardeşinde ise bir belge ya da diske rastlanmıyor. Olay yeri arama tutanaklarında Jandarma ekipleri tarafından kayıt altına alınan bu duruma rağmen, soruşturma savcısının bir gün sonra hazırlattığı tutanakta Mevlüt S.’nin evinde 3 adet flash bellek bulunduğu görülüyor. Üstelik aramalarda bulunmayan 3. Flash diskin tesadüfen (!) 3227 nolu soru dosyasının yer aldığı flash disk olduğu tutanaklarla görülüyor.
Skandallar bununla sınırlı değil. Operasyonda Baki S.’ye ait bilgisayara el konuluyor. Ancak kanuna göre, el konulan bilgisayarın imajı alınırken bir kopyası da bilgisayarın sahibine verilmesi gerekiyor. Ancak imaj alma işlemi hukuka aykırı olarak olaydan 24 saat sonra yapılmış. Ayrıca talebine rağmen, bilgisayarın hard diskinin kopyası Baki S.’ye verilmemiş.
Soruşturmanın neden 5 yılda bitmediği anlaşıldı
Yalvaç’ta başlayan soruşturma Ankara’daki KPSS soruşturmasıyla birleştirildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Yalvaç’ta elde edilen bilgi ve belgeleri istedi. Ancak Yalvaç Başsavcısı Ayhan Gökalp’in neredeyse tüm soruşturmanın kaynağı olarak gösterilen Baki S.’ye ait bilgisayarın hard diskini, Ankara’ya belgeleri götüren polislere teslim etmediği ortaya çıktı. Buna anlam veremeyen polislerin durumu tutanakla kayıt altına aldığı tespit edildi. Polisler tutanağa şunları yazdı: “Jandarma görevlilerine adliyede görülen harici hard disk sorulduğunda Yalvaç C. başsavcısının talimatı ile harici hard disk’i Jandarma Kriminal Laboratuvarı’na gönderilmesi talimatını aldıklarını beyan ederek biz görevlilere sadece evrakların bulunduğu kapalı zarf ile ağzı mühürlü çuvalı teslim etmiştir.”
Jandarmaya: Cemaati tanımam, savcıya: Evlerde kaldım
2010’da başlayan KPSS Eğitim Bilimleri Soruşturmasındaki skandallar sadece kumpas dosyası 3227 ile sınırlı değil. Soruşturmanın her aşamasında kumpas ve kurgu göze çarpıyor. Soruşturmanın kilit ismi olan ve soruların bilgisayarında bulunduğu iddia edilen Baki S.’nin verdiği çelişkili ifadeler kumpas iddialarını güçlendiriyor. 2010 yılında gözaltına alındığında jandarma sorgusunda cemaat ya da tarikat bağlantısı olmadığını savunan Baki. S. 1 hafta sonra soruşturma savcısı Ayhan Gökalp’e cemaat evlerinde kaldığını ve KPSS sorularının da Berat üzerinden kendisine cemaat vesilesiyle geldiğini iddia etti.