Denizli’de Kredi Yurtlar Kurumu'na bağlı yurdun tuvaletinde dünyaya getirdiği kız bebeğinin, iddiaya göre başını kesip gövdesinden ayırdıktan sonra cesedi odasındaki ayakkabı dolabında saklayıp, çağırdığı askerdeki erkek arkadaşı F.C.'nin izin alarak gelmesiyle de polise teslim olan Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Ü.T.’nin adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. Ü.T.'nin erkek arkadaşı F.C. ise ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. F.C.’nin askere gitmeden önce kız arkadaşına evlilik teklifinde bulunduğu, ancak Ü.T.’nin okulu nedeniyle olumsuz yanıt verdiği öğrenildi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin toplantısında “Denizli’de şahit olduk. Yurtların yetersizliği beraberinde çeşitli sıkıntılar doğuruyor. Kız-erkek öğrenciler aynı evde kalıyor. Bu yapımıza ters" sözleri bir süre önce kamuoyunda tartışıldı. Günlerce Denizli başta olmak üzere apartlar ve 'öğrenci evleri' tartışıldı. Bu konudaki tartışmalar küllenirken, duyanların ürperten bir haber, bu kez Kredi ve Yurtlar Kurumu’na bağlı bir yurttan geldi.

Pamukkale Üniversitesi Kınıklı yerleşkesindeki Kredi Yurtlar Kurumu’nda kalan Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Ü.T., yurdun kantininde çalışan 20 yaşındaki F.C. ile tanıştı. İkili bir süre sonra gönül ilişkisi yaşamaya başladı, yaklaşık 9 ay önce F.C. vatani görevini yapmak için askere gitti. İlerleyen dönemde hamile olduğunu öğrenen Ü.T., bu durumu arkadaşları ve ailesinden gizledi.

Devlet yurdunda kalan Ü.T., geçen pazartesi günü saat 03.00 sıralarında kaldığı bölümün tuvaletinde doğum yaptı. İddiaya göre, Ü.T., kesici bir aletle, dünyaya getirdiği yaklaşık 3 kilogram ağırlığındaki kız bebeğin başını gövdesinden ayırıp, cesedi kokmaması için çok sayıda poşetin içine koydu ve ayakkabı dolabında saklamaya başladı.

Bir süre sonra olayın şokunu üzerinden atan Ü.T., bebeğin cesedinin fotoğrafını cep telefonuyla çekerek askerdeki erkek arkadaşı F.C.’ye göndererek, biran önce izne gelmesini istedi. 

Bunun üzerine erkek arkadaşı F.C. de birliğinden izin alarak Denizli'ye geldi. Daha sonra F.C., kız arkadaşı Ü.T. ile birlikte, bebek cesedinin bulunduğu poşeti alıp avukatları eşliğinde dün saat 15.30 sıralarında Polis Merkezi’ne gitti.

Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından ifadesi alınan Ü.T.’nin bebeğin ölü doğduğunu ve ne yapacağını bilmediği için paniğe kapıldığını söylediği öğrenildi. Polis, Ü.T.’nin yurttaki odasında arama yaptı. Savcının incelemesinin ardından ceset otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Emniyette ifadesi alınan F.C.’nin, askere gitmeden önce Ü.T.’ye evlenme teklifinde bulunduğunu, ancak genç kızın okulu nedeniyle evlenmeyi kabul etmediğini söylediği öğrenildi.

Denizli Cumhuriyet Başsavcı Vekili Muhammet Savran, konuyla ilgili gece geç saatlerde yazılı bir açıklama yaptı. Savran, gerekli soruşturmanın başlatıldığını kaydetti. Bu arada Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç da Ankara’da yaptığı açıklamada, Denizli Bölge Müdürü’nü Ankara’ya çağırdıklarını ve Teftiş Kurulu Başkanı’nı da Denizli’ye gönderdiklerini kaydetti.

Emniyetteki sorgusu sırasında zaman zaman gözyaşlarına boğulduğu öğrenilen Ü.T.’nin sorgusunun tamamlanmasının ardından bugün adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. Bu arada erkek arkadaşı F.C., ifadesinin alınmasının ardından serbest bırakıldı.

Denizli Valisi Abdülkadir Demir, üniversite öğrencisi Ü.T.’nin sorgusunda olayı anlattığını kaydedip, Ankara’dan gelen müfettişin yurtta inceleme yaptığını ve soruşturmanın devam ettiğini söyledi.

Vali Demir, “Ü.T. ifadesinde yaşadıklarını anlatıyor, ancak olayın nasıl geliştiği henüz netlik kazanmadı. Savcılık ve müfettişler gerekli soruşturmayı yürüyor. Zaten savcılık da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Olayda idari kusurlu varsa onlarla ilgili de işlem yapılacak” dedi.

Denizli’deki Kredi Yurtlar Kurumu tuvaletinde doğurduğu bebeğinin başını kesip gövdesinden ayıran, cesedi odasındaki ayakkabı dolabında saklayan ve erkek arkadaşı F.C.’nin askerden izne gelmesiyle de polise teslim olan Pamukkale Üniversitesi Kimya Bölümü 3. sınıf öğrencisi Ü.T. adliyeye sevk edildi. Yüzünü gizleyen Ü.T., gazetecilerin sorularına da yanıt vermedi. Olayla ilgili kan donduran yeni ayrıntılar ortaya çıktı.

Cinayet Büro Amirliği’nde sorgulanan Ü.T.’nin, olayın şokunu üzerinden atamadığı ve zaman zaman sinir krizi geçirdiği öğrenildi. İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu’na gönderilen bebeğin cesedinde yapılan incelemede, göğüs bölgesinde de kesik izlerine rastlandığı ifade edildi. Yapılacak detaylı otopside, bebeğin ölü doğup doğmadığının belirlenmeye çalışacağı kaydedildi.

Polis ve müfettişler, üç arkadaşıyla kalan Ü.T.’nin doğumu yaptığı oda ve tuvalette incelemelerde bulundu. Ü.T.’nin oda arkadaşlarının yanısıra, sınıftaki arkadaşlarının da ifadesine başvurulduğu bildirildi. Odadaki incelemelerde, Ü.T.’nin olay gecesi bebeğin cesedini sardığı kanlı çarşafla yine olayda kullanıldığı düşünülen bıçağın bulunduğu belirtildi. 

Kredi Yurtlar Kurumu’nun Kız Öğrenci Yurdu Bölümü G-Bolak’ta meydana gelen olay öğrenciler arasında da büyük yankı uyandırdı. Ü.T’nin arkadaşları, görüntü alınması izin vermezken büyük şok yaşadıklarını dile getirdi. Ü.T.’nin yurttaki arkadaşları, “Sabaha kadar uyuyamadık. Denizli’de yurt ve öğrenci evleri tartışmalarının üzerine bu olay çok kötü oldu dedi. Bir kız öğrenci ise, “Bu olay keşke yaşanmasaydı. Eğer öğrenci evinde yaşansaydı daha büyük sansasyon olacaktı. Orasını düşünmek bile istemiyoruz. “Başbakan haklı çıktı' diyeceklerdi, öğrenci evlerinde kalan öğrencilerin huzuru iyice kaçacaktı yorumunda bulundu. Ü.T’nin bir arkadaşı ise, “Son zamanlarda kilo almaya başlamıştı. Biz kendisine şişmanladığını, ne yiyip ne içtiğini soruyorduk. Hatta kendisiyle kilo konusunda şakalaşıyorduk. Sessiz, sakin biriydi. Hamile olabileceğini hiç düşünmedik diye konuştu. Bu arada Parmak izi sistemiyle girişin olduğu yurtta güvenlik üst seviyede tutuluyor. Yurdun çevre ise, tel örgü ve yüksek duvarlarla çevrili.