Yapılan söyleşiye,
Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen rahatsızlığından dolayı katılamazken, söyleşide
CHP Ayvalık İlçe Başkanı Hüsnü
Erol ve Ayvalık'a bağlı Küçükköy Beldesinin CHP'li Belediye Başkanı Mesut
Ergin de hazır bulundu. Yaklaşık bin kişinin izlediği söyleşide
Kanadoğlu, Temmuz ayındaki
genel seçimlerin
referandumdan daha önemli olduğunu vurgulayarak, Kemalist düşünceyi taşıyanların umutsuzluğa kapılmadan, genel seçimler için mücadele etmeleri gerektiğinin altını çizdi. Kanadoğlu, kendi memleketi olarak nitelediği Ayvalık'ın, geçtiğimiz Pazar günü yapılan referanduma yüzde 74.10 oranında '
Hayır' demesinden onur duyduğunu belirterek, devletin görevinin
halk oylaması ve seçimlerde tarafsız kalması olduğunu dile getirdi. Kanadoğlu, "Devletin bütün gücü ve olanakları, bir siyasi partinin verdiği siyasi karara, halk olurunu vermek için kullanılıyorsa, işte asıl
sakatlık orada başlar. Dünyanın demokratik olan her ülkesinde, halk oylamaları defalarca yapılmıştır. Ama bu demokratik ülkelerin hiç birinde devletin gücü ve olanakları kullanılmamıştır" dedi.
Devletin olanaklarının kullanılmasına karşın referandumdan çıkan sonucun gayri meşru olamayacağını söyleyen Kanadoğlu, "Bu yapılan
halk oylamasına gayri meşru demek çok hatalı olur. Bu tavır zaten bölünme eşiğinde olan yurttaşlarımızı daha da
tahrik ve
teşvik etmekten başka bir sonuç doğurmaz. Ancak bunun ne şekilde sakat bir sonuç ortaya çıkardığını söylemek ve bunun bir açıklamasını yapmak da hiç kuşku yok ki bizim hakkımızdır" şeklinde konuştu. Kanadoğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde olmayacak bir biçimde, 'hayır' diyenler
darbeci diye adlandırılırsa, 'Orada bitaraf olan bertaraf olur' denilebiliyorsa ve yine bakanlar kanalıyla 'Ben bu hayır oyunu dünya kamuoyuna nasıl anlatacağım' diye şikayet edilebiliyorsa, tüm bunların yanı sıra
Avrupa Birliği ile müzakere etme görevini taşıyan bir
Başmüzakereci, eğer tutar da bu ülkede 'hayır' oyu kullanacakların akıllarından kuşku duyarım' şeklinde bir demeci verebiliyorsa, unutulmasın ki, biz her yerde yine aynı şekilde 'hayır' demeye hazırız."
'ANAYASA MAHKEMESİ, REFERANDUM KONUSUNDA ÇOK CİDDİ HATA YAPMIŞTIR'
Halk oylamasında
Anayasa Mahkemesi'nin tavrını da eleştiren Kanadoğlu,"
Anayasa Mahkemesi,
TBMM tarafından hazırlanan taslağı oylarken, anayasa değişikliğine ilişkin hazırlanan
taslaktaki maddeleri halk oylamasına ayrı ayrı sokması gerekirken, taslaktaki maddeleri vatandaşın önüne bir bütün olarak getirerek ciddi hata yaptı" dedi.
Türkiye'de, Başkanlık sistemini isteyen sadece belli bir zümre olduğuna işaret eden Kanadoğlu, "Bunu sadece Recep Tayip bey ve onun gibi düşünenler sık sık gündeme getirilmesini sağlıyor. Neden
başkanlık sistemi yerine Türkiye
Cumhuriyeti'nin mevcut demokratik yasaları ile ülkeyi yönetmek istememeleri de ayrıca beraberinde soru işaretlerini getirmektedir. Recep Tayip Bey geçtiğimiz Pazar günü yapılan referandumda sandıktan istediği sonucu alarak, Anayasa Mahkemesi ve HSYK'da da, yani kısaca yargıda da üstünlük sağlamayı başarmıştır. Şimdi tüm koşullar ondan yanayken neden
başkanlık sistemine giden yolu göstermiş olduğunun, bunun altında yatan amacın ne olduğu da açıklanması gerekmektedir" dedi.
"Anayasa değişikliğine ait taslak içerisindeki maddelerin bir kısmını kabul edip, diğer kısmını reddedenler, anayasa paketinin tamamına 'hayır' demek zorunda bırakılmıştır. Anayasa Mahkemesi, bu durumu görmezden gelerek, ciddi bir hata yapmıştır" diyen Kanadoğlu, yapılan referandumda CHP'nin geleceğe dair umut verdiğini belirterek, MHP'nin ise son halk oylamasındaki alınan sonuç itibariyle iç sorunlarını çözmesi gerektiğini söyledi.
Referandum sürecinde anayasa değişikliğine 'hayır' diyen siyasi partilerin vatandaşa bunu çok iyi anlattığını ama '
evet' diyen AKP'nin din istismarı da dahil, bu yolda herşeyi mübah göstererek oyları toplamasının etik olmadığını savunan Kanadoğlu, muhalefet partilerinin referandumda sandıktan çıkarmayı başardığı yüzde 42'lik oy oranını küçümsememeleri gerektiğini vurguladı. Kanadoğlu, sağlanılacak birlik ve beraberliğin sonucunda, muhalefet partilerinin de en az
iktidar kadar güçlenebileceğinin altını çizdi.
'İRAN'DAN YARDIM ALDIĞI KANITLANIRSA, AK PARTİ KAPATILABİLİR'
Kanadoğlu,
İngiliz Daily
Telegraph gazetesinin,
Başbakan Erdoğan'ın partisine 25 milyon dolar para
yardımı yapması için
İran Cumhurbaşkanı
Mahmud Ahmedinecad ile Tahran'da
pazarlık yaptığına dair haberiyle ilgili olarak da, "Henüz ortada kanıtlanmış bir
delil yok. Ancak böylesi bir durum delillerle kanıtlanırsa, Anayasa'nın ilgili maddeleri, bu konuda son derece açıktır. Yani bu yardımın yapıldığı ispatlanırsa, partinin kapanması söz konusu olabilecektir" diye konuştu.
Söyleşinin sonunda vatandaşların sorularını cevaplandıran Kanadoğlu, dinleyicilerin alkışlarıyla sahneden indi.