- Referandumda neden hayır diyeceksiniz?
'Uyan
Türkiye' diyorum. Uyanmazsa,
referandumda
evet çıkarsa cumhuriyetin niteliklerini değiştiren yeni bir rejimle karşı karşıya kalınacak. Bunun için anayasa değişikliğine hayır! Bugün halkoylamasına katılmamaya davet de başka bir deyimle
evet oyu kullanmaya davettir.
- Yıllardır yargının değişmesi gerektiğini savunuyordunuz. Şimdi ne değişti?
'82
Anayasası zaten yürütmeye bağımlı bir yargıyı öngörmüştü. Bugün hiç sözü edilmeyen 140'ncı maddedeki 'hakim ve savcılar idari yönden Adalet Bakanlığı'na bağlıdır' ifadesi yargı bağımsızlığını zedelemektedir. İşin acı tarafı şimdi, eleştirdiğimiz noktanın çok daha gerisinde, yürütmeye bağımlı bir yargı yaratılmaya çalışılıyor. Türkiye defakto anayasanın uygulanmadığı bir
ülke haline geldi. Herkes yargının kararlarını eleştiriyor. Siyasi
iktidar, 'Bu kararları veren yargıçlar da
HSYK tarafından atandı' diyor. 82 Anayasası'nın ortaya çıkardığı HSYK, başarılı olmaması için kurulan bir kurul. Başarısızlığı son uygulamalarla görülmüyor mu zaten.
Yargı bağımsızlığına uygun bir kuruluş haline getirilmesi şarttır. Ancak
RTÜK, TRT,
TÜBİTAK, YÖK gibi özerkliğini yitirmiş, doğrudan siyasi iktidarın
egemen olduğu kurumların kuşatılmasına baktığımızda onlar gibi siyasi iktidarın yargıya da egemen olmaması için hayır dememiz gerekiyor. Sevgili yurttaşa bunların detaylarını anlatmak zor. Hangi niyetle yapıldığını anlatmak gerekiyor.
- Darbe savunucusu musunuz?
Darbe taraflısı olmaya her şeyden önce kendime duyduğum saygı engeldir. Ne olursa olsun
darbeye karşıyım. Çünkü darbe insan onuruna yapılabilecek en büyük hakarettir.
Askeri yöndeki el koymalar
sivil yönden de yapılabilecek hareketlerdir. Yasama, yürütme tek elde toplanmışsa buna bir de yargıyı eklemeye çalışırsanız bu
demokrasi değil, sivil diktadır.
- CHP'nin bazı etkinliklerine katılıyorsunuz. CHP'li misiniz?
Partili değilim. CHP'ye yardımcı olmak gibi bir düşüncede de değilim. Konuşma imkanı bulduğum her yerde konuşuyorum.
- Siyasete girmeyi düşünüyor musunuz?
Şu anda değil.
- Ne zaman?
Koşullar zorunlu kılarsa. Bir katkım olabilecekse o katkıyı esirgemem.
- Ağır ceza mahkemeleri?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti güvenliğini özel mahkemelerde aramamalıdır. Bu görev doğrudan doğruya ağır ceza mahkemelerinin tümü tarafından yerine getirilebilir. Emekli olduktan sonra fazla konuştuğunuz için eleştiriliyorsunuz. Hem demokrasi diyeceksiniz hem de düşünce ve ifade özgürlüğünün niye kullanıldığını sorgulayacaksınız. Madem
emekli oldun, git torunlarınla oyna. Bunu bir aydına söylemek ülkeye zarar vermekten başka sonuç doğurmaz.
- Balyoz'da neler yaşanıyor. Anlamak için hukukçu olmak mı lazım?
Olanları ben de anlamıyorum. Bir kişi üst üste aynı suçtan üç kere tutuklanırsa vatandaşın güven duygusunu ortadan kaldırırsınız. Anayasa'nın 145'inci maddesi, 'Asker kişilerin askeri mahallerde işlediği suçlara askeri mahkemeler bakar' der. Bu, anayasada bugün geçerlidir. Maddenin niçin değiştirilmek istendiğini düşünürsek bugüne kadar yapılanları daha iyi anlarız.
CMK 250/3'de bir gece yarısı operasyonuyla 'dahil' sözünü 'halinde' olarak değiştirdiler.
Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Bugün uygulanması gereken hüküm şudur, 'Askeri mahallerde işlenen ve askeri mahkemelerin görevleri içinde işlenen suçlar özel yetkili mahkemeler tarafından soruşturulamaz ve kovuşturulamaz.' TCK 35 ve 36 ise 'suça teşebbüs'ü ve '
gönüllü vazgeçme'yi tanımlar. İcraya başlanmamış ise ortada suç yoktur. Fail icradan gönüllü vazgeçerse teşebbüsten dolayı cezalandırılmaz.
TCK 316, 'amaçlanan suç işlenmeden ittifaktan çekilenlere ceza verilmez' diyor. Kimse konuşamıyor. Kurumlar kendi yasal ve anayasal haklarına sahip çıkmıyorlar.
- Darbe planlandığı iddia edilen dönemde Yargıtay Başsavcısıydınız Bu yönde duyumlarınız oldu mu o günlerde?
Hayır olmadı.
- Son günlere damgasını vuran YAŞ?
Yargıya egemen olmak isteyen ve askerin geleneklerini dikkate almayan bir siyasi iktidarın, bütün bunları elde etmek için dini alet olarak kullanmak istediği bir ülkede yurttaşın huzurlu, güvende, mutlu olması olanağı yoktur.
AKŞAM