PKK'nın silahlı güçlerini yöneten Murat Karayılan, uzun mesafeli telsiz aracılığıyla dün PKK'lılara seslendi ve "Hazır olun" talimatı verdi. Karayılan, çözüm sürecinde AK Parti’nin üzerine düşeni yapmadığı için sürecin ilerleyemediğini, durduğunu söyledi. 

AK Parti'nin Kobani’ye karşı sergilediği politikanın, Türk-Kürt ittifakına vurulmuş en büyük darbe olduğunu öne süren Murat Karayılan, "AK Parti’nin Kobani’de yaptığı amiyane tabirle Kürtlere karşı bir kalleşliktir" dedi.

"Gerekirse Türkiye’yi başlarına yıkabilecek güç ve kudrete sahibiz" tehdidini savuran Murat Karayılan, PKK'lılara sürecin hassasiyet ve önemini dikkate alarak her türlü olasılığa göre hazırlıklı olmaları gerektiği talimatını verdi.

Fırat Haber Ajansı'nda yer alan habere göre, mevcut yaşanan sürecin bir çözüm sürecinden ziyade bir çatışmasızlık süreci olarak değerlendirmenin daha doğru olacağını söyleyen Murat Karayılan, “Birkaç gün önce AK Parti devletinin yetkilileri Önderlikle görüşme ve diyalog sürecini de askıya aldıklarını ilan ettiler. Bu, arada var olan tek güvencenin de devreden çıkarılması demektir. Eğer bu tutumlarını önümüzdeki günlerde de sürdürürlerse, o zaman biz de hareket olarak bu durumu yeniden değerlendirmek durumunda kalırız. Yani o zaman çatışmasızlık sürecinin de herhangi bir anlamı kalmayacaktır.” dedi.

Karayılan, “Esas itibarıyla ‘İşte Ortadoğu’ya ve Suriye’ye dönük politikaları iflas etti; tümüyle çöktü. En son Kobani’de gelişen direniş bütün gerçekliklerini açığa çıkarttı. Ancak AK Parti hükümetinin Kobani’ye karşı sergilediği politika, Türk-Kürt ittifakına vurulmuş en büyük darbe olmuştur. AK Parti’nin Kobani’de yaptığı amiyane tabirle Kürtlere karşı bir kalleşliktir. Halkımızın buna karşı tepki göstermesi doğru anlaşılmalıdır. AK Parti, bencil ve çıkarcı davranarak tasarlanan Kürt-Türk ittifakına büyük darbe vurduğu için halkımızın da öfkesi büyük olmuştur” dedi.

Murat Karayılan, çözümün karşılıklı adımların atılmasıyla gerçekleşebilecek bir süreç olduğunu söyledi. Karayılan devamla şunları belirtti: “Şimdi tek taraflı kaldığı için çözüm diye bir şey de kalmadı. Daha önce Hareketimizin yönetimi sürecin bittiğini ve bunu aslında AK Parti’nin bitirdiğini söyledi. Bu doğru; çünkü çözüme dönük adım atılmadı. Tek bir şey yaptılar; bir yasa çıkardılar ama o yasanın gereklerini de zerre kadar uygulamadılar. Kısacası özü itibarıyla atılmış hiçbir pratik adım yoktur. Sürekli seçim hesapları, sürekli oy ekseninde bu soruna yaklaşım olduğu için istikrarlı, ciddi ve tutarlı bir yaklaşım ve bir politika geliştirilmedi. Bu nedenle mevcut yaşanan süreci bir çözüm sürecinden ziyade bir çatışmasızlık süreci olarak değerlendirmek daha doğru olur. 

“Esas itibarıyla ‘AKP bu konuda çok tehlikeli oynuyor’ denilebilir. İşte Ortadoğu’ya ve Suriye’ye dönük politikaları iflas etti; tümüyle çöktü. En son Kobani’de gelişen direniş bütün gerçekliklerini açığa çıkarttı“ diyen Murat Karayılan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bunun verdiği zorlanmayla ha bire Kürt halkına ve demokrasi güçlerine saldırıyorlar. Önder Apo, 2013 Nevruz‘unda yayımladığı deklarasyonla esasta bir Kürt-Türk ittifakını öngören bir sürecin başlamasını hedefledi. Ancak AK Parti Hükümetini Kobani’ye karşı sergilediği politika, Türk-Kürt ittifakına vurulmuş en büyük darbe olmuştur. AK Parti’nin Kobani’de yaptığı amiyane tabirle Kürtlere karşı bir kalleşliktir. Halkımızın buna karşı tepki göstermesi doğru anlaşılmalıdır.  Gerçek şu ki, biz de elimizi kolumuzu bağlayıp seyreder durumda hiç değiliz. 40 yıllık tecrübemiz vardır ve bizim her türlü duruma karşı hazırlıklarımız söz konusudur. Gerekirse Türkiye’yi başlarına yıkabilecek güç ve kudrete sahibiz. Bu ne bir blöf ne de bir tehdittir; onların bu pişkince tehditlerine karşı gerçeğin ifade edilmesidir. Gelecekleri varsa görecekleri de olacaktır.