Karun Hazinelerinin şifresi çözüldü

Karun Hazinesi'nin en önemli parçası 'Kanatlı denizatı'nın en son kimde olduğu tespit edildi. "Ahmet Hoca" lakaplı Ahmet Düzyer'in gasp ettiği broş, daha sonra satılmış.

Karun Hazinelerinin şifresi çözüldü

Broş, 350 bin dolara satıldı
samanyoluhaber yayınlamıştı Karun Hazinesi'nin en değerli parçası sayılan "Kanatlı denizatı" şeklindeki broşu Uşak Arkeoloji Müzesi'nden çalan şebekeye ilişkin ayrıntılar günışığına çıkıyor. Şebeke içinde "hormonsuz domates" diye anılan broşun en son "Ahmet Hoca" lakaplı Ahmet Düzyer'de olduğu, daha sonra sadece 350 bin dolara satıldığı bilgisine ulaşıldı. "Karun" adıyla başlatılan ve 7 kişinin tutuklandığı operasyonda 3 kişi aranıyor. İlk adımı mart ayında atılan operasyonun hazırlık aşamasında 72 telefon mahkeme kararıyla dinlemeye alındı. Polis, tutuklu Müze Müdürü Kazım Akbıyıkoğlu'nun 5 ayrı numarasını da kapsayan telefonları 3 ay boyunca dinledi. Bazı zanlıların eşleri ve başka kişiler adına alınan numaraları kullandıkları belirlendi. Teknik çalışmalarla broşun izi sürülürken, İstanbul Emniyeti'nden gelen bir yazı soruşturmanın seyrini değiştirdi. İstanbul polisi, nisan ayındaki bir başka operasyonda "Uşak veya Afyon'dan İstanbul'a getirilen ve Pegasus olarak adlandırılan tarihi eserin, müze müdürü tarafından imitasyonuyla değiştirildiğini, söz konusu eserin İstanbul'daki Majestic Otel'in sahibi Ahmet Hoca ve adamlarınca gasp edildiği" bilgisini, gizli yazıyla Uşak polisine bildirdi. 'Hormonsuz domates' Bu gelişme üzerine, Uşak Emniyeti, soruşturmaya dahil olan yeni kişiler ve kullandıkları telefonlara yönelik yeni bir teknik takip çalışması başlattı. Broşu İstanbul'da pazarlamayı üstlenen ve "Ahmet Hoca"nın adamı olan zanlı Fehmi İşler'in 5 Mayıs'ta "Metin" isimli bir kişiyle yaptığı telefon görüşmelerinde, paha biçilemeyen eser için sürekli olarak "hormonsuz domates" şifresini kullandığı belirlendi. Bu görüşmede Metin adlı kişinin İşler'e bekledikleri kişinin "domates" için İstanbul'a geldiğini, bu kişinin Uşak'a gidip baktığı "domates"in "hormonlu" (sahte) olduğunu gördüğünü ve İstanbul'daki "domates"e bakmak istediğini aktardı. Dinleme bilgilerine göre "Metin", domatesin "hormonsuz" (gerçek) olması halinde broşun anlaşılan fiyattan alınacağını ve adamların bir hafta içinde Türkiye'ye geleceğini, daha sonra da "mal"ın Japonya'ya götürüleceğini söyledi. Vazgeçip çaldılar Böylece, operasyonun ilk aşamasında Eylül 2005'te kayıplara karıştığı anlaşılan broşun, mayıs ayı başlarında İstanbul'da "Ahmet Hoca" ve adamlarının elinde olduğu tespit edildi. Varlığı yeniden belirlenen, ancak nerede olduğu bilinmeyen broşun yerinin tespit edilebilmesi için teknik dinlemelere devam eden polis, sonunda Ahmet Düzyer ismine ulaştı. Müze müdürünün, her aşamasından haberinin olduğu iddia edilen hırsızlık ve satış organizasyonu kapsamında broşun dökümden yapılan sahtesi Ankara'da imal edildi. Bir ara satıştan vazgeçilince broş müzedeki yerine konuldu. Ancak üç gün sonra yeni talip çıkması üzerine mühürlü ve kilitli camekân açılıp yine pazarlanmaya götürülen broştan bir daha haber alınamadı. Akbıyıkoğlu'nu, halen aranan Uşak'ta oto galerisi sahibi olan Uğuz Sağlan'ın ikna ettiği öne sürüldü. Telefondaki fotoğraf İstanbul'a götürülen broşu gasp eden ikinci grup zanlıların paha biçilemeyen eseri sadece 350 bin dolar karşılığında sattıkları bilgisine ulaşıldı. Polis, zanlı Fehmi İşler'in cep telefonunda broşun 27 Mayıs 2006'da çekilip kaydedilmiş görüntülerini ele geçirince eserin İstanbul'da olabileceği değerlendirildi. Önce birbirlerini tanımadıklarını öne süren zanlılar delillerin ortaya konulmasıyla soygunu itiraf ettiler. Zanlı Mehmet Polat, itirafta bulunarak olayın her aşamasını anlatırken, broşun son olarak "Ahmet Hoca" adıyla bilinen ve bir dönem Majestic Otel'in sahibi görünen Ahmet Düzyer'de olduğu bilgisine ulaşıldı. Majestik Otel yetkilileri, otelin el değiştirdiğini, halen firarda olan Düzyer'in bir süreden beri işletmenin sahibi olmadığını söyledi. İşte Karun'un şifreleri Müzeden çalınan broşu Ahmet Hoca lakabıyla tanınan Ahmet Düzyer adlı biri gasp etti. Pazarlıklar sırasında broş, 'hormonsuz domates' sözcükleriyle kodlandı. Pazarlığı İstanbul üzerinden Fehmi İşler yürüttü. Broş en son Sultanahmet'teki Majestic Otel'de görüldü. Müze müdürünü hırsızlığa Uğuz Sağlan adlı bir oto galericisi ikna etti. Gerçeği ile sahtesi arasındaki farklar Gerçek broş: Dövme tekniğiyle yapılmış, 14.3 gram, zincirinin çok sayıda halkayla örüldüğü, iğnesinin farklı noktadan çıktığı, yüzeyinde mikro ölçekte döküm hava kabarcıklarının olmadığı, ortada bağlanmış 3'lü sallanpanın gövdeye bir halkayla bağlı olduğu, saç lülelerinin çok canlı olduğu, gözünde çapak olmadığı, genel olarak çok canlı bir görünümün olduğu, burun üstünde tırtıllarının olduğu tespit edildi. Sahte broş: Döküm tekniğiyle yapılmış, 23.5 gram, zincirinin az sayıda halkayla örüldüğü, iğnesinin lehimle tutturulduğu, farklı noktadan çıktığı, yüzeyinde mikro ölçekte döküm hava kabarcıklarının olduğu, ortadan bağlanmış 3'lü sallanpanın gövdeye bağlı olmadığı, saç lülelerinin cansız ve sığ olduğu, gözünde çapak olduğu, burun üstünde tırtıllarının olmadığı belirlendi. Milliyet
<< Önceki Haber Karun Hazinelerinin şifresi çözüldü Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER