Referandumda 'hayır' kampanyası yürüten çevreler, anayasa değişikliği çerçevesinde
HSYK üyeliği için demokratik bir şekilde gerçekleşen
seçimleri gölgelemeye çalışıyor.
12 bine yakın yargı mensubunun katılımıyla gerçekleşen seçim, 'şaibeli' gösterilmek isteniyor.
CHP ve MHP, Adalet Bakanlığı'nın yargı mensuplarına
baskı uyguladığı iddiasını dile getirirken
YARSAV'ın tavrı dikkat çekiyor. Kürsü yargıçlarının katıldığı seçimde hiçbir
adayı HSYK'ya giremeyen YARSAV'ın, 'şaibe' iddialarını işleyerek süreci yargıya taşıyabileceği öne sürüldü. YARSAV üyesi de olan
emekli Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı
Sabih Kanadoğlu, Yüksek Seçim Kurulu'nu (YSK) ve
Danıştay'ı seçimleri iptal etmeye çağırdı. YARSAV Başkanı Emine
Ülker Tarhan da Bakanlık tarafından liste dikte edildiğini öne sürdü. Ancak HSYK seçimlerine ilişkin Danıştay'a başvuru yapılacağı şeklinde ne
Anayasa'da ne de yasalarda herhangi bir hüküm bulunuyor.
Referandumda 'hayır' oyu kullanmaya çağıran emekli
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, HSYK'daki seçimlerin ardından yeniden devrede. HSYK seçiminin tarafsız ve adil biçimde yapılmadığını iddia eden Kanadoğlu, "Bu seçim, yapılan anayasa değişikliklerine de aykırıdır. YSK ve Danıştay, yani Türk yargısı, bu ayıbı silme gücünde ve yetkisindedir." dedi. Adalet Bakanlığı'nın 'tehdit, baskı, cezalandırma, ödüllendirme yollarını kullanarak liste hazırladığını' ileri sürdü. Kanadoğlu, iddialarına şöyle devam etti: "Sözde yargıda
özgürlük ve
demokrasi yönünden ilerleme hedefinin ne kadar boş ve gerçek dışı olduğu kanıtlandı. Yargı dışı güçler, siyasi iktidarla birleşerek Türk yargısında onarılmaz yaralar açmışlardır. "
Hangi unsurlarının Anayasa'ya aykırı olduğunu belirtmeyen Kana-doğlu'nun, YARSAV'ın Adalet Ba-kanlığı'nın HSYK seçimlerinde liste hazırladığı iddiasına sarılması dikkat çekiyor. Kanadoğlu'nun bu çıkışının seçimleri iptal etme girişiminin habercisi olduğu kaydediliyor. Kanadoğlu'nun iddiasının aksine usulüne uygun yapılan HSYK seçimleriyle ilgili YSK'nın seçimin iptali yönünde bir karar vermesi beklenmiyor. YSK, Adalet Bakanlığı'ndan aday olan bürokratlar dahil HSYK üyeliğine seçilen bütün isimlerin adaylığını onaylamıştı. YSK'nın Kanadoğlu'nun görüşleri doğrultusunda vereceği bir kararın Anayasa ve yasaların çiğnenmesi olarak değerlendirileceği belirtiliyor. Ayrıca YSK Başkanı
Ali Em de kesin olmayan sonuçlara göre HSYK'ya adli ve idari yargıdan seçilen asıl ve yedek üyeleri açıklamıştı. YSK'dan veya il seçim kurullarından düne kadar da herhangi bir
itiraz yapıldığı yönünde bir bilgi gündeme gelmemişti. Kanadoğlu'nun 'Danıştay yetkisini kullansın' çağrısının da temelsiz ve hukuktan yoksun olduğu belirtiliyor. HSYK seçimlerine ilişkin Danıştay'a başvuru yapılacağı şeklinde ne Anayasa'da ne de yasalarda herhangi bir hüküm bulunuyor.
YARSAV: Liste dikte edildi
Bu arada, YARSAV Başkanı
Emine Ülker Tarhan, sonuçlara ilişkin eleştirilerini sürdürdü. Ülker, "Bakanlık ve iktidarın tüm olanaklarını kullanarak dikte ettiği bir liste var. 'Evet' çıkmadan adliyelerde dolaşan bir listeden söz ediyoruz. Bir siyasi partinin listesi söz konusudur. Yargıyı ele geçirme projesi aslında çok baştan yapılan bir çalışmanın ürünüdür. Biz, mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi. "YARSAV kaybetti,
bakanlık kazandı" demenin sığ bir söylem olduğunu belirten Ülker, strateji belirlemek için genel kurulu toplama kararı aldıklarını açıkladı.