Sorunun sürekli olarak "dış mihraklar" eksenine çekilerek konuşulmak istenmesinin nedeni,
Ankara�nın bugüne kadar yaptığı yanlışları gizleme, gözlerden uzak tutma çabasıdır.
Terör ülkemizin bir "iç" meselesidir ve kaynağında
Kürt sorunu bulunuyor. Meseleyi bu gerçek üzerinden konuşmadığımız sürece,
Kuzey Irak'a müdahale de dahil olmak üzere meselenin esasının çözümüne katkıda bulunmak bir yana, daha da güçleştirecek fikirler üzerinde dönüp dolaşır ama bir
arpa boyu yol alamayız.
***
Mehmet Ağar'ın bir süre önce söylediği bir cümleyi hatırlatalım. Şöyle dedi Ağar: "Teröristle savaşmak kolluk kuvvetlerinin görevidir, ama
siyasetin görevi de
teröristin kolluk kuvvetlerinin karşısına çıkmamasını sağlamaktır."
Siyaset görevini yapmamış, yaptığını sandığı durumlarda bile yanlış yapmıştır. Bu yanlışların kökü, 12
Eylül askeri yönetimine kadar inmektedir.
PKK, tutuklulara dışkı yedirilen
Diyarbakır askeri hapishanesinde doğmuştur. Ebesi
12 Eylül'ün asker yöneticileridir.
***
Kürt meselesiyle ilgili bir yanlış algılama da
Kuzey Irak üzerinden devam ediyor.
Burada bir Kürt devletinin kurulmasının
Türkiye'deki Kürtlerin ayrılıkçı girişimlerine cesaret vereceği korkusu meseleye sağlıklı bakmayı engelliyor.
Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti, kurulma yolundadır. Türkiye�nin bunu engellemesinin tek yolu, bütün dünya ile savaşmayı göze alarak bu topraklara girmek ve çıkmamaktır. Bunun nasıl bir çılgınlık olduğunu anlatmaya bile gerek yok.
Türkiye'nin temel politikası, Kürt devletinin doğuşunun hem Türkiye hem Kuzey Irak Kürtleri hem de Türkiye'nin Kürt kökenli vatandaşlarını memnun edecek bir düzlemde ele alınması ve olayı bütün
bölge için olumlu işbirliklerinin temeli haline getirilmesi olmak zorundadır.
Bugün Kuzey Irak'ın elektriği, benzini, bisküvisi, tuğlası Türkiye'den gidiyor ve Türkiye bu durumu herkes için anlam taşıyan bir olumlu ortama çeviremiyorsa Türk halkının
hesap sorması gereken adres sadece Ankara'dır.
***
Terör meselesini ve Kürt meselesini sürekli olarak Kuzey Irak'a yapılacak bir askeri operasyonla büyük ölçüde çözülebilecek bir mesele gibi takdim etmek, eğer başka niyetlerle bağlantılı değilse, ancak ülkemizin yapısı ile uluslararası politikada ufuksuzluğun bir sonucudur.
Terör Türkiye'nin iç meselesidir, bu olaya çeşitli büyük güçlerin değişik amaçlarla ellerini sokmaları da sorunun kaynağını ve köklerini değiştirmez. Ama bu ellerin de çıkarılmasını sağlamak yine Ankara'nın geliştireceği politikalara bağlıdır.
Okay Gönensin/
Vatan