Sabah gazetesinin gündeme getirdiği
Kayseri Şeker Fabrikası'ndaki
yönetim skandalı büyüyor.
Ne Uzanlar'ın açtığı milyar dolarlık
tahkim ne de jet sosyetenin
miras ve boşanma
davaları
Kayseri Şeker Fabrikası'nın ödediği
avukatlık
ücretinin yakınına bile yaklaşmıyor. Kayseri Şeker, değeri 90 milyon lira olan bir
arazinin şirkete kazandırılması için açılan davayı kazanan avukat Mustafa Olcayto
Özhan'a tam 26.7 milyon liralık vekalet ücreti vererek bir
rekor kırdı. Ödemenin şekli ve hikayesi ise "Böyle müvekkil dostlar başına" dedirtecek türden oldu.
İLK ÖDEME 2007'DE YAPILDI
Tek bir davayla Türkiye'nin en pahalı avukatı unvanını alan Olcayto Özhan, 2003'de başlayan arazi ihtilafı davasını 4 yıl süren duruşmalardan sonra 2007'de kazandı. Davanın karşılığında Özhan'a geçen yıl 1 milyon 760 bin liralık vekalet ücreti ödendi. İş bu noktadan sonra ilginç bir hal almaya başladı. Kayseri Şeker'in Yönetim Kurulu kendilerine dava kazandıran avukatlarının yaptığı işe duyduğu şükranı ikinci bir ödemeyle daha paraya tahvil etmeye karar verdi. Bu yıl 5 Ağustos'ta
Vedat Ali Özışık Başkanlığı'nda toplanan dokuz kişilik Kayseri Şeker Yönetim Kurulu, avukat Mustafa Olcayto Özhan'a 25 milyon liralık ikinci bir ödemeyle teşekkür etti!
ERGENEKON SANIĞININ AVUKATI
Böylece, Mustafa Olcayto Özhan toplam 26 milyon 760 bin lirayla Türkiye'nin en yüksek avukatlık ücretine hak kazandı. Para kısa bir süre sonra Olcayto Özhan ve ortağı Atilla Ersoylu'nun hesabına aktarıldı.
Kayseri Şeker tarafından bu kadar yüksek ücret ödenen avukat da tanıdık çıktı. Mustafa Olcayto Özhan, Diyarbakır'da görülen faili meçhuller davasında
tutuklu yargılanan Kayseri İl Jandarma
Alay Komutanı
Albay Cemal Temizöz'ün de avukatı. Avukat Özhan, Temmuz 2008'de yapılan genel seçimlerde
Cumhuriyet Halk Partisi'nden (
CHP)
milletvekili adayı da olmuştu.
AVUKATA HASTANE
Kayseri Şeker'in
Ergenekon sanığı Temizöz'ün avukatına yaptığı kıyak, bu büyük ödemeyle sınırlı değil üstelik. Firma, ildeki bir
hastaneyi 7 milyon TL'ye satın aldı. Yönetim Kurulu Başkanlığı'na da daha önce 27 milyon TL ödeme yaptığı avukatlardan biri olan Atilla Ersoylu'yu getirdi.
ŞEKER GİBİ HAYAT
Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin Kayseri Şeker Fabrikası ile ilgili 300 sayfayı bulan raporuna
fabrika yöneticilerinin
tatlı hayatı da yansıdı. Şahsına ait lüks otomobillerin yanı sıra şirkete de üst gruba hitap eden onlarca
makam aracı aldıran şirket yöneticilerinin yıl içerisinde birçok kez
yurt dışı seyahatlere gittiği ve buralarda yaptığı alışverişleri dahi şirkete
fatura ettirdiği tespit edildi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişlerinin raporlarına da giren '
şeker gibi hayat'ın şirkete yıllık faturası milyonlarca euroyu buluyor. Maaşı 2 bin TL civarında olan Özışık'ın yılda iki kez gittiği ve bir hafta süren
Dubai gezisinin faturası da 70 bin euro olarak kayıtlara geçmiş. Şirketin yıllık
otel harcamaları ise 10 milyon TL'yi buluyor.
YALIYI LOJMAN YAPTI
Kayseri Şeker Fabrikası yöneticilerinin lüks hayatının son örneklerinden biri de Mimar Ahmet Vefik Alp'e ait Sarıyer'deki Boğaz'a nazır yalıyı şirkete aldırarak
lojman olarak kullanmaları. Çoğu zaman boş duran yalıda birçok
personel hazır bulunduruluyor. Yalının kapısının önünde de Kayseri Şeker Fabrikası'nın makam araçlarından biri olan S 500
Mercedes marka otomobil bulunuyor. Kayseri Şeker Fabrikası'nın yöneticileri söz konusu yalıyı satın almadıklarını, sadece kiraladıklarını ifade ediyorlar ancak yıllık kiralama bedeli hakkında herhangi bir açıklama yapılmıyor.
2 MİLYON EURO'LUK MAKAM FİLOSU!
Kayseri Şeker'deki lüks ve şatafat kendini şirket araçlarında da gösteriyor. Neredeyse piyasaya yeni sürülen üst segmentteki araçların birçoğunu Kayseri Şeker Fabrikası'nın Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Ali Özışık'ın ve yakınlarının altında görmek mümkün. İşte değeri 2 milyon euroyu (4 milyon TL) bulan ve birçoğu zırhlı olan araçların listesi : BMW X6, Range Rover
Jeep, Mercedes C 180,
Ferrari GTB F1,
Hyundai Tucson Jeep , Mercedes B 150,
Audi Q7 Jeep, BMW 5.20,
Nissan Navara,
Volkswagen Jetta,
Mazda 2, Mercedes E 270.
KOCA ŞİRKET ŞEKER GİBİ ERİMİŞ
Kayseri Şeker Fabrikası'ndaki saltanat yönetimi, şirketin mali yapısını alt üst etmiş. 80 bin çiftçinin ortak olduğu ve yılda 680 milyon TL ciro yapan şirket çalışanlarına
maaş ödeyebilmek ve 600 milyon TL'ye dayanan borçlarını döndürebilmek için bir yandan taşınmazlarını satıyor bir yandan da
banka banka dolaşıp
kredi arıyor. Peki nasıl oluyor da yılda 680 milyon TL ciro yapan bir şirket iflasın eşiğine geliyor?
PARALARI SAÇMIŞLAR
Sorunun cevabı gayet net: Şirketin mali tabloları incelendiğinde
firmanın her bir yana para saçtığı açıkça görülüyor. Öyle ki son 8 yılda sadece
bağış ve sponsorluklara harcanan para 210 milyon TL. Bin kişinin çalışması gereken tesislerdeki istihdam iki katından da fazla ve şirket yöneticilerinin yıllık otel ve gezi masrafları 10 milyon TL. Yine
spor kulüplerine ve bazı partilerin kültürel etkinliklerine aktarılan para milyonlarca dolar. Bunun yanı sıra firma 8 senelik süre içerisinde emlaktan gıdaya, sağlıktan medyaya birçok alana milyonlarca dolar yatırım yaptı. Ancak bu yatırımların da çoğu hüsran ile sonuçlandı. Bu yatırımlar arasında yer alan Pansu firmasının 7 yıllık zararı 60 milyon TL olarak kayıtlara geçti. Şirketin 2010'da en tartışılan harcamalarından biri de
lojistik sektörüne yönelik yatırımları. Firma yönetimi tarafından kabul görmeyen ve dışardan
hizmet alınarak yapılmasının daha ucuza geleceği öngörülmesine rağmen şirket dev bir TIR filosu kurdu. Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Ali Özışık'ın ısrarı ile firma bu yıl 50 adet TIR satın alındı. Şirketin sadece son birkaç yılda kurduğu diğer tesisler ise şunlar: Panpet
Petrol ve Nakliye şirketi, Pandoğa-Seramis Sebze Serası, İncesu Gebe Düve Üretim Tesisi,
Gaziantep Bisküvi-
Çikolata ve Gaziantep Sentetik Ambalaj Fabrikası.