İki katlı eski bir evi yıkan
kepçe, binanın bitişiğindeki iki dairenin
yatak odalarını da deldi. Yıkım öncesi ev sahiplerini uyarmayan müteahhide ev sahipleri büyük tepki gösterirken, müteahhit "Bu kadar ziyan olur." diyerek kendisini savundu.
İstanbul Bahçelievler'de önceki
akşam trajikomik bir olay yaşandı. İki katlı bir evin
yıkımını gerçekleştiren müteahhit
Halil Akyazıcı'ya ait kepçeler, binanın bitişiğindeki iki dairenin yatak odalarına girdi. Yıkım öncesi ev sahiplerini uyarmayan müteahhit, verdiği zarardan sonra özür dilemek yerine "Bu kadar ziyan olur" diyerek kendini haklı göstermeye çalıştı.
Deprem olduğunu sanan bina sakinleri geceyi akrabalarının yanında geçirirken, imkânı olmayanlar yıkım bitene kadar sokakta bekledi.
Trajikomik olay önceki akşam Bahçelievler Yeni-bosna'daki Halitpaşa Sokak'ta meydana geldi.
Müteahhit Halil Akyazıcı, 4 katlı bir ev yapmak üzere satın aldığı
arsa üzerindeki eski evi yıktırmak istedi. Cumartesi günü saat 17.00 sularında iki katlı evin yıkımına başlandı. Kepçe üst katın kirişlerini kırarken bitişiğindeki Topaloğlu ve Çengel apartmanlarının ikinci katlarındaki dairelerin
duvarlarını da patlattı.
Topaloğlu Apartmanı'nda oturan
Serdar Çakmak, evlerinin delindiğini eşi ve
küçük kızıyla alışverişte iken öğrenmiş. Komşusu
telefonda "Yatak odanızın duvarını deldiler, mobilyalar görünüyor." dediğinde ne yapacağını şaşıran Çakmak, apar topar evine dönmüş. Odanın duvarında 2 metrelik bir delik açıldığını görünce adeta şoka girmiş. Müteahhidin yıkım öncesi kendilerine haber vermemesine büyük tepki gösteren Çakmak, yıkım sırasında evde olabileceklerini ve kepçenin kızının yatağının bulunduğu yeri de delebileceğine dikkat çekiyor: "Kızım uyurken kepçe odaya girip ona zarar verebilirdi. Büyük bir
tehlike atlatmışız." Çakmak, müteahhidin duvar yıkıldıktan sonra kimseye haber vermeden gittiğini belirterek, şöyle devam ediyor: "Müteahhidin herhangi bir not veya
telefon numarası bırakmadan gitmesi vurdumduymazlık. Gece boyunca uyuyamadık.
Yağmur yağdığı için saat başı eve su girip girmediğini
kontrol etmek zorunda kaldım. Bir gün sonra
enkazı kaldırmaya geldiklerinde ulaştım."
Yatak odasının duvarı yıkılan bir diğer ev sahibi Çengel Apartmanı sakini Şermin Bayer. Yıkım sırasında evlerinin alt katındaki konfeksiyonda çalıştığını anlatan Bayer, sallantı fazla olduğu için evine çıktığını, duvarın yıkıldığını görünce büyük korku yaşadığını söylüyor. Bayer, "Kiracıyım. Müteahhide 'Duvarı neden yıktınız?' diye sordum. 'O kadar olacak.' cevabını verdi. Çok şaşırdım. Eğer yıkım yapıyorsan önlemini almak zorundasın, canımıza da zarar gelebilirdi. Evi
tamir etmezse şikayet edeceğim." şeklinde konuşuyor.
Topaloğlu Apartmanı'nda oturan Ali Odabaşı ise yıkım sırasında işyerinde olduğunu, eşinin kendisini arayarak, "Ev çok sallanıyor, çocuklar deprem oluyor sandı." dediğini aktarıyor. Bunun üzerine eve gelip ailesini alarak geceyi akrabalarının yanında geçirdiklerini dile getiriyor. Müteahhidin ev sahiplerini uyarmamasına tepki gösteren Odabaşı, "Uyarı yapılmış olsa gazetelerde 'Yıkım sırasında yandaki ev çöktü, 5 kişi öldü' haberlerini okumayız. Avrupa'da bu tür yıkımlar önlem alınmadan asla yapılmıyor. Belediyeler müteahhitlere nasıl izin veriyor anlamak mümkün değil. Denetimler artırılmalı. İnsan canı bu kadar
ucuz olmamalı." diyor.
Enkaz kaldırma çalışmaları sırasında çevrede hiçbir önlemin alınmaması dikkat çekti. Kepçe ve kamyonların etrafında koşuşturan çocuklar, sözlü olarak uyarıldı. Müteahhit ise tepkiler üzerine dün
hasar gören daireleri tamir ettirmeye başladı. Bu arada Bahçelievler Belediyesi
İmar Müdürlüğü'nde görevli
nöbetçi mühendis olay yerinde inceleme yaptı. Sorumlular hakkında yasal işlem başlatılacağı öğrenildi.