Toplantının açılış konuşmasını yapan Dernek Genel Başkanı İsmail Cingöz, derneğin hayata geçirdiği projeleri ile 12 yıl gibi kısa bir süre zarfında 113 ülke de milyonlarca ihtiyaç sahibine ulaştığını belirtti. Cingöz, "Gerçekleştireceğimiz olağanüstü genel kurul toplantısı ile faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda hedeflerimizi yükseltmek, hayata geçirilecek yeni projeler ile ilgili kararlar almak ve tüzük değişikliklerini yapmak üzere bir araya geldik." dedi.
Üye sayılarını artırdıklarını belirten Cingöz, "Derneğimizi geleceğe hazırlarken daha çabuk hareket eden, daha çabuk karar alabilen, daha proaktif bir yönetim yapısına gidiyoruz. Bu nedenle 9 olan yönetim kurulu üye sayımızı 15 üyeye çıkartıyoruz. Dernek tüzüğümüzde yapacağımız düzenleme ve değişiklikler de etkinliğimiz ve hızımızı arttırmaya yönelik olacaktır. Bu hususta yönetime dahil edilen mühendis, doktor, öğretmen üyelerimiz derneğimizin faaliyet gösterdiği alanlarda uzman kişilerden oluşuyor. Ayrıca ulusal ve uluslararası alanlarda faaliyetlerin hızlı ve etkili olması adına Ankara ve Brüksel’de görev yapacak başkan yardımcıları göreve getirildi. Ayrıca kadınların sivil toplumdaki etkinliği göz önünde bulundurularak yeni yönetimimizde kadın üyelerimizin sayısı arttırılmıştır." şeklinde konuştu.
'KAYITLI GÖNÜLLÜ SAYISI 56 BİNDEN 170 BİN GÖNÜLLÜYE ULAŞMIŞTIR'
Gönüllü sayısında büyük bir artış olduğunu belirten Cingöz, "Son birkaç ayda yaşanan olumsuzluklara rağmen halkımızın derneğimize duyduğu güven katlanarak artmış ve bir buçuk ay gibi kısa bir sürede derneğimize kayıtlı gönüllü sayısı 56 binden 170 bin gönüllüye ulaşmıştır. Bu da gösteriyor ki derneğimiz Türkiye'ye malolmuş bir yapıdır. Biz insana saygının gereğini yapıyoruz ve halkımızın teveccühünü yaptığımız işin doğruluğunun onayı olarak değerlendiriyoruz." şeklinde konuştu.
'RÜYALARINIZ KABUSLARLA DEĞİL,TEBESSÜM SAHNELERİYLE BEZENİYOR'
Cingöz, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bu olumsuz geçen bir yıl içerisinde dostlarımızla uğraşmak,dostlarla imtihan olmak tabiatıyla insanı öyle üzüyor, bizleri öyle derinden yaralıyor ama bütün bunlara rağmen Kimse Yok Mu kendi içinde mündebiç doğasında öyle güzel nüveleri, öyle güzel hizmetleri barındırıyor ki, öylesine o hizmeti yaparken haz veriyor, lezzet veriyor ki, bazen o gün içerisinde yaşadığınız binlerce olumsuzluk, yastığa başınızı koyduğunuzda dağılıyor gidiyor. Rüyalarınız o olumsuzluğun sonucu olan kabuslarla değil, o güzel hizmetlerin getirdiği tebessüm sahneleriyle bezeniyor, pembeleşiyor, mavileşiyor. Mağdurun elinden tutabilmek, mazlumun elinden tutabilmek, yoksulun elinden tutabilmek, kimse yok mu diyen birinin yanında olabilmek, en büyük yoksulluk ümidin yoksulluğudur, hastalıklar, intiharlar belki de bu yoklukta başlar işte o noktada o insanlara ümit olabilmek ne güzel bir duygudur. İşte bu insan olabilmenin, İslam olabilmenin, mümin olabilmenin gereğidir. Fakat bazen hayırlı işlerin de muzır manileri olabiliyor, şeytan bu hizmetlerle uğraşabiliyor, bu durumda şeytan görevini yaparken insan da görevini yapmalı, mümin de görevini yapmalı. Onlara takılmadan, o engellerin sağından, solundan, tepesinden, aşıp biz yine işimize, derneğimizin hizmetlerini devam ettirmeye bakacağız. Biz bu davaya, hizmetimize iffetimizi, canımızı, malımızı koyduk koymaya da devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
CİHAN