26 yıldan beri Savunma
Sanayii Müsteşarlığı'nda görev yapan Elektronik Mühendisi Ahmet
Necip Boynueğri, 28
Şubat dönemindeki askerî
ihalelerin incelenmesi için 'Yüksek Mahkeme'ye başvuruda bulundu. 1998 ile 2002 yılları arasındaki ihalelerin kanunsuz ve keyfî bir şekilde yapıldığını belirten Boynueğri,
Hüseyin Kıvrıkoğlu ve
Çevik Bir'le birlikte 11
emekli komutanın yargılanmasını talep etti.
Referandumla kabul edilen Ana
yasa değişikliğinin ardından Yüksek Mahkeme'ye 28 Şubat dönemindeki askerî ihalelerin araştırılması için başvuruda bulunulduğu ortaya çıktı. Mahkemeye verilen dilekçede eski
Genelkurmay başkanları Hüseyin Kıvrıkoğlu,
Yaşar Büyükanıt, eski Genelkurmay 2. Başkanı
Çevik Bir ve eski
Jandarma Genel Komutanı Şener
Eruygur'un da aralarında bulunduğu 11 ismin yargılanması talep ediliyor. Başvurunun sahibi ise kurulduğu 1985 yılından bu yana Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nda görev yapan Elektronik Mühendisi Ahmet Necip Boynueğri.
Daha önce
Ergenekon soruşturmasını yürüten
İstanbul özel yetkili cumhuriyet savcılarına da gönderilen
dosya, 28 Şubat döneminde Çevik Bir'le başlayan ve 2002 yılına kadar süren askerî harcamaları kapsıyor. İhalelerin, denetimden uzak, kanunsuz ve keyfî bir şekilde çeşitli şirketlere 'adrese teslim' yöntemiyle verildiği öne sürülüyor. Böylece hem millî sanayinin zaafa uğratıldığı hem de ülkenin milyonlarca dolarının israf edildiği belirtiliyor. F-4, F-5 savaş uçakları ve M-60 tank
modernizasyonunun yanı sıra
ATAK helikopterleri projesi ile Modern Tank projesi de bu ihaleler arasında yer alıyor.
Anayasa Mahkemesi'nin göreviyle ilgili yasa, 2012'de yürürlüğe gireceği için söz konusu dosya şimdilik beklemede tutuluyor. Boynueğri'ye gönderilen cevabî yazıda süreç tamamlanır tamamlanmaz dosyanın işleme konulacağı bildirildi.
12
Eylül 2010 tarihinde yapılan anayasa değişikliği referandumuyla getirilen yeniliklerden biri de Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuru hakkı idi. SSM uzmanı Ahmet Necip Boynueğri, referandumdan 2 gün sonra Yüksek Mahkeme'ye giderek ilk başvuruyu yapanlar arasında yer aldı. Aslında
mahkemeye sunduğu dosya, yeni bir dosya değildi. Daha önce 21 Temmuz 2006 tarihinde Genelkurmay Askeri Mahkemesi'ne suç duyurusunda bulunmuştu. Buradaki dikkat
çekici nokta, suçlanan isimlerden
Yaşar Büyükanıt'ın, o sırada Genelkurmay başkanı olmasıydı. Dosya Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nce
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Fakat orası da '
görevsizlik' kararı ile dosyayı yeniden Genelkurmay Askeri Savcılığı'na iletti. Oradan da 'soruşturmaya gerek görülmediği' kararı çıktı. Bunun üzerine 23 Eylül 2008 tarihinde
Milli Savunma Bakanlığı'na başvurdu fakat oradan da ret cevabı aldı. Boynueğri, değişen AB mevzuatından yola çıkarak 13
Mart 2009 tarihinde Ankara 11. Ağır
Ceza Mahkemesi'ne bir kez daha suç duyurusunda bulundu. Fakat buradan da netice alamayınca referandumun sağladığı imkandan faydalanmak istedi ve Yüksek Mahkeme'ye müracaat etti.
Dilekçede, Kıvrıkoğlu Genelkurmay başkanlığı, Çevik Bir ve Büyükanıt Genelkurmay 2. başkanlığı,
Şener Eruygur da Milli
Savunma Bakanlığı müsteşarlığı dönemleriyle suçlanıyor. Bu 4 ismin haricinde hakkında suç duyurusunda bulunulan isimler şöyle: Eski SSM müsteşar yardımcıları emekli
Tümgeneral Zati Ergül, emekli Tümgeneral Özer Altınışık, emekli
Tuğgeneral Ünal Tamgaç, emekli Tuğgeneral Celal Gürkan, emekli
Albay Hüseyin Özeri, eski SSM ATAK
Proje Müdürü emekli Albay Ali Güzey ve eski SSM Genel Sekreteri emekli Albay Mehmet
Erkan.
Dosyadaki iddiaya göre, bu isimler organize bir şekilde askerî projelere ve ihalelere müdahale etti. Süreç, Çevik Bir'in 1996 yılında ilan ettiği '25 yılda 150 milyar dolarlık
savunma tedarik programı' ile başladı. Çevik Bir, bu hamlenin sekteye uğramaması için sürece doğrudan müdahil oldu. Önce SSM'yi lağvetmek istedi. Daha sonra Müsteşarlık'taki kritik görevlere kendine yakın isimleri getirtti. İşte bu isimler hakkında suç duyurusunda bulunulan diğer kişiler oldu. Bu süreç, Kıvrıkoğlu döneminde de devam etti. Böylece istenen her karar 'acil' ve keyfi bir şekilde çıkarıldı. Kararlarda siviller devre dışı bırakılarak tamamen askerler etkili hale getirildi. Milli sanayii geliştirecek projeler askıya alınarak yerine yurtdışından 'hazır alım' yöntemi uygulanmaya başlandı. İddialar bunlarla da sınırlı değil. Başvuruya göre, yurtiçinde rekabete dayalı ihale imkanı olan projeler, en iyi teklifi veren firmalara değil askerlerin yönetiminde bulunan (
OYAK ve OYTEK gibi) belli firmalara ihaleye çıkılmadan verildi. Örneğin 'Tugayların Otomasyonu' ve 'Akıllı Kart' projeleri ihaleye çıkılmaksızın OYTEK'e yaptırıldı. Aynı şekilde GENESİS ve YARASA projeleri de
HAVELSAN ve STM firmalarına aktarıldı. Bir diğer iddia da Modern Tank (AMT) ve taarruz helikopteri (ATAK) proje gruplarına müdahale edildiği, tank modernizasyonu proje grubunun bütün itirazlarına rağmen ihaleye bağlandığı ve bazı helikopter projelerinin de MSB Müsteşarlığı üzerinden doğrudan alım yöntemiyle tamamlandığı yönünde.
Mahkeme ne yapacak?
Anayasa Mahkemesi'nin görevleriyle ilgili yasa 2012 yılında yürürlüğe gireceği için Boynueğri'nin başvurusunda olduğu gibi bireysel başvuru dosyaları da şimdilik beklemede.
Anayasa değişikliğiyle birlikte Genelkurmay başkanları ve kuvvet komutanlarının, görevleriyle ilgili suçlar dolayısıyla Anayasa Mahkemesi'nde
Yüce Divan sıfatıyla yargılanmasının önü açılmıştı. Alt rütbedeki diğer komutanlar ise bu kapsamda bulunmuyor. Ancak aynı iddialarla suçlandıkları için bu komutanlarla ilgili dosyanın da Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesi gerektiği görüşü ileri sürülüyor.