Gazeteciler ve
Yazarlar Vakfı,
Kültürler Arası Diyalog Platformu ve Medialog Platform'un organizesiyle Cevahir Otel’de düzelediği forumda anlamlı bir konuşma yapan
Kore Eski Başbakanı LEE SOO SUNG Kore’nin
Türkiye’ye duyduğu
vefa duygularıyla ilgili önemli mesajlar verdi: “Türkiye tarihsel olarak övünülecek bir
ülke. Koreliler her zaman Türkiye’ye saygı duydular. Bu dostluğun mimarları da gazi ve şehit kahramanlarımızdır. Kore’de Türkiye ismi sadece Türkiye olarak söylenmiyor. Kardeş Türkiye olarak söylenir. Dünya kupası zamanı Koreliler Türkiye’ye verdiği desteği hiçbir takıma vermedi. Dünya ne kadar hızlı değişirse değişsin, bizim Türkiye ile dostluğumuz artarak devam edecek.”
Forumun açılış konuşmasında iki ülke arasındaki ilişkilere değinen
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa
Yeşil, bu dostluğun bugün orada açılan Türk Okullarıyla devam ettirildiğine vurgu yaptı. Askeri amaçlı başlayan ilişkinin bugün
sivil alanda devam ettiğe işaret eden Yeşil konuşmasını şu cümlelerde deva ettirdi: “Türkiye ve Kore halkı mevzu olunca biz hep güzel hatıralar duyduk. Tabi bu Türkiye evlatlarının Korelilerin yardımına koşması kadar Kore halkın candan karşılık görmesi de değinilecek bir noktadır. Geçmişin güzel geçmesi, gelecek adına yapılacak projeler olması daha önemli. Askeri bir faaliyet olarak başlayan bu dostluk, 2002
dünya kupasında gösterilen bu sevgi ve Türk öğretmenlerimizin orada kurduğu okullar ve kültür merkezleri bu dostluğu pekiştiriyor. Devletler kendi aralarında bir strateji geliştirebilirler ama halkların kendi aralarında geliştirdiği sevgi ve
diyalog, gazetecilerin ve akademisyenlerin programlarda böyle bir araya gelmesiyle perçinleyecektir. Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı çalışmalarını 1994 yılından bu yan yürütüyor. Bizim yaptığımız bu faaliyetlerin aynısını Eşref Sağlam Bey ve arkadaşları
Güney Kore’de yapıyor.”
Forumun bilimsel bölümü iki
oturum şeklinde devam etti.
Mustafa Akyol, Suna Vidinli, Chong Bom GU –
Demokrat Parti Milletvekili, Lee Sang Gi –
Asya Gazeteciler Birliği Es Başkanı ilk oturuma konuşmacı olarak katıldılar. Müzakerelerde çoğunlukla savaşın istenmeyen bir olgu olması yanında iki ülkenin kardeşliğine vesile olduğu ve bu kardeşliğin ve beraberliğin uzun yıllar devam ettiği vurgulandı.
Yazgülü hüzün ve gururu bir arada yaşadı
İkinci oturumda Cho Yung KIL - Eski
Savunma Bakanı, Eski
Genelkurmay Başkanı, Eski Kara kuvvetleri Başkanı Gang Gi Won, Eski
Cumhurbaşkanlığı Kadın Komisyonu Başkanı ve
Yazgülü Aldoğan müzakereciydi.
Yazgülü Aldoğan Babası Kore’de Şehit olan bir Subay kızı olarak salonda duygusal anlar yaşanmasına neden oldu. Aldoğan konuşmasında “
Savaşta ve barışta kişisel duyguların yeri yoktur, benim bugün de bir gazeteci olarak nötr olmam gerekse de, bir
şehit kızı olarak benden daha farklı bir konuşma beklediğinizi düşünüyorum. Babam
subaydı ve iki kızı vardı.
Annemin yoğun itirazlarına karşı orduya geri döndü ve haritada yerini, dilini, coğrafi koşullarını, iklimini bile bilmediği bir ülkeye savaşmak için gitti. Sizin 10 küsur saatte geldiğiniz yolu baban 22 günde
deniz yoluyla geçti. Bize gönderdiği mektuplarda bize Kore’yi anlatır; ‘her yer çamur ve herkes
yoksul’ diyordu. Babam bir tepeyi 3 askeriyle
savunmaya çalışırken şehit olmuştu. Daha sonra babamın oradaki arkadaşlarından o zamanın şartlarının ne kadar zor olduğunu dinledim. Bugün bizim için acı-
tatlı günler olarak dinlediğimiz günlerin onlar için ne kadar acı olduğunu öğrendim. Yıllar sonra Kore’yi ziyaret ettiğimde beni en çok etkileyen BM binası oldu. Babamın bedeninin kaldığı topraklara en fazla yaklaşabildiğim yer orasıydı. Kore ziyaretlerinde beni en çok sevindiren de Kore’nin gelişmişliği ve zenginliği idi. Belki çok fazla
gözyaşı ve kan dökülmüştü ama bir ülkenin kalkınması ve iki ülkenin dostluğu sağlanmıştı. Artık Türkler Kore’nin nerede olduğunu, Koreliler de Türkleri çok iyi tanıyor.” dedi.
Dedeye layık bir
torun: Kore
Gazisi
Foruma Kore Gazilerinin yoğun katılımı ise Korelileri ayrıca sevindirdi ve duygulandırdı. Bir Kore Gazisi anısını paylaşırken sarf ettiği “Annem benim Ay-Yıldızlı kıyafetimi görünce ‘Oğlum hayırdır!’ dedi. ‘Anne Kore Savaşı’na katıldım’ dedim. ‘Eğer dedelerine layık bir evlat olamazsan, sütüm sana
helal değil.’ dedi.” sözleri hem Türk hem de Korelileri o savaş yıllarına götürdü.
Program boyunca iki ülke halklarının ve yetkililerinin bu tarihi dostluk ilişkisinden çok memnun oldukları yüzlerindeki samimi gülümsemelerde kendini göstermişti. Forumda herkesin dikkatlerini çeken, o tarih önünde yüklenen sorumluluğun bilincini taşıyan gaziler ve göğüslerinde gururla taşıdıkları madalyalar yaşananlardan duyulan iftiharın bir sembolü olarak akıllarda kaldı.