Eski
Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Işık Koşaner'e ait olduğu iddia edilen ses kaydındaki '
itiraflar' askerde çocuklarının
intihar ettiği söylenen aileleri bir kez daha üzdü.
2009'da Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde askerliğini yaparken intihar ettiği iddia edilen
Volkan Kamalak'ın Adana'daki babası
Hayri Kamalak, Koşaner'in vicdanının sesine
kulak verdiğini söyledi. Kamalak, "Bu sözler, ülkedeki kışlalarda adı 'intihar' denilen
faili meçhul olayların ailelerin haklı şüphelerini ortaya koyuyor. Bu ifadeler ailelerin şüphelerinin net belgesidir. Yürekten yaralıyız. Paşamızın bu açıklaması askeri
mahkemelerin 'neden, niçin' taraf olduğunun da göstergesidir." dedi.
Askeri mahkemelerin vatani görevini yaparken 'intihar' ettiği belirtilen askerlerle ilgili
duruşma yapmadan karar verdiğini savunan Kamalak, ses kaydının "Bugüne kadar neden
soruşturma, kovuşturma yapılmadığının" kanıtı olduğunu vurguladı. Acılı anne ve babalar olarak şimdiye kadar kimlerin yaralarını saracağının cevabını aradıklarını anlatan Kamalak, "Neden biz evlatlarımızı körü körüne bir hiç uğruna kaybettik; adı intihar olsa da…Ölümlerin intihar mı
cinayet mi olduğu zaten meçhuldür. Elimizdeki tüm veriler bu olayların cinayet olduğunu gösterirken neden hiç soruşturmasız, kovuşturmasız
takipsizlik veriliyor. Koşaner gibi daha nice komutanlar yeri ve zamanı gelince vicdanının sesine yürekleri dayanmayıp, gerçekleri itiraf ediyor." diye konuştu.
"TAKİPSİZLİK KARARLARI BİZİ MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇİRMEYECEK"
TSK'daki olaylara sebep olan komutanların yargılanarak adaletin yerini bulacağına inandığını kaydeden Kamalak, evlatlarının kanının yerde kalmayacağını ifade etti. Askeri mahkemelerin verdiği 'takipsizlik' kararlarının hiçbir şekilde kendilerini mücadelelerinden vazgeçirmeyeceğini açıklayan Kamalak şunları söyledi:
"Biz 'intihar' ettiği söylenen evlatlarımızın acılarıyla birlikte yaşayacağız. Ne kadar haklı olduğumuzu zaman gösterecek. Resmi olmasa bile
Işık Koşaner'e bu açıklamalarından dolayı teşekkür ediyorum. Böyle düşünmeleri, bu gerçekleri itiraf etmeleri yüreğimize su serpti. Çünkü farklı silahlarla vurulmuş askerlere bile 'intihar' deniliyor; mahkeme ise takipsizlik veriyor. Biz böyle bir zihniyet için mi
fidan gibi evlatlarımızı askere gönderdik. Bu davalar
sivil mahkemelerde görülse, kesinlikle böyle sonuçlar çıkmayacaktır."
İç hukuk yolları tükendiğinden oğlunun davasını AİHM'ne taşıdığını kaydeden Kamalak, bundan dolayı halen O'nun mezarını yaptırmadığını aktardı. Kamalak, "Ben çocuğumun
ölümünü kabullenemiyorum. Bugün bile mezarı açılsa, farklı bir sonucun çıkacağına inanıyorum. Çaresizlikten AİHM'e gittim. Eğer bu ülkede çözümler olsaydı, ben neden dışarıdan medet bakleyeyim?" şeklinde konuştu. Askerde intihar ettiği öne sürülen 900 ila 1000 arası 'faili meçhul' vakanın bulunduğunu iddia eden Kamalak, aileleri bu davalarına sahip çıkmaya davet etti. Kamalak, TSK'de bundan sonra da vicdanın sesini dinleyenlerin samimi itiraflarda bulunmayı sürdüreceğini sözlerine ekledi.
KOŞANER'İN SÖZLERİ KARŞISINDA ŞOKA GİRDİM
Konya'da vatani görevini yaparken G3
piyade tüfeği ile canına kıydığı iddia edilen Mesut
Yücel'in babası Bekir Yücel de Koşaner'e ait olduğu iddia edilen sözler karşısında şoka girdiğini söyledi. "Demek ki biz evlatlarımızı kimlerin eline bırakmışız" diye konuşan Yücel, "Biz evlatlarımızı vatanımızı, bayrağımızı korusun diye gönderdik. Ama adeta çocuklarımızla
kumar oynanmış. Kendileri her şeye söylüyor, bizim diyecek lafımız kalmamıştır." ifadelerini kullandı. 2009'da Şırnak'ta '
kaza kurşunuyla' hayatını kaybettiği açıklanan
Uzman Çavuş Ahmet Solgun'un babası İdris Solgun da Koşaner'e ait olduğu belirtilen ses kaydının kendilerine 'umut' olduğunu vurguladı. Basına yansıyan açıklamaları 'itiraf' olarak değerlendiren Solgun, "TSK'nin en tepesindeki insan her şeyi itiraf ediyor. Artık bizim evlatlarımızın ölümlerine bir kılıf uydurmaya gerek yok. Askeri mahkemeler bu olayları soruşturmayı gerek duymuyor. Ama biz çocuklarımızın ölüm nedenlerinin araştırılmasını ve şehitliklerinin verilmesini istiyoruz." talebini dile getirdi.
2009'da Kastamonu'da askerliğini yaparken intihar ettiği belirtilen Caner
Bahar'ın babası
Ramazan Bahar da Koşaner'e ait olduğu ifade edilen sözlerini 'bir nevi itiraf' olarak değerlendirdi. Bahar, şöyle devam etti:
"Kışladaki
şüpheli ölümlerin askeri mahkemelerde görülmesini doğru bulmuyorum. Çünkü dinlenmesini istediğimiz tanıklar dinlenmiyor, delilleri göz önünde bulundurmuyor; hatta şüpheliyi dinleme talebimiz bile reddediliyor. Bu nasıl bir yargılama sistemidir? Bu
cinayetler nasıl aydınlatılacak? Askeri mahkemelerin taraf olduğu apaçık ortadadır. Neticede bir sivil kişi olan evlatlarımız neden askeri mahkemede yargılansın?"
CİHAN