"Erdoğan 'köşk'e çıkarsa AK Parti'nin sonu ANAP olur mu?" başlıklı bir yazı kaleme alan Murat Yetkin, 'Daha hiçbir şey kesinleşmedi arkadaşlar, erken hükümlerden kaçınmakta fayda var.' diyerek, köşk seçimleriyle ilgili endişelendiren ihtimalleri yazdı
Erdoğan-sonrası dün AK Parti'nin iki numarası Mehmet Ali Şahin tarafından resmen tartışmaya açılmış oldu. Başbakan Tayyip Erdoğan kendisi cumhurbaşkanı adayı olmaya karar verirse, AK Parti’nin akıbeti ANAP gibi olur mu? Tıpkı Turgut Özal’ın 'köşk’e çıkması ardından ANAP’ın on yıl kadar sürecek acılı tükenişi AK Parti’nin de başına gelir mi?
Bu ihtimal dün iki gazetede iki yazar tarafından tartışılmıştı. Star gazetesinde, Erdoğan ve çevresinden en iyi haber alan gazeteci olarak bilinen Mustafa Karaalioğlu ve Cumhuriyet gazetesinde CHP Milletvekili Oktay Ekşi yazılarında bu konuya değinmişti. Karaalioğlu, 2007’deki cumhurbaşkanlığı seçiminden itibaren muhalif çevrelerin hep bu “ANAP’laşma temennisi” peşinde koştuklarını yazıyordu.
Ve bu ihtimalin daha birkaç gün önce, 18 Nisan’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 'Bugünkü koşullarda siyasi gelecek planı bulunmadığı' açıklamasıyla 'ortadan kalktığını' öne sürüyor. Yani Gül’ün o açıklamasına dek AK Parti’nin ‘ANAP’laşma riski’ hâlâ mevcutmuş Karaalioğlu’na göre. Oktay Ekşi ise tam da Karaalioğlu’nun çizdiği muhalif tipi uyarınca yazmış. Diyor ki, “Kaçınamıyorsak, en iyisi Erdoğan’ın 'köşk’e çıkmasıdır.” Çünkü Ekşi’ye göre “Köşk’e çıktığı zaman parti üzerindeki etkisi kısa zamanda erir, yok olur.”
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, tıpkı MHP lideri Devlet Bahçeli gibi "Erdoğan olmaz" dediğine göre, Ekşi’nin görüşü partisini temsil etmiyor ama belli bir kesimin anlayışını yansıtıyor. Anlaşılan bu bakışın hem iktidar hem muhalefet çevrelerinde bir karşılığı var ki dünya görüşü zıt iki yazar tarafından
aynı gün tartışma konusu yapılmış.
* * *
Ama ortadaki durum ne Karaalioğlu’nun, ne Ekşi’nin çizdiği tabloyla tam örtüşüyor. Zaman da koşullar da hayli değişmiş durumda çünkü.
Gül’ün son açıklamasına dek güçlü senaryolardan birisi Erdoğan’ın 'köşk’e çıkması halinde Gül’ün parti ve hükümetin başına dönmesi ve bu “ANAP’laşma” eğilimine karşın partiyi bir arada tutmasıydı. Gül’ün ilk seçimde yeniden Meclis’e girmesine kadar geçen sürede ise partinin bir diğer kurucu babası, Bülent Arınç’ın başbakanlığı üstlenmesi tahmin ediliyordu.
Bu tabloyu değiştiren üç gelişme oldu:
1-Erdoğan 'köşk’e çıkarsa bakanlar kurulu toplama dahil bütün yetkileri kullanacağını söyledi. Yani ağırlığı olan başbakan istemiyordu.
2-Gül'ün "Gazetelerden okumayacağım herhalde" demesi Erdoğan üzerinde pek etkili olmadı, üstüne AK Partili vekillerin ve hükümete yakın yazarların salvoları geldi, Numan Kurtulmuş veya başka isimlerin Gül ile 'eş-başkan' olacağı konuşulmaya başladı. Konunun bu kadar ayağa düşürülmesini fazla bulan Gül, Erdoğan’ın arzu ettiği türden bir emanetçi başbakan olmayacağını ilan etti. Erdoğan’ın 'köşk’e çıkmak istemesi halinde Gül’ün karşısına çıkmayacağı ne kadar gerçekse, Erdoğan’ın 'köşk’e seçilmesi halinde güçlü başbakan istemediği de o kadar gerçek.
Geriye iki ihtimal kalıyor:
1-Erdoğan’ın kendisi ve partisinin çıkarlarına öylesinin uygun olduğunu düşünerek Gül’e ikinci dönem cumhurbaşkanı adaylığı önerir; evet bu ihtimal hâlâ vardır,
2-Erdoğan 'köşk’e aday olur, Gül de "Madem öyle istiyorsun, yolun açık olsun" deyip kenara çekilir.
Gül kenara çekilirse bu mutlaka siyasetten emeklilik anlamına da gelmez; ne de olsa Gül, Erbakan’ın Erbakan olduğu zaman karşısına çıkabilmiş, kolay pes etmeyecek bir siyasetçi.
* * *
O zaman soruyu şöyle değiştirelim: Erdoğan 'köşk’e çıkar, Gül de bir süre kenara çekilirse mesela Numan Kurtulmuş, mesela Beşir Atalay ya da Ahmet Davutoğlu partiyi ne kadar süre aynı etkinlikte bir arada tutabilir?
O nedenle Erdoğan, partili cumhurbaşkanı istemiyor mu? Erdoğan, 'köşk'e çıktığında dahi parti ve hükümetin sözünden çıkmaması üzerine düzenlemeler yapmayı bu yüzden istemiyor mu?
Partinin iki numarası Mehmet Ali Şahin o nedenle dün ‘Dört başbakan yardımcısından biri’ diyerek aslında Erdoğan-sonrasını tartışmaya başlamadı mı? Çünkü her ne kadar Karaalioğlu, "Vardı, ama artık geçti" dese de belli ki Erdoğan-sonrası AK Parti endişesi başta Erdoğan’ın kendisinde mevcut. Gül de belki ‘Bu koşullarda’ çıkışıyla onu hatırlatıyor. Gül’ün 'köşk’te kalma ihtimali o nedenle hâlâ mevcut.
Daha hiçbir şey kesinleşmedi arkadaşlar, erken hükümlerden kaçınmakta fayda var.