Gazeteci Sedef Kabaş hakkında 28 günde 2 ayrı iddianame hazırlayan İstanbul Başsavcılığı, 7 aydır tutuklu olan polisler için iddianameyi tamamlamadı. Hukukçular, iddianamenin polislerin tahliyesini engellemek için yeni mahkeme hazırlığı nedeniyle geciktirildiğini açıkladı.
Gazeteci Sedef Kabaş, yolsuzluk operasyonlarını eleştiren tweet attığı gerekçesiyle 30 Aralık 2014’te gözaltına alındı. Kabaş hakkında 19 Ocak 2015’te yani gözaltına alndıktan 20 gün sonra 5 yıl hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.
Bugün'den Kamil Maman'ın haberine göre, Kabaş’a evini aramaya gelen polisleri kapıda 5 dakika beklettiği ileri sürülerek 28 Ocak 2015’te, polislerin şikayetçi olmamasına rağmen 5 yıl hapis istemiyle ikinci bir iddianame daha düzenlendi.
Ancak bu iddianameleri kısa sürede yazan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 22 Temmuz’da sahur operasyonuyla gözaltına alınarak tutuklanan polislerle ilgili iddianameyi 7 aydır tamamlamadı.
DELİLLER MESNETSİZ
Tutuklu polislerin avukatlarından Sıddık Filiz, savcıların 7 aydır iddianameleri keyfilikten yazmadığını söyledi.
Filiz, polislerin tutuklu kalmalarını sağlamak için özel yetkililer benzeri mahkeme kurulmasının amaçlandığını kaydetti. Filiz şöyle konuştu: “Savcılar, iddianameyi hazırladıklarında suçlama maddelerine göre dosyanın ağır ceza mahkemelerine gönderilmesi gerek.
Dosyanın içine bakan her ağır ceza mahkemesinin polislerin tamamının tutuksuz yargılanmasına karar vereceğini biliyorlar. Bunun için iki veya üç tane, özel yetkili mahkemelere benzer mahkemeler kurarak iddianameyi ondan sonra yazıp bu yeni kurulması planlanan mahkemelere gönderme planı içerisindeler. Amaç içeridekilerin tutuklu kalmasını sağlamak.”
‘ŞİKAYETÇİ OL’ TELEFONU
İstanbul Terör Şube eski Müdürü Ömer Köse ve bazı tutuklu polislerin avukatı Kemal Şimşek, dosyanın içinin boş olduğunu söyledi. Şimşek şöyle devam etti: “Taraflı ve sipariş müfettiş raporlarında delil olmayınca şikayetçi arama yoluna gittiler.
Dolaylı olarak dinlemeye takılan kişilerin ‘mağdur’ diye ifadeleri alınıyor. Amaç insanları aldatarak dinlenmeyen isimlerin ‘Sizi dinlediler’ diye şikayetçi olmalarını sağlamak. Bunun tek amacı içi boş dosyanın içeriğini uygunsuz şekilde doldurmaktır.”
"İDDİANAMEYİ POLİSLER SERBEST KALIR DİYE YAZMIYORLAR"
Tutuklu polislerin delil yokluğundan tahliye olacaklarını bildikleri için savcıların iddianameyi beklettiğini ifade eden avukat Kemal Şimşek, “Savcı tekrardan bir idari soruşturma ile delil toplama derdinde. Tahşiye denilen ve gazetecilerin de tutuklu olduğu dosyaya apar topar Ali Fuat Yılmazer, Ömer Köse, Erol Demirhan ve Yurt Atayün gibi isimlerin de konulmasının amacı; diğer dosyadan dışarı çıkarlarsa bu dosyalarla tutuklu kalmalarını sağlamak” diye konuştu.