Kupür davasında duruşma salonu bir anda buz kesti

Yaklaşık bir hafta boyunca İzmir'deki 'kupür davası'nı takip eden 9 Eylül Gazetesi yazarı Serdar Öztürk, duruşma salonunda yaşanan skandala ve adliyede yaşananlara köşesinde dikkat çekti.

Kupür davasında duruşma salonu bir anda buz kesti

Sanık polis Tamer Karaman'ın ifadesinde söylediklerinin salonda buz etkisi oluşturduğunu söyleyen Serdar Öztürk, çıkışta yaşlı bir kadının  “Şükür, bu gece rahat uyuyacağız...” sözlerine önemine dikkat çekti.

İşte Serdar Öztürk'ün 'Rahat Uyuyacağız...' başlıklı o yazısı:

Pazartesi'nden bu yana İzmir Adliyesi'ndeyim.
Kocaman binalar yapmışız,
Ama gel gör ki içi hala eksik...
Sesli ve görüntülü ifade alınıyor.
İki saat sonra kayıt alınamamış denip başa dönülüyor.
Teknoloji başka gezegenlere gidiyor.
Biz hala yerimizde sayıyoruz anlaşılan...
 
Gergin duruşmalar bekliyordum ne yalan söyleyeyim.
Tam aksi oldu...
Babacan bir Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı gördüm.
Herkesi dinledi, sakin sakin.
Taleplere hayır demedi, hep evet dedi.
 
Herkes çıktı, eteğindeki taşı döktü.
Sanıklar polis olunca, kolay anlaştılar.
Meğerse yaşanlar içinde bilmediğimiz ne kadar çok şey varmış...
Gazete kupürü ile başlayan koca soruşturma,
Sanık polislerin anlattıkları ile,
Deyim yerindeyse lime lime döküldü.
 
Çok önceden bilmiş gibi olmayayım ama,
Bu davanın sonunda,
Yargılananlar değil de, yargılatanlar mahkum olursa şaşırmam...
Hele sanık polislerden Tamer Karaman bir ifade verdi ki,
Salon bir anda dondu...
 
18 Ağustos 2014 günü akşamı İstihbarat Şube'ye çağırıldığını ve “Bize, sabah operasyon yapılacağını, savcıyla konuştuklarını, bizim avukat tutmamıza bile gerek olmadığını, bizleri koruyacaklarını, ancak amirlerimiz aleyhinde usulsüz dinleme yapıldığı şeklinde ifade vermemiz gerektiğini söylediler” dedi Karaman...
Daha ne desin?
Koca mahkeme salonu bunu da duydu.
 
Türkiye'de son yıllarda hukuku silah gibi kullanmak isteyenler çoğaldı.
Ondan değilsen hain ilan edilmeler moda oldu.
Birilerinin ağzından çıkan kanun yerine geçer diye tahmin edildi.
Olmadı, olmuyor...
Mızrak bir türlü çuvala girmiyor.
Daha başlayalı beş gün olan davada görüldü ki,
Gerçek, bir gün geliyor ve kapınızı çalıyor...
 
Cuma akşam üzeri mahkeme ara kararını açıklarken salona şöyle bir baktım.
Umutsuzluk dağılmıştı.
Yeni duruşmalar Şubat ayına ertelenmesine rağmen,
Yüzlerde tebessüm vardı.
Muhtemeldir ki, sanık sandalyesine oturanlar da, onları savunanlar da, yargılayanlar da bir miktar rahatladı.
İzleyici olarak bulunanlar da...
Aklımda salondan çıkarken duygularını sesli söyleyen orta yaşlı bir kadının sözleri kaldı.
“Şükür, bu gece rahat uyuyacağız...”
Önemliydi belli ki onun için.
Hepimiz için önemli olmalıydı belki de...
Belki de hepimiz yaşadığımız kabus dolu günlerin sonunda,
Kimbilir,
Belki yarın,
Belki yarından da yakın...
O gece rahat uyuyacağız...
<< Önceki Haber Kupür davasında duruşma salonu bir anda buz kesti Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER