Söz konusu görüntülerde yer alan öğrenciler, görüntüleri cep
telefonuyla çeken Ç.'nin annesi ile halasının ısrarı üzerine o gün namaz kıldıklarını anlattı. Muhakkik raporunda, "Teneffüslerde bazı öğrencilerin kapıyı tutarak gizlice tek tek namaz kıldıkları görülmüştür. Ancak görüntüleri kaydeden velinin, öğrencileri namaz kılmaya ısrar ve
teşvik etmesi, velinin ifade vermek istememesi, ikametgâh adresini terk etmesi ve öğrenciyi okula göndermemesi nedeniyle olayın
komplo ve kurumu yıpratmak amaçlı olduğu kanaatindeyiz." denildi.
Muhakkikler,
Bağcılar Lisesi
yöneticileri ve diğer sorumlular hakkında idari veya adli bir işlem yapılmasına gerek görmedi. Bağcılar Lisesi'nde birkaç kız öğrencinin namaz kılması ve gizlice çekilen görüntülerin medyaya dağıtılması üzerine konu 31
Mayıs 2007'de Türkiye'nin gündemine oturmuş, bazı gazeteler 'Müdür eşliğinde toplu namaz' ve 'Devlet lisesinde toplu namaz' gibi başlıklarla olayı vermişti. Sonrasında namaz düşmanlığına tepki yağmış,
Milli Eğitim Müdürlüğü ve
savcılık da
soruşturma açmıştı.
Milli Eğitim Müdürlüğü'nün görevlendirdiği iki muhakkik, Bağcılar Lisesi yönetici, öğretmen, öğrenci, memur, hizmetli ve velilerden oluşan 70 kişinin ifadesini aldı.
Tüm taraflarla görüşen muhakkikler, 14 sayfalık raporlarını tamamlayarak yetkililere sundu. Soruşturma raporuna göre muhakkikler, şikayetçi anne G.K.,
baba İ.K. ve kızları Ç.K. ile de görüşmek istedi.
Öğrenci, olaydan sonra bir daha okula gelmezken, velinin adres ve telefon bilgisine ulaşan muhakkikler, telefonla veli ile görüşerek ifadeye davet etti. Ancak
aile, ısrarlara rağmen ifade vermeye yanaşmadı. Edinilen bilgilere göre raporda, okulda kesinlikle toplu veya
ders saatinde namaz kılınmadığı vurgulanırken, öğrencilerin namaz kılmaya yönlendirilmelerinin de söz konusu olmadığı belirtildi. Öğrencilerin ifadelerine göre de görüntüleri çeken ve kızının namaz kılmasından rahatsız olan öğrencinin annesi, önce okula bodrum kattaki yeri öğrenmek için, ertesi gün ise görüntüleri çekmek için geliyor. Kızının ve diğer öğrencilerin namaz kılmasında ısrar eden ve kendisinin de öğrenmek istediğini söyleyen anne G.K., yanındaki bayanla birlikte odanın kapısını tutarak cep telefonuyla öğrencilerin görüntülerini çekiyor.
Raporda bir öğrenci olayla ilgili şu bilgileri veriyor: "Arkadaşımız Ç.'nin annesi bir komşusu ile geldi. 'Nerede namaz kılıyorsunuz, gösterin' dedi. Biz de gösterdik. Ertesi gün annesi, halası ile tekrar geldi. Ben 'Ç.'yi çağırdım. Ç.'nin annesi, 'Haydi namaz kılın, ben de seyredeyim, öğreneyim' dedi. Ç., "
Anne ben sana evde öğretirim" deyince halası, "Ben de öğrenmek istiyorum, ileride kılarım" diyerek ısrar etti. Dersimiz boştu, namaz kıldık. Ç., annesine, "Yoksa bizi şikayet mi edeceksin?" dedi. O da kızına, "Yok kızım" dedi. Ç.'nin annesi bize, 'Kapıyı ben tutayım, siz rahat rahat kılın' dedi. Biz namaz kılarken başka arkadaşlar da geldi." Başka bir öğrenci de olayı şu ifadelerle anlatıyor: "Ben o gün namaz kılmadım. Arkadaşımız Ç.'nin annesinin ısrarı üzerine onlara öğrenmesi amacı ile gösterdik. Hatta bana Ç.'nin annesi, 'Sen de kıl, ben kapıyı tutarım' dedi. Ben kılmadım. Aslında biz o gün orada kılmayacaktık, fırsat olmayabilirdi. Ç.'nin annesi, 'Nasıl kılıyorsunuz?' dedi, ısrar etti. Biz de gösterdik. Ben kapıyı tuttuğumda Ç.'nin halası elinde telefonu göğüs hizasında tutuyordu."
Namaz kılan öğrenci sayısının 7-8 kişi olduğu belirtilen raporda, "Başlarında imam ve müezzin yoktur. 2 bin öğrenciden 8 öğrencinin toplu namaz kılması mümkün değildir. Ayrıca görüntüleri çeken öğrencinin annesi ile halası, 'Siz kılın ben seyredeyim, öğreneyim, ileride ben de kılarım' gibi konuşmalarla öğrenciyi namaz kılmaya teşvik etmiştir." deniliyor. 30'a yakın öğretmenin ifadesinde öğretmenlerin olayın basındaki iddialar gibi olmadığı görüşünde birleşiyor. Bir öğretmenin olayla ilgili ifadesi şöyle: "Basında çıkan cemaatle namaz olayı kesinlikle yalan ve uydurmadır. Ben 20 senedir buradayım, kesinlikle böyle bir şikayet gelmedi."
ZAMAN