Ergenekon soruşturması kapsamında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Çağdaş Eğitim Vakfı yöneticilerine yönelik soruşturma kapsamında hazırlanan
iddianame kabul edildi.
İstanbul 12. Ağır
Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede 8
sanık bulunuyor. Mahkemenin kabul kararı ile birlikte firari sanık eski
ÇEV Başkanı
Gülseven Yaşer hakkında
yakalama kararı çıkarıldı.
İstanbul
Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan yaklaşık 342 sayfalık iddianame İstanbul 12.
Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, Eski Çağdaş Eğitim Vakfı Başkanı Gülseven Yaşer, Van
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi ve
ÇYDD Van Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe
Yüksel,
emekli albay Aydın Ortabaşı, 68'liler Vakfı Genel Sekreteri Mustafa
Namık Kemal Boya, Halime Filiz Meriçli,
Hamdi Gökhan Ecevit, Ömer Sadun Okyaltırık ve Fatma Nur Gerçel, "Ergenekon silahlı
terör örgütü üyesi olmak, devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etmek ve özel hayatın gizliliğini ihlal etmek" ile suçlanıyor.
Mahkeme tarafından hazırlanan tensip zaptında,
duruşmaların Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nin en büyük duruşma salonunda görüntülü ve sesli
kayıt sistemi ile yapılmasına karar verildiği belirtildi. Sanık Gülseven Yaşer'in üzerine atılı eylemi işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular bulunduğunu belirten
mahkeme, Yaşer'in soruşturmanın başından beri bulunup ifadesi alınamadığını,
yurt dışına çıkış yaptığını, iddianamede firari sanık olarak değerlendirildiğini kaydetti. Yaşer hakkında "Ergenekon isimli silahlı
terör örgütü üyesi olmak" suçundan yakalama kararı çıkartıldı. Diğer 7 sanığın davetiye usulü ile duruşmaya çağırılacağını belirten mahkeme, savcılığın
Poyrazköy davasıyla birleştirilmesi talebinin sanıkların savunmalarının tamamlanmasının ardından düşünülmesine karar verdi.
İddianamede sanıklara yöneltilen 'Yasadışı Ergenekon isimli silahlı terör örgütü' ile ilgili olarak, bu örgütün varlığı, yapısı, varsa eylemleri konusunda
Emniyet Genel Müdürlüğü,
Genelkurmay Başkanlığı,
Jandarma Genel Komutanlığı ve MİT'ten istenen bilgileri içeren yazıların mahkemedeki Poyrazköy dosyasında bulunduğu için bu bilgilerin tekrar istenilmesine gerek olmadığına karar verildi.