Aralarında
Muzaffer Tekin, Kemal Kerinçsiz ve
Oktay Yıldırım'ın da bulunduğu
sanıklar, yönelttikleri sorularla,
örgütün
eylemlerini deşifre eden
Osman Yıldırım'ı çileden çıkarttı.
Danıştay tetikçisi
Arslan'a 'iyi çocuk' muamelesi yapan ve savcıların soru sormasını bile engellemeye çalışanlar, Osman Yıldırım'a aynı sualleri defalarca sordu. Yıldırım'a sorulan sorular arasında bombaları aldığı evin kaç metrekare olduğu bile vardı. Linç taktiğine dayanamayan Yıldırım ise tepkisini şu sözlerle dile getirdi: "Bu şekilde mi kendinizi aklayacaksınız? Bu soruları çocuklar bile sormaz. Aynı şeyleri 100 defa tekrarlıyorsunuz. Artık
cevap vermeyeceğim."
Danıştay dosyasıyla birleştirilen birinci
Ergenekon davasında, ilginç gelişmeler yaşanıyor. Ergenekon iddianamelerinde
Danıştay saldırısının Ergenekon
terör örgütünce planlandığı ve uygulamaya konduğu aktarılıyor. Tetikçi
Alparslan Arslan'ın ise
Muzaffer Tekin ve
Veli Küçük tarafından yönlendirildiği ileri sürülüyor. Önceki
duruşmalarda
sorgulanan
Alparslan Arslan, Danıştay saldırısı ve
Cumhuriyet Gazetesi saldırılarına ilişkin talimatı kimden aldığını, bombaları kimin verdiğini bütün ısrarlara rağmen söylemedi.
Ergenekon sanıkları ve
avukatları bu yüzden Arslan'ın üstüne hiç gitmedi. Hatta, savcıların aynı soruları birkaç kez tekrarlaması üzerine bazı sanık avukatları müdahale etti.
Veli Küçük'ün avukatı kızı Zeynep Küçük, 'bu çocuk' diye hitap ettiği Arslan'ın sorgu ile yorulmasının ve çelişkili cevaplar vermesinin amaçlandığını ileri sürmüştü. Avukat Küçük, "Bütün sorgu sırasında savcılar ve hâkimler dâhil olmak üzere, Alparslan Arslan'a tam 6 kez 'Veli Küçük'ü tanıyor musun?' diye direkt soru sorulmuş. Nereye varılmaya çalışılıyor anlamıyorum." şeklinde konuşmuştu. Yaklaşık bir saat içinde Arslan'a Muzaffer Tekin 4, Kemal Kerinçsiz 6, Zeynep Küçük 4 ve
Vural Ergül de yaklaşık 10 soru yöneltti.
Sorgulama sırası Osman Yıldırım'a geldiğinde sanık ve avukatlarının tavırları hemen değişti. Osman Yıldırım, bombaları Ataşehir'de bir evde Muzaffer Tekin'den aldığını, işi ise Veli Küçük'ün verdiğini söylemişti. Önceki duruşmalarda Arslan'a 'yoruldu, çelişkiye düşürülmeye çalışılıyor' diyerek soru sordurmayan sanık ve avukatları Yıldırım'ı soru yağmuruna tuttu.
İLGİNÇ SORU: BOMBALARI ALDIĞIN EV KAÇ METREKARE?
Tutuklu sanıklar Muzaffer Tekin, Oktay Yıldırım, Kemal Kerinçsiz ve Zeynep Küçük üç duruşma boyunca aynı soruları tekrar tekrar sordu. Ümraniye'de bulunan bombaların sahibi olmakla suçlanan Oktay Yıldırım'ın yönelttiği sorular dikkat çekiciydi! Yıldırım, bombaları aldığı evin içindeki mobilyaları sormakla kalmadı, evin kaç metrekare olduğunu bile öğrenmek istedi. Sanığa yöneltilen bazı sorular, uygulanan
psikolojik harekâtı da gözler önüne serdi. İşte o sorulardan biri: "İddianamede Danıştay'a yönelik silahlı eylem yapan suikast timinin lideri olarak gösteriliyorsun. Savcılar seni kandırmış olmasın."
Aynı soruların defalarca tekrarlanması Osman Yıldırım'ı çileden çıkarttı. Yöneltilen 'garip' sorulardan bıkan Yıldırım sonunda patladı: "Kendinizi bu sorularla mı aklayacaksınız? Aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsunuz. Cevap verdiğim soruları yeniden soruyorsunuz. Artık cevap vermiyorum."
Mahkemeden sanıklara sınırsız
özgürlük
Mahkemenin çelişkili tavrı da gözlerden kaçmıyor. Birinci davanın müdahili Şebnem Korur Fincancı'nın avukatları çapraz sorguda Veli Kü-çük'e, örgütle ilgili soru yönelttiğinde
mahkeme tartışmalı bir karara
imza atmıştı. Mahkeme, müdahil avukatların sadece kendilerini ilgilendiren suçlamalarla ilgili soru yöneltebileceğine hükmetmişti. Müdahil avukatlar ise müvekkillerinin örgüt faaliyeti neticesinde
mağdur ve örgütün ortaya çıkarılması için her soruyu sorabilme haklarının olduğunu savunmuştu. Ancak mahkeme bu talepleri reddetmişti. Bu kez tam tersi durum Osman Yıldırım'ın çapraz sorgusunda yaşandı. Muzaffer Tekin, Oktay Yıldırım, Kemal Kerinçsiz, kendilerini ilgilendirmeyen tüm sanıklar açısından soru sordu. Osman Yıldırım'ın 'Bu konu sizinle ilgili değil.' itirazına sanıklar, "Bu bir örgüt davası ve örgüt olmadığını ispat için her türlü soruyu sorabiliriz." diye cevap verdi. Mahkeme de bunu kabul etti. Yıldırım'a istedikleri her soruyu sordular. Mahkeme de burada eski kararıyla çelişmiş oldu.