Mahkemeden emsal teşkil edebilecek çok önemli karar

Ankara 12. İdare Mahkemesi, sahte isimlerle yasadışı dinleme yapan MİT’in soruşturulmasına izin vermeyen Başbakanlığı hukuksuz buldu

Mahkemeden emsal teşkil edebilecek çok önemli karar

Prof. Dr. Mehmet Altan’ın telefonunu sahte isim kullanarak dinleyen MİT’çilere soruşturma izni vermeyen Başbakan Erdoğan’ın bu kararı Ankara 12. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Buna göre, Prof. Altan’ı dinleyen MİT görevlileri hakkında soruşturma başlatılabilecek.

MİT’in 2008-2009’da “terörle mücadale” gerekçesiyle dönemin Taraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar, Taraf Yayın Koordinatörü ve yazarı Markar Esayan, Taraf yazarları Amberin Zaman ile dönemin Star gazetesi başyazarı Prof. Dr. Mehmet Altan’ı dinlediğine ilişkin mahkeme kararı iki yıl önce Taraf’ta yayımlanmıştı.

İstanbul 11. ve 14. Ağır Ceza mahkemelerince farklı tarihlerde verilen kararlarla, “iletişimin dinlenmesi, tespiti, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınması” talebi doğrultusunda gazetecilerin kimlikleri gizlenerek ve “hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği” bölümü çeşitli yabancı kod isimlerle doldurularak MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’nın teknik takip yapmasına izin verildi.

Dinleme süresince Mehmet Altan için “Pastör” ve “Quaramaddin Fatimi” gibi sahte isimler kullanıldı. Mahkeme kayıtlarında teknik takip şöyle gerekçelendirildi:

“TERÖR” GEREKÇESİYLE...

“MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’nın 30/10/2008 tarih ve 2008/246 sayılı yazısında ülkemize yönelik tevcih edilen terör ve uluslararası terör unsurlarıyla irtibatı bulunan ve devletin bölünmez bütünlüğünün, kamu düzeninin korunması, halkın can ve mal güvenliğine, terörist faaliyetlere yönelik eylemlerin hazırlık aşamasında deşifre edilebilmesi ve bu tür eylemlerin önlenebilmesi amacıyla üzerine yönelik başka bir kontrol unsuru bulunmayan istihbari mahiyette devam eden çalışmalar doğrultusunda yasadışı eylemleri ve hakkında aşağıda bilgi bulunan şahısla ilgili bilgi toplamak...”

Taraf Gazetesi'nin avukatları, dinlemelerin ortaya çıkmasının ardından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na başvurdu. Ancak MİT Yasası’na göre MİT mensuplarının görevlerini yerine getirirken görevin niteliğinden doğan veya görevi ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı haklarında soruşturma yapılması Başbakan’ın iznine bağlı olduğu için dosya Erdoğan’a gitti. Başbakan Erdoğan, MİT mensupları hakkında soruşturma izni vermeyince savcılık dosya hakkında kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti.

MAHKEME İPTAL ETTİ

Bunun üzerine Mehmet Altan’ın avukatı Ergin Cinmen, MİT’çilere soruşturma izni vermeyen Başbakan’ın bu kararının iptali istemiyle idare mahkemesinde dava açtı. Mahkeme, Başbakan’ın soruşturma izni vermeme kararını iptal etti. İptal kararının gerekçesi, yazıldıktan sonra taraflara tebliğ edilecek. Böylece aralarında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da olduğu MİT görevlileri hakkında “resmî evrakta sahtecilik”, “haberleşme ve özel yaşamın gizliliğini ihlal” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından soruşturma yürütülecek. Savcılık, suç duyurusu doğrultusunda öncelikle takma isimle dinleme talep eden MİT mensuplarının kimliğini tespit edecek. Bunun ardından söz konusu MİT mensupları için ağır suçlamalarla dava açılması gündeme gelecek.

TWITTER’DAN DUYURDU

Mahkemenin verdiği iptal kararı YARSAV’ın Twitter hesabından şöyle duyuruldu: Başbakan’ın soruşturma izni vermediği MİT görevlilerine İdare Mahkemesi kararıyla soruşturma izni verildi. Mehmet ALTAN’a ait telefonların MİT tarafından terör örgütü üyesi gibi gösterilip sahte isimle yapılan başvuru sonucu dinlenilmesi üzerine, Ankara İdare Mahkemesi, MİT mensupları hakkında sayın Başbakan tarafından soruşturma izni verilmemesi işlemini bugün iptal etti. MİT mensupları, “resmi evrakta sahtecilik”, “haberleşme ve özel yaşamın gizliliğini ihlal” ve “görevi kötüye kullanma” ile suçlanıyordu. Buna göre Mehmet ALTAN’ı kod adı vererek dinleyen MİT görevlilerine soruşturma izni İdare Mahkemesi tarafından verilip yargılama yolu açıldı.”

Altan: Süreç, çifte standardı gösterdi

Mehmet Altan ve Taraf gazetesinin avukatı Veysel Ok, mahkemenin Başbakan’ın MİT’çilere soruşturma izni vermeme kararını iptal etmesini şu sözlerle yorumladı.

Mehmet Altan: Bu dinlemeyle ilgili yargı sürecini başlatmak için avukatım Ergin Cinmen, Başbakanlık’tan izin istemişti. Başbakan kendi imzasıyla mahkemeye gönderdiği yanıtta bu dinlemeleri hâkimlerle istihbaratın koordineli yaptığını ifade etmişti ve o dinlemeye karışan devlet görevlilerinin mahkemede yargılanmalarını olanaksız kılmıştı. Burada koordineli dinledik lafı anayasal bir suçu ifade ediyordu. Ayrıca bir hukuk devletinde yargı denetimi dışında bir devlet kurumu varsa orası hukuk devleti olamaz. Çünkü hukukun üstünlüğünün en temel prensiplerinden biri de devletin de hukukun denetimine tabi olmasıdır. Biz bu koordineli dinleme ifadesinin yer aldığı kararla birlikte idari mahkemede dava açtık. Ve bugün öğrendiğime göre mahkeme kararı bozmuş. “Koordineli dinleme” de bir paralel devlet ifadesidir, çünkü hukuka göre “hâkimlerle anlaşmalı dinledik” ifadesinin altında Başbakan’ın imzası var. Yolsuzluk iddiaları olduğunda paralel devlet iddiası iktidar tarafından öne sürülüyor. Yargı ortadan kaldırılıyor, polis yargının kararını dinlemez hale getiriliyor. Ama aynı zamanda vatandaş mağdur olduğu vakit tavır başka. Yani siyasi iktidar kendini mağdur hissettiğinde yaptığıyla vatandaşın mağdur olduğu vakit yaptığıyla arada uçurum var. Bu, çifte standardı da gösteren bir süreç.

Avukat Veysel Ok: Telefon dinlemelerinden şikâyet eden iktidar, yazarları dinleyen MİT’çilerin soruşturulmasına izin vermemişti. Bu mahkeme kararıyla soruşturma devam edecektir. Ve bu dinlemeyi yapan kamu görevlileri yargılanacaktır. Karar yerinde ve evrensel hukuk ilkelerine uygun.

<< Önceki Haber Mahkemeden emsal teşkil edebilecek çok önemli karar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER