İzmir'in Menemen ilçesinde yaşayan Necati Aydın'ın ağabeyi Melik Aydın, Malatya'da öldürülen kardeşiyle ilgili soruları yanıtladı. Melik Aydın, "Bütün ailemi kaybetsem bu kadar üzülmezdim. Benim babam Çerkez, babamın babası İstiklal Harbi'nde şehit olan bir insan. Kardeşimin o şekilde ölmesine üzülüyorum. Bunu anlatamam." dedi. Malatya'da İncil dağıtan yayınevinde boğazı kesilerek öldürülen 3 kişiden 1'i olan Necati Aydın'ın kendi yanında büyüdüğünü ve askere gidene kadar kendilerinin yanlarında kaldığını ifade eden abi Melik Aydın, kardeşinin ilk ve ortaokulu Menemen'de, liseyi Rize Derepazarı Lisesi'nde okuduğunu söyledi. Necati Aydın'ın 1990 yılında liseyi bitirdikten sonra İzmir'e gelerek Açıköğretim Fakültesi'ne başladığını aynı zamanda Gaziemir'de bulunan bir buharlı araba yıkama aletleri üreten fabrikada muhasebe büro yardımcısı olarak çalışmaya başladığını anlatan Melik Aydın, bu dönemde kardeşinin ailesi Ortadoks, kendisi ise Protestan olan bugün evli olduğu Şemsa Kılçıksız ile tanıştığını anlattı. Kardeşinin 1994-1995 yılları arasında tanıştığı kızın etkisine girdiğini ve giderek inançları yönüyle değişmeye başladığını ifade eden abi Aydın, "Bütün sevgimizi ona vermiştik. Yanımızda büyüdü. Eğitimi için oldukça uğraştık. Ancak annesi Fransız olan Hatay kökenli bu kızla tanışınca giderek değişti. İzmir'in Karataş semtinde bir apartman altında bulunan Mesih Kilisesi'ne gidip gelmeye başladı." dedi. Necati Aydın'ın 1996 yılında askere gittiğini ve bu döneme kadar kardeşlerinin din değiştirdiğiyle ilgili hiçbir bilgilerinin olmadığını kaydeden abi Aydın, "Kız, göz bebeğimiz olan kardeşimize din değiştirmesi için baskı yapıyor ancak biz çok geç fark ettik. Sonra Necati, acemilik için Tokat ardından da usta birlik için askerliğe Kıbrıs'a gitti. Burada kardeşimize yardım ediyorlarmış, kız Kıbrıs'a gidip geliyormuş. Bu sürede Necati'yi iyice etki altına almış." diye konuştu. Kardeşinin din değiştirdiğini Şemsa Kılçıksız'ın kendilerini araması sonucunda öğrendiklerini ve buna inanamadıklarını söyleyen Melik Aydın, "Haliyle kız tarafı böyle söyleyince biz inamamadık, 'yalan söylüyorsunuz' dedik. Sonra din değiştirdiğini kendisi de bize söyledi. Böyle olduğunu duyunca çıldıracaktım. Bize küçüklüğünden beri hiç yalan söylemeyen bir kişi sürekli yalan söylemeye başladı. Kız onu bozdu." diyerek düşüncelerini dile getirdi. Kardeşinin Hristiyanlığa olan ilgisini öğrendikten sonra o dönemde Bartın'da Din Kültürü öğretmeni olarak görev yapan kardeşini aradığını ve İzmir'e çağırdığını anlatan Melik Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "O da geldi. Hep birlikte oturduk, konuştuk. Sonra en küçüğümüz Necati, öğretmen olan kardeşimle Bartın'a gitti. Onu orada kandırıp Bornova'daki kız arkadaşının yanına dönmüş. Bartın'daki kardeşime, 'Gideceğim, kızla konuşup, beni Müslüman olarak kabul et diyeceğim. Yoksa sizin yanınıza döneceğim' demiş. Ancak kızın yanında da 'Ben geldim, artık Hristiyan olarak öleceğim' demiş." Yaşanan bu gelişmenin üzerinden 15 - 20 gün geçtikten sonra kardeşleri Necati Aydın'dan kendilerine bir mektup geldiğini belirten abi Melik Aydın, mektupta "Ben artık manevi topluluğumu buldum, sizler bizim fiziki ailemsiniz, kardeşlerimizsiniz, anne babamsınız. Ben esas topluluğumu buldum. Ruhtan ve candan topluluğuma kavuştum. Sizlerinde aynı din üzerine olmanıza dua ediyorum." ifadelerinin yer aldığını kaydetti. O dönemde babaları Enver Aydın'ın yatalak, anneleri Gülbahar'ın ise hasta olduğunu anlatan Melik Aydın, babalarının oğlunun din değiştirdiğini duyunca, "Artık benim 3 oğlum var." dediğini belirtti. KEMALPAŞA'DA İNCİL DAĞITIRKEN TUTUKLANDI Malatya'da öldürülen kardeşleri Necati Aydın'ın 2000 yılında İzmir'in Kemalpaşa ilçesi Armutlu beldesinde İncil dağıtırken gözaltına alındığını ve bunu öğrendikten sonra bir avukat arkadaşını kardeşinin yanına gönderdiğini anlatan abi Aydın, "Avukat arkadaşıma böyle bir durum var, kendisine ulaş, varsa sıkıntısı yardımcı olalım diye ricada bulundum. O ise, 'Bize yardım edenler var, size ihtiyacımız yok' diyerek kabul etmedi. Reddetti. Ondan sonra fazla bağımız olmadı. Değişik yerlere gitti, geldi. 4 sene önce bağlı olduğu kişiler doğu bölgesine göndermişler. Geçen yıl ailesiyle birlikte annemin cenazesine gelince Malatya'da olduğunu öğrendim. Malatya'da yayınevlerinin olduğunu ve orada bulunduğunu söyledi." dedi. ANNEMİN CENAZESİNE 4X4 JİPLE GELDİ Kardeşinin din değiştirdikten sonra lüks bir hayat yaşamaya başladığını ve 5 bin dolar maaş aldığını bilgisini veren abi Melik Aydın, "Son model arabalar ve lüks bir hayatının olduğunu biliyorum. Malatya'nın en güzel yerinde lüks bir evde oturuyormuş. Yurtdışına ABD'ye, Avrupa'ya gitmiş. Arkadaşları annesinin cenazesine Necati'yi lüks jeple getirdiler." dedi. Necati Aydın'ın doğu bölgesinde görevlendirildikten sonra misyonerlik için Elazığ ve Erzurum gibi yerlere gittiğini de duyduklarını anlatan Melik Aydın, "Misyonerlik için Erzurum'da doğduğu köye kadar gitmiş. Eskişehir'deki yeğenlerine bile Hristiyan olmalarını teklif edip, İncil vermeye kalkmış. Bu kadar ileriye gitmiş. Bir insan kalp gözü kapandıktan sonra neyi görebilir ki." diye konuştu. Babaları yatalak hasta olduğunu için abi olarak kendilerine büyük görev düştüğünü ve Necati Aydın'ın kendisini abiden ziyade baba olarak gördüğüne de değinen Melik Aydın, geçen yıl kardeşi Necati Aydın'ın annelerinin cenazesi için Menemen'e geldiğinde kendisine, "Abi seni çok seviyorum." dediğini ancak kendisinin cevap olarak, "Bende o din üzerindeyken seni hiç sevmiyorum" dediğini anlattı. DÜĞÜN TARİHİNİ BİLE AİLESİNE SÖYLEMEDİ Necati Aydın, Hristiyan olmasında çok büyük rolü olan Şemsa Kılçıksız ile kilisede yapılan törenle hayatını birleştirmiş. Aydın, ailesine 17 Mayıs'ta düğün yapacaklarını söylemiş ancak düğün 7 Nisan'da yapılmış. En küçük kardeşlerinin kendilerini bu konuda da yanılttığını üzülerek ifade eden abi Melik Aydın, "Düğün tarihi doğru söylese de gidemezdik. Düğün kilise ortamında yapılmış. Kızın babası bizi arayarak düğüne neden gitmediğimizi sordu. Ben de bize gönderilen davetiyede daha düğüne 10 - 15 gün var dedim. O da 'düğün yapıldı ve onlar Didim'e balayına gitti' dedi. Bizi yanıltmış. Bizi yanıltan biri bizim kardeşimiz olmaz." şeklinde konuştu. Abi Melik Aydın, kardeşi Necati Aydın'ın evlendiği kızın ailesinin Ortadoks, kızın ise Protestan olduğunu söyledi. Kızın babasının kendisini aradığını ve kızlarının sapık olduğunu söylediğini ifade eden Aydın, "Şemsa'nın babası beni birkaç kez aradı. Bir keresinde kızı için, 'Onlar sapıktır.' ifadesini kullandı. Kızıma söyledim, 'sakın çocuğu dininden etme, ailesinden koparma dedim.' dedi. Biz yıllardır Müslümanlarla birlikte yaşarız. Böyle bir durumda çocuklarını reddedebilirler, benim seni reddettiğim gibi." dediğini aktardı. CENAZESİ İZMİR'E GETİRİLSE DE CENAZE TÖRENİNE KATILMAM En büyük kardeşleri Hatem Aydın'ın olayı duyduktan sonra Malatya'ya gitmek üzere yola çıktığını söyleyen Melik Aydın, aldıkları bilgiye göre cenazenin ya Diyarkabır'a ya da İzmir'e defnedileceğini söyledi. Nüfus kütüğünde de dinini değiştirdiği için Necati Aydın'ın Hristiyan adetlerine göre defnedileceğini belirten abi Aydın, "Cenazeyi bize vereceklerini sanmıyorum. 1999 yılında nüfus kütüğünü de değiştirmiş. Ölüm hak, ailemezi yıpratan, o din üzerine ölmesidir. Ağlıyoruz ama o şekilde ölmesine ağlıyoruz. Cenazesi İzmir'e getirilse bile ben katılmayacağım." dedi. Yaşadıklarına hala inanamadığını ifade eden Melik Aydın, bütün ailesine kaybetse bu kadar üzülmeyeceğini vurguladı. Aydın, "Öldürülüş şekline değil o din üzerine gitmesine üzülüyorum. Gelişi güzel yetişen bir insan değildi, başı boş bir insan değildi. Özel eğitimden geçen bir insandı. Allah sapıtırsa sapıtıyor." şeklinde konuştu. CİHAN