Daha öncekilerde olduğu gibi her
terör saldırısında, sanki kararları
terör örgütleri alıyormuş gibi, farkında olmadan sığ bir tartışmaya kilitleniyoruz
Hâlbuki bütün terör örgütleri, devlet içindeki çeteler birer taşerondur.
PKK da,
DHKP-C de,
Hizbullah da,
Ergenekon da
beyin olamaz. Planları, projeleri başkaları yapar, taşeronlar da ihaleyi alır, uygular. Büyük olayları büyük güçler, onlara bağlı istihbarat birimleri planlar. Uygulamayı da zekâsı, kabiliyeti itibarıyla
küçük insanlara yaptırırlar. Mesela,
İtalya'da Gladyo'yu açığa çıkaran savcı, bu örgütü kurduranın ABD,
İngiltere olduğunu, paraların CIA bütçesinden sağlandığını, fakat beyin takımının P-2 Mason Locası olduğunu daha geçen ay gelip
İstanbul'da anlattı. Bu adamlar acımasızca,
tren garında yüz kişiyi katlettirdiler, İtalya baş
bakanını kaçırtıp öldürttüler. Asıl katiller, bu şık giyimli, hümanist görünümlü adamlardı...
Mesela bizde bütün bu olup bitenlerde
mason localarının rolü, etkinliği nedir, bu hiç araştırıldı mı? İddianamedeki bir cümle meselâ dikkat çekiciydi.
İlhan Selçuk İstanbul'da Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası'nda darbenin merkezindeki isimlerle görüşmüştü. Buna henüz bir yalanlama gelmedi.
Konuya bir
komplo teorisi olarak bakılamayacağını anlatan başka somut örnekler de var.
Gazetemizde Ali
İhsan Aydın imzasıyla 16
Şubat 2008'de çıkan haberde, TBMM'den geçen başörtüsüne serbestlik yasasının, Büyük Doğu Locası'nın (
Grand Orient) Paris'teki toplantısında da gündeme geldiği yazılıydı. "
Avrupa tartışmasında masonlar" konulu toplantıda konuşan
Fransa Büyük Üstadı Jean-Michel Quillardet'in değerlendirmesi ilginçti. Türkiye'de, başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılması için "geriye gidiş" ifadesini kullanan Quillardet, TBMM'den geçen düzenlemenin 'Türk laikliğinin yeniden tanımlanması yolunda açılan tehlikeli bir gedik' olduğunu savundu.
Demokratik bir toplumda, madem masonluk bir dernektir, gizliliği olamaz. O halde bizim, yargı mensupları arasında, üniversite rektörleri arasında,
emniyet teşkilatı içinde, iş ve medya dünyasında kimlerin mason olduğunu bilmemiz gerekmez mi? Yasak olmasına rağmen Silahlı Kuvvetler bünyesinde masonlar var mıdır? Masonluğu tespit edildiği için bünyeden çıkarılan
generaller var mıdır?
Milletin evlatları için, orayı ele geçiriyorlar, buraya sızıyorlar diye dünyayı ayağa kaldıranlar, masonluk konusuna gelince neden suspus oluyorlar?
Bizim millet olarak aramızda ayrılıklar yoktu.
Yarım asırdır içimize zorla, ajanlarla, provokasyonlarla, tahriklerle bir yığın fitne sokuldu.
27
Mayıs askerî darbesiyle milletle ordusunun arası açıldı. Milletin sevdiği bir
Başbakan ve iki bakan asker eliyle astırıldı. Bu işin arkasındaki asıl güç kimdi? Hangi devletler işin içindeydi?
Gençlik, kurdurulan sözüm ona öğrenci dernekleri vasıtasıyla bölündü, kardeş kardeşe vurduruldu. 12
Mart 1971 darbesinden, 12
Eylül 1980 askerî müdahalesinden önce her gün onlarca üniversite öğrencisi katledildi. Sonradan öğrendik ki, aynı gün aynı tabancayla bir solcu, bir sağcı öğrenci öldürüldü. "Derin devlet" orada da vardı. Ama asıl azmettiren güçler kimdi? Kim bizim gençliğimizi birbirine kırdırdı?
Türk-
Kürt asırlardır birlikte huzur içinde yaşıyorduk. PKK'yı kim kurdurttu? Lideri Öcalan'ı kim yetiştirdi? Kim himaye etti? Ulusalcı geçinen Doğu Perinçek'in, Profesör Yalçın Küçük'ün PKK kamplarında bu katille, canciğer
kuzu sarması olmasının asıl anlattığı neydi? Bir Kürt-Türk çatışmasını asıl hangi güçler istiyor? Bu milletin kendi öz değerlerine sahip çıkarak ayağa kalkmasından asıl kim, kimler, hangi ülkeler, hangi mahfiller rahatsızlık duyuyor?
Bizi kim, kimler
Sünni-
Alevi, laik olanlar-olmayanlar diye bölmeye çalışıyor?
Taşeronlara değil, onları kullananlara kafa yoralım..
HÜSEYİN GÜLERCE- ZAMAN