''Susurluk'' davasından hükümlü eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ın, Aydın Yenipazar Cezaevi'nden, Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerinden yararlanarak tahliye oldu. Daha önceleri "Mehmet Ağar 9 gün sonra tahliye oluyor" başlığıyla haberler çıkmış, Ağar'ın avukatı Abdullah Egeli, müvekkilinin kanunda belirlenen süreler öncesi herhangi bir şekilde tahliyesinin mümkün olamayacağını açıklamıştı.
"Susurluk" davasından hakkında kesinleşmiş 5 yıl hapis cezası bulunan ve 25 Nisan 2012'den bu yana Yenipazar Cezaevi'nde bulunan Mehmet Ağar'ın dosyası, Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun çerçevesinde incelendi.
Ağar'ın avukatı Abdullah Egeli, verilen dilekçenin ardından yapılan inceleme sonucunda Ağar'ın 1 yıl 4 gündür bulunduğu cezaevinden bu sabah tahliye edildiğini bildirdi. Beş yıllık hapis cezası onanan Mehmet Ağar, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun gereğince, 2 yıl cezaevinde kalacaktı. Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerinden yararlanan Mehmet Ağar'ın kalan 1 yıllık cezası için bu kanun kapsamında denetimli serbestlik hükümleri uygulanacak.
Bugün saat 11.00'de tutulduğu cezaevinden tahliye edilen Ağar'ın ailesinin yanına gittiği öğrenildi.
Mehmet Ağar: Devlet 'gel' dedi geldik, 'git' dedi gittik"
Tahliye olan Susurluk davasından hükümlü eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, "Bunu bir devlet görevi olarak gördüm, tamamladım. Devlet 'gel' dedi geldik, 'git' dedi gittik" dedi.
Ağar, Bodrum ilçesine bağlı Turgutreis beldesindeki evinde gazetecilere yaptığı açıklamada, 2 yıl olması gereken cezanın bir yılını bitirdikten sonra herkesin istifade ettiği Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümlerinden yararlanarak serbest kaldığını ifade etti.
Cezaevinde kaldığı süre boyunca yurdun her köşesinden binlerce kişinin kendisini ziyaret ettiğini söyleyen Ağar, "Hepsine şükran borçluyum, gönülden teşekkür ediyorum. Dediğim gibi başlangıçta girerken, bunu bir devlet görevi olarak gördüm, tamamladım. Devlet 'gel' dedi geldik, 'git' dedi gittik. Şu anda yapacağımız 76 milyon gibi sade bir vatandaş gibi ailemle, çocuklarımla, torunumla yaşamaktır" dedi.
Bu süreçte kendisine yakınlığını esirgemeyen milletin tüm fertlerine, dostlarına teşekkür eden Ağar, "Umudumuz odur ki, Türkiyemizin geleceği bugününden daha iyi olacaktır. Bizim gönlümüzden geçen samimi temennimiz budur, Allah milletimizin, memleketimizin yardımcısı olacaktır, buna da gönülden inanıyoruz" diye konuştu.
-Davanın geçmişi-
Mehmet Ağar, Susurluk Davası kapsamında, Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili ''cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturmak'' suçundan yargılandı. Danıştay 1. Dairesi, Ağar'ın, ''cürüm işlemek için silahlı teşekkül meydana getirmek'' suçu yönünden lüzum-u muhakemesine, eylemine uyan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''suç işlemek için örgüt kurmak'' başlıklı 220. maddesi gereğince yargılanmasına karar vermişti. Danıştay İdari İşler Kurulu da 1. Daire'nin kararını onayarak dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına göndermişti. Mehmet Ağar'ın ''vali'' statüsünde olduğu gerekçesiyle dosya Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde görüşülmüştü.
Ağar'ın, isnat suç tarihinde ''Emniyet Genel Müdürü'' olduğuna işaret eden daire, ''görevsizlik'' kararı vererek dosyayı Ankara Ağır Ceza Mahkemesi'ne iletilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na göndermişti. Dosyanın gönderildiği Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi, ''görevsizlik'' kararı vererek dava dosyasını, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermişti.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Mehmet Ağar'ı ''Susurluk Davası'' kapsamında Emniyet Genel Müdürü olduğu dönemle ilgili ''cürüm işlemek için silahlı teşekkül oluşturduğu'' iddiasıyla yargıladığı davada 5 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi de yerel mahkemenin kararını oy birliğiyle onamıştı.