Sendikanın böylece istemediği kişileri görevden aldırıp, kendisine yakın kişilerin atanmasını sağladığı ifade ediliyor. Kamu çalışanları ise ‘Bu nasıl sendikacılık?’ sorusunu soruyor.
Memurların iş güvencesini sona erdiren yasal düzenleme Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilirken, hükümetten yana tavır alan Memur-Sen ile ilgili yeni bir iddia gündeme geldi. Memur-Sen’in Başbakanlık’ta hazırlanan görevden almalarla ilgili listenin oluşmasında etkin rol oynadığı belirtiliyor. Cumhuriyet Gazetesi’nin haberine göre TRT’de görevden almalara dayanak oluşturacak listelerin hazırlanmasında Memur-Sen ile TRT Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Eren, etkin rol oynadı. Görevden almaların ardından Memur-Sen’e bağlı Birlik Haber-Sen TRT Şube Başkanı Yakup Özmen, Satınalma Daire Başkanlığı görevine getirildi.
Kamu çalışanlarının haklarını savunması gereken Memur-Sen’in 17 Aralık sürecinin ardından oynadığı rol tartışılmaya devam ediliyor. İddialara göre yolsuzluk soruşturmasının ardından hükümetin bazı kamu görevlilerine yönelik ‘cadı avı’na en büyük desteği Memur-Sen veriyor. Sendikanın kamu çalışanları arasında fişleme yaptığı da gelen bilgiler arasında. Hangi memurun hangi görüşte olduğuna yönelik fişlemeler yapan Memur-Sen’in, bu bilgileri hükümete aktararak istemediği kişilerin görevden alınmasını sağladığı belirtiliyor. Kamu çalışanlarının arasında iş barışını da bozan bu adımlar, memurlar arasında büyük tepkiye yol açıyor. Memur-Sen, kamu çalışanlarının iş güvencesi elinden alınırken takındığı tavırla da dikkat çekmişti. Sendikaların büyük bölümü tepkilerini yükseltirken uzun süre sessiz kalan sendika, kanunun basında gündeme gelmesi üzerine cılız açıklamalarla yetindi. Memur-Sen’in sessiz kalmasının perde arkasında ise kendi üyelerine yer açılmasını sağlamak olduğu belirtiliyor. İddiaya göre görevden alınan bürokratların yerine kendi üyelerinin gelmesini sağlayan sendika, yargı kararıyla dönüşlerin önünün kapanmasına da bu sebeple sessiz kaldı. Son tahlilde yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte görevden alınan bürokratlar, yargı kararıyla dönemeyeceği için Memur-Sen üyelerinin yeri sağlamlaşacak.
Hükümet, memurların iş güvencesine son veren düzenlemeyi geçtiğimiz günlerde Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçirdi. Düzenlemenin TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesiyle birlikte yöneticiler başta olmak üzere kamu görevlilerinin önemli bir bölümü, iş güvencesini kaybedecek.
Memurun zararı için Memur-Sen’e dava
Memur-Sen’in imza attığı toplu sözleşme, kamu çalışanları arasında tartışmaya devam ediliyor. Toplu sözleşme sebebiyle kamu çalışanları temmuzda zam alamadığı gibi, ilk altı aylık dönemde de zarara uğradı. Bu toplu sözleşme mahkemeye de taşındı. Türkiye Öğretmenler Sendikası, enflasyon farkından dolayı oluşan zarar sebebiyle Memur-Sen’e dava açtı. Zararın Memur-Sen’den tahsil edilmesi istenirken, ayrıca isteyen memurların örnek dilekçeyle dava açabilecekleri belirtildi. Kamu-Sen İstanbul İl Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hanefi Bostan, “Mevcut iktidar, taşeron sendika ile anlaşarak en önemli sürprizini çalışanların maaşlarına aylık enflasyon oranında zam vermeyi durdurarak yapmış ve çalışanları 123 liraya mahkûm etmiştir. 2014 yılının ilk altı aylık enflasyonu yüzde 5,7 olarak açıklandı. Enflasyonun yıl sonuna kadar da yüzde 10’un üzerine çıkacağı tahmin ediliyor. Ancak taşeron sendika, memurların enflasyon farkından faydalanma hakkını toplu sözleşme görüşmelerinde koruyamadı. Kamu çalışanları bir gizli pazarlık uğruna satıldı. Bir hemşirenin aylık zararı 60, lise mezunu memurun 46, hizmetlinin 28, müdürün 95, avukatın 162, mühendisin 182, doktorun da 190 TL’yi buldu. Öğretim elemanlarının on iki yılda maaşlarındaki reel kayıp yüzde 55’in üzerindedir.” dedi.