Milli Eğitim Bakanlığı’nda evrakta tahrifat skandalı yaşandı. Yönetici değerlendirme sonuçlarına itiraz için dava açan müdürlerin formlarında değişiklik yapıldığı ortaya çıktı. İdare mahkemesi değerlendirme formunu isteyince bakanlık, Zeynel Özgün’e ait belgedeki olumlu ‘evet’ puanlarını ‘hayır’ ile değiştirerek gönderdi.

Zaman'ın haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ağustos ayında, çalıştığı okulda 4 yılını tamamlayan 16 bin okul müdürünü değerlendirmeye tabi tuttu. 7 bin müdür, 75 puanın altında kaldığı için görevden alındı. 70 puan alan Zeynel Özgün de görevden alınanlar arasındaydı. Eğitim-Sen İstanbul 7 No’lu hukuk sekreteri de olan Özgün, puanına itiraz ederek idare mahkemesine dava açtı. Mahkeme, bakanlıktan Özgün’ün formunu istedi. Evrakta tahrifat skandalı da bu noktada ortaya çıktı. Orijinal formda, değerlendirme yapan öğretmenler ‘evet’ diyerek olumlu puan verdiği halde, MEB’in mahkemeye gönderdiği formda cevapların ‘hayır’ ile değiştirildiği görüldü. Özgün, idare mahkemesine tahrif edilmiş belge gönderilmesini ‘hukuk tanımazlıkta gelinen son nokta’ olarak niteledi, sendika olarak suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. Aktif Eğitim Sen Başkanı Osman Bahçe de bilgi edinme hakkı kapsamında formunu görmek isteyen müdürlere izin verilmediğini ve yasal haklarına engel olunduğunu belirtti.
7 BİN MÜDÜR GÖREVDEN ALINDI
Skandal gelişme, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) geçtiğimiz ağustos ayında çalıştığı okulda 4 yılını tamamlayan 16 bin okul müdürünü değerlendirmeye tabi tutmasıyla başladı. Değerlendirme sonucunda 7 bin müdür, 75 puanın altında kalarak görevden alındı. Eğitimciler yapılan değerlendirmelerin liyakate dayanmadığını söyleyerek, aldıkları puanlara itiraz etmek için idare mahkemesine dava açtı. Yargı sürecinde MEB’in savunma amacıyla mahkemeye gönderdiği değerlendirme formlarının değiştirildiği görüldü.
'13 MÜDÜR MAĞDUR EDİLDİ'
En dikkat çekici örneği aynı zamanda Eğitim-Sen İstanbul 7 No’lu hukuk sekreteri olan okul müdürü Zeynel Özgün yaşadı. Yönetici değerlendirme sonucuna göre 70 puan alarak görevden alınan Özgün, puanına itiraz etmek için idare mahkemesine dava açtı. Mahkeme bakanlıktan Özgün’ün formunu istedi. Evrakta yapılan tahrifat bu noktada anlaşıldı. Bakanlığın mahkemeye gönderdiği formda değerlendirme komisyonunda yer alan öğretmenlerin olumlu puanlama yaparak sorulara ‘evet’ cevabı vermesine rağmen ‘hayır’ demiş gibi gösterildiği belirlendi. Özgün’ü puanlayan ve formu gören öğretmenler ise bu değerlendirmenin kendilerine ait olmadığını, kendi yaptıkları değerlendirmenin sonradan değiştirilmiş olduğunu ifade etti. Zeynel Özgün’ün MEB’in mahkemeye gönderdiği formdaki puanlama ile 53 alması gerekiyor. Ancak İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bilgi edinme yasası kapsamında verdiği formda Özgün’ün yönetici değerlendirme sonucu 70,75 olarak görünüyor. Kendisi gibi 13 müdürün daha bu şekilde mağdur edildiğini vurgulayan Özgün, onların da formunda öğretmen değerlendirmelerinin tamamen ‘hayır’ göründüğünü söyledi. MEB’in mahkemelere içeriği değiştirilmiş belgeler göndererek yargı kararlarını etkilemeye çalıştığını kaydetti. Haklı çıkmak adına bakanlığın formlarda dahi tahribat yapabildiğini dile getiren müdür, değerlendirme süreci sonunda 75 puanın altında kalmasının da şaibeli olduğuna dikkat çekti.

İdare mahkemelerine tahrif edilmiş belge gönderilmesini ‘hukuk tanımazlıkta gelinen son nokta’ olarak değerlendiren Zeynel Özgün, “Bu büyük bir skandaldır. İşler artık çığırından çıkmış, akıl almaz hale gelmiştir.” dedi.Müdürlerin görevden alınması sürecinde yapılanların değerlendirme değil tasfiye olduğunu vurgulayan Eğitim-Sen Hukuk Sekreteri, sendika olarak suç duyurusunda bulunacaklarını, suçun idari boyutuyla soruşturulup, sorumluların idari mekanizmalarla cezalandırılması için de gerekli bütün girişimleri yapacaklarını kaydetti.
'HER TÜRLÜ HUKUKSUZLUĞU İŞLEYEBİLECEK HALDELER'

Bakanlığın değerlendirme formları üzerinde oynama yapmasına Aktif Eğitim-Sen Başkanı Osman Bahçe’den de sert tepki geldi. Bilgi edinme kapsamında değerlendirme formunu görmek isteyen pek çok müdüre izin verilmediğine ve yasal haklarına engel olunduğuna işaret eden Bahçe, MEB’in yanlış uygulamalarını desteklemeyen müdürleri bilerek ve isteyerek etkisiz hale getirmeye çalıştığını anlattı. Şu tespitlerde bulundu: “Yapılanlar gözünü mevki makam hırsı bürümüş birilerinin, hırslarını tatmin etmek için sahtecilik dahil her türlü hukuksuzluğu işleyebilecek hale geldiklerinin göstergesidir. Müdür değerlendirmelerinde uğradıkları haksızlıkları mahkemeye taşıyan yöneticilerimizin dava süreçlerini iyi takip etmelerini, gerekirse sahte olduğunu düşündükleri değerlendirme formlarının kriminal incelemeye tabi tutulmasını istemelerini tavsiye ediyoruz.”