Konya’da sokaklarda yaşayan, halk arasında ’Garip’ veya ’Poşetli dede’ olarak tanınan ve manevra yapan otobüsün altında kalarak yaşamını yitiren 75 yaşındaki Mehmet Keleş’in, iki kamu bankasında yaklaşık 1 milyon 100 bin lirası olduğu ortaya çıktı. Çevredekilerin verdiği paraları toplayan Keleş’in, zaman zaman takım elbise giyip bankaya giderek para yatırdığı da öne sürüldü.

Konya’da sokaklarda yaşayan, çevredekilerin verdiği para ve yemekle geçimini sağlayan, kıyafetin üzerine üşümemek için poşet giyen ve kentte herkes tarafından sevilen ’Garip’ veya ’Poşetli dede’ olarak tanınan yaşlı adama, geçen cumartesi günü Otogar’daki yolcu indirme peronunda Kilis- İzmir seferini yapan 31 yaşındaki Mustafa B. yönetimindeki 34 DY 6530 plakalı yolcu otobüsü, geri manevra yaparken çarptı. Lastiğin altında ezilen yaşlı adam öldü. Yaşlı adamın üzerinden bir parça ekmek ve çok sayıda poşet çıktı. Yaşlı adamın cesedi otopsi yapılmak üzere Beyhekim Devlet Hastanesi Morgu’na kaldırıldı. Gözaltına alınan sürücü Mustafa B. de çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.    

Polis de ’Poşetli dede’nin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı. Yapılan araştırma da bu kişinin Çorum nüfusuna kayıtlı 75 yaşındaki Mehmet Keleş olduğu 3 kız kardeşinin olduğunu, ancak kardeşlerinden 85 yaşındaki Zeynep Yar’ın, Çorum’da yaşadığını ve diğerlerinin öldüğü ortaya çıktı.

Araştırmayı derinleştiren polis, Mehmet Keleş’in iki kamu bankasındaki hesabında yaklaşık 1 milyon 100 bin lira parası olduğunu saptadı. Çorum’da iki evlilik yapan Mehmet Keleş’in, çocuğu olmadığı ve iki eşinden de boşandığı öğrenildi. İkinci eşinin ise Keleş’in sokaklarda dilencilik yaptığı için evi terk ettiği ve başka bir erkekle yaşamaya başladığı ve daha sonra sevgilisi tarafından öldürüldüğü öne sürüldü. Mehmet Keleş’in, eşi evi terk ettikten sonra Çorum’dan ayrılıp Ankara, İstanbul ve İzmir’de sokaklarda yaşadığı; 34 yıl önce de Konya’ya geldiği öğrenildi. 

Konya’da sokaklarda yaşayan çevredekilerin verdiği yemekle karnını doyurup, verdiği paraları toplayan Keleş’in, zaman zaman kendisi takım elbise giyip bankaya giderek para yatırdığı, bazen de tanıdığı esnafa para yatırttığı öne sürüldü. Çevredeki esnaf, Keleş’e temiz kıyafetler verdiklerini, ancak onun bunları çıkarttığını iddia etti.

Çorum’da yaşayan ve Mehmet Keleş’in yeğeni olduğunu belirten 57 yaşındaki Hatice Erda, dayısı Mehmet Keleş’in öldüğünü televizyonda haberlerden öğrendiğini söyledi. Ardından Ankara’da yaşayan Hatice Erda’nın kardeşi 55 yaşındaki Sevim Arslan ile birlikte dayısını cenazesini almak için Konya’ya geldiklerini, annelerinin ise yıllar önce öldüğünü ifade eden Erda, "Televizyonda haberleri izlerken öldüğünü öğrendim. Kısa süre sonra dayımın öldüğüne dair telefon geldi. Sonra Ankara’daki kız kardeşimle birlikte cenazeyi almak için Konya’ya geldik" dedi.

Dayısı Mehmet Keleş’i en son 34 yıl önce gördüğünü belirten Erda, "Dayım, askerden geldikten sonra psikolojisi bozulmuştu. İki evlilik yaptı ve ayrıldı. 1972 yılında İstanbul’a benim yanıma geldi. Bir süre kaldı. 34 yıl öncede Konya’ya geldi. 34 yıldır da ben hiç görmedim" diye konuştu. Dayısı Keleş’in, bankadaki hesabındaki parasından haberdar olmadıklarını belirten Erda, yolda gelirken kız kardeşinin yayınlanan haberlerden öğrendiğini kaydetti. Erda, "Bizi parası ilgilendirmiyor. Cenazemizi alıp, memleketine götürmek istiyoruz. Annesi ve babasının yanına dayımızın cenazesini defnetmek istiyoruz. Dayım eskiden de sokaklarda gezerdi. Tabi o dönem çocuktuk ne iş yaptığını da tam bilmiyorduk. Eşleri memleketlerindeydi. Tabi ki onlarla sorunları olmuş olabilir. Boşandığı eşlerini ikisi de öldü. Şu an sadece teyzem ve yeğenleri hayatta" dedi.

Dayısı Keleş’in ilkokul mezunu olduğunu belirten Erda, "Dayım ilkokul mezunu. Gezerek kendini yetiştirdi. Köyde herkeste emeği var. Çok iyi bir insandı" dedi. 

DHA