Ortaca'da reklam ve tabela işleri yapan Kıbrıs gazisi İbrahim Şermet, geçen 9 Şubat'ta Antalya Memorial Hastanesi'nde, maddi imkanları yetersiz olduğu için heyet raporuyla ücret ödemeden açık kalp ameliyatı oldu. Ameliyatın ardından doktorlar, evli ve bir kız çocuk babası Şermet'e 60 günlük rapor verdi. Sevgililer Günü olan 14 Şubat'ta taburcu olmayı bekleyen Şermet, beklenmedik bir sürprizle karşılaştı. İşlerinin bozulması nedeniyle piyasaya olan 25 bin lira borcunu, hakkında açılan davada, taahhüt etmesine rağmen ödeyemeyince 3 ay hapis cezası alan Şermet, polis tarafından alınarak Antalya Kepez E Tipi Cezaevi'ne konuldu.
Songül Şermet, eşinin açık kalp ameliyatı olduktan sadece 4 gün sonra, borcu nedeniyle apar topar cezaevine konulmasına tepki gösterdi. Eşinin aynı zamanda 20 yıldır şeker hastası olduğunu anlatan Songül Şermet, "Sağ ayak bileğinde kangren riski olduğunu için bir ay sonra ameliyatla damar değişikliği yapılması gerekiyor. Ayrıca eşim ağır bir kalp ameliyatı geçirdi. Şu an durumu çok kötü olmasına rağmen cezaevine konuldu. Ayağa bile kalkamayacak durumdaydı. Kendisi ile sadece camın arkasından telefonla görüşebiliyorum. Doktorlar yapılan işlemleri ayrıntılı yazdılar. Dört doktorun imzaladığı iki aylık raporu var. Raporlu birini nasıl cezaevine sokarlar. Üstelik bacağının kesilme riski var" dedi.
Eşinin tedavisine devam edilebilmesi için cezaevinden çıkması gerektiğini belirten Şermet, başvurmadığı merci kalmadığını belirtip,
"Antalya'da cezaevi savcısına itiraz dilekçesi verdim. Savcı, bana, eşimin kapalı değil açık cezaevine gönderilmesi gerektiğini söyledi. Bunun için kendisinin cezaevinden bir dilekçe ile başvurması gerektiğini de anlattı. Eşim 6 gündür kapalı cezaevinde tutuluyor. Ölümle burun buruna. Hayatından endişe ediyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum. Eşim terörist değil, katil değil. Kaçacak hali de yok. İyileştikten sonra cezası varsa çekebilir" diye konuştu.