Merhum BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin şüpheli bir helikopter kazasında hayatlarını kaybetmelerine ilişkin yürütülen soruşturmada verilen takipsizlik kararının yankıları sürüyor. BBP Genel Başkan Yardımcısı ve soruşturmanın avukatı Selami Ekici, “Özel yetkili mahkemelerin kapatılması zaten Yazıcıoğlu dosyasının üzerinin kapatılması içindi. Bunu Cumhurbaşkanı’na kadar ilettik. 5 yıldır örgütlü suçtan devam eden bir soruşturmaya, iki ayda takipsizlik kararı verildi. Endişelerimizde haklı çıktık.” dedi.
Selami Ekici, Kahramanmaraş Savcısı tarafından verilen takipsizlik kararının kendilerini şaşırtmadığını dile getirdi. Ekici, “Soruşturmanın üst düzey devlet görevlilerine ulaşacağını biliyorduk. Siyasi iktidar tarafından hukuka bu kadar müdahalenin olduğu bir ortamda takipsizlik kararını normal karşılıyorum.” ifadelerini kullandı. Dosyanın milletin vicdanında hep açık kalacağını kaydeden Ekici, “Tarih, önümüzdeki süreçte bu işin sorumlularını yargılayacaktır. Zaten milli iradenin kahir ekseriyeti, bu olayın suikast olduğunu bilmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
BBP Genel Başkan Yardımcısı, savcının kararını, ‘hukuki gerekçelerden uzak’ ve ‘sübjektif’ olarak nitelendirdi. Ekici, “Savcının verdiği kararla ilgili tüm hukuki haklarımızı kullanacağız. Bu soruşturma, bir savcının takipsizlik kararıyla kapatılamayacak kadar büyük bir soruşturmadır.” tespitinde bulundu.
"DELİLLER GÖRMEZDEN GELİNDİ"
Zaman'ın haberine göre Ekici; Takipsizlik kararının, Başbakanlık müfettişlerinin Maraş’a gelerek konuyu incelemeye başlamalarının hemen ardından geldiğine dikkat çekti. Ekici, “Birçok delil görmezden gelindi. Hükümetin baskısı var. Kaza diye milleti kandırmaya çalışmasınlar. Bugün yaşadığımız olaylar, ülkenin içinde bulunduğu kutuplaşma ortamı, terör örgütü PKK’nın adım adım özerkliğe gitmesi, örgütün de düşman olarak gördüğü bir sivil toplum hareketine yapılan iftira ve hakaretlerin zulme dönüşmesi, Yazıcıoğlu’nun niçin ortadan kaldırıldığını zaten ortaya koyuyor. Bugün yaşasaydı, farklı bir Türkiye olurdu.” şeklinde konuştu.
Maraş Savcısı Habib Korkmaz ek kovuşturmaya gerek olmadığına dair verdiği kararda, muvazzaf askerler tarafından helikopterin enkazından sökülen cihazların, ‘basit GPS cihazları’ olduğunu ve düşme nedenini ispata yarayacak bilgiler içermediğini öne sürmüştü. Savcı, cihazların alınmasına yönelik eylemin suç delillerinin gizlenmesi ve yok edilmesi suçunu oluşturmayacağı, bu nedenle şüphelilere atılı bu suçun unsurlarının oluşmadığını, eylemin nitelikli hırsızlık suçu kapsamında kaldığını kaydetmişti. Uzmanlar ise konuyla ilgili olarak, “Helikopter bir dış etkiyle düşürüldüyse, ilk ortadan kaldırılacak cihazlar bunlardır.” görüşünde birleşiyor.
