Güldal Mumcu'nun "bildiği tek şey..."
İsrail Büyükelçisi,
Cumhuriyet yazarı
Uğur Mumcu'yu arar.
Büyükelçilikte yemeğe davet eder.
Tarih kararlaştırırlar. Ve "8 Ocak günü" öğle yemeği yerler. "Baş başa."
O yemekte İsrail Büyükelçisi sorar:
- Uğur bey, öldürülmekten korkmuyor musunuz?
Uğur Mumcu şaşırır.
Soruya bir anlam veremez.
Büyükelçinin yüzüne bakakalır.
Sonra da "ne var" der:
- Neden korkacağım?
Mumcu
akşam evde eşi
Güldal Mumcu'ya "İsrail Büyükelçiliği'ndeki öğle yemeğini" anlatır. Ama bu "kısa bir anlatış" olur:
- Beni ne diye davet etti anlamadım.
Ve 24 Ocak'ta Uğur Mumcu öldürülür.
Yemekten 16 gün sonra.
Dün
CHP İzmir Milletvekili Güldal Mumcu ile "
Ergenekon iddianamesi... Faili meçhul
cinayetler... Uğur Mumcu olayı" gibi konuları konuşuyorduk.
Güldal Mumcu bir ara "ben bir şey bilmiyorum" dedi.
Ve devam etti:
- Bildiğim tek şey var.
- Nedir?
"Yanıt olarak" yukarıdaki olayı anlattı. İsrail Büyükelçisi'nin yemek davetini.
VELİ KÜÇÜK'TEN ÇIKAN "MUMCU SUİKASTİNDEKİ İSRAİL BAĞLANTISI" BELGESİ ŞÖYLEYDİ
13. Ağır
Ceza Mahkemesi’nde kabul edilen Ergenekon İddianamesi’nde,
Veli Küçük’ün “Gayrettepe Mahallesi Gönenoğlu Sokak Fidan A Blok No: 14/9 BEŞİKTAŞ adresinde yapılan aramada” elde edilen dokümanlara detaylı yer verildi. Bazı
bakan ve bürokratlar ile bazı iş adamlarına ilişkin detaylı
raporların da yeraldığı dokümanlar arasında en ilgi çeken ise MİT tarafından yazılan ve dönemin Başbakanı’na gönderilen 2
Şubat 1993 tarihli rapor.
İddianamede, “Haki renkli ‘2005’ ibaresi bulunan ajanda”da yeraldığı belirtilen rapora ilişkin bilgi aynen şöyle yer aldı:
“Bu ajanda içerisinde bulunan doküman; 02 Şubat 1993 tarihli ve 01.789.0879/435 sayılı Milli
İstihbarat Teşkilatı'dan, Sönmez KÖKSAL müsteşar imzası ile 'ÇOK GİZLİ' ibaresi ile
Başbakanlık Makamına hitaben yazılmış, imzalı, Uğur Mumcu konulu resmi belgede; ABD'nin Ortadoğu'yu
kontrol altına alıp Türkiye'nin dine dayalı bir
yönetim altına girmesini önlemek amacıyla, ABD Haberalma Servisi CİA denetiminde, İsrail Kabine görevlisi HAİM BAR-LEV kontrolünde, İsrail 'OADNA' birliklerinde eğitim gören altı kişilik özel tim 'Hayre'
deniz üssünden botla Türkiye'ye giriş yaptıkları, bahse konu timin hedefinin
Gazeteci Uğur Mumcu ve Mehmet Ali Birand'ı öldürtmek olduğu, gazeteci Uğur Mumcu'yu öldüren tim elemanları ikinci görevleri Mehmet Ali Birand'ı öldürmek için ülkemizden çıkış yapmadıkları, Tim elemanlarının İsrail Hükümetinin
Ankara temsilciliğinde kaldıklarının tespit edildiğine dair istihbarat raporu olduğu..”
-RAPOR MUMCU’NUN ÖLÜMÜNDEN 10 GÜN SONRA YAZILMIŞ-
Bu arada, İddianamede yeralan MİT ile ilgili bu belgenin yazıldığı raporun gazeteci Uğur Mumcu’nun öldürülmesinden 10 gün sonra yazıldığı anlaşılıyor. Turgut
Özal’ın MİT
Müsteşarlığı'na getirdiği ilk diplomat kökenli Müsteşar olan Sönmez Köksal, o dönem iş başında bulunan DYP-SHP hükümeti sırasında da görev yaptı.
Bağdat Büyükelçiliği’nden sonra 1992’de bu göreve getirilen Köksal’ın raporu dönemin Başbakanı Süleyman
Demirel’e verdiği anlaşılıyor.