Ergenekon davası kapsamında tutuklanan eski
Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener
Eruygur ve eski 1.
Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit
Tolon’la görüşmek isteyen
CHP İstanbul Milletvekili Nur
Serter,
Kandıra Cezaevi’ne alınmadı.
Kocaeli Cumhuriyet Savcılığı’nın milletvekillerinin
Ergenekon davası sanıklarıyla görüşmesini
yasakladığını öğrenen
Serter, bu kararın, “sanıklardan olumlu izlenimlerin dışarıya yansımasını önlemek için alınmış olabileceğini” söyledi.
5 - 10 DAKİKA OTURUP HAL HATIR SORACAKMIŞ !
Serter, konuyla ilgili olarak
Milliyet’in sorularını yanıtlarken, geçen hafta, Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutulan Tolon ve Eruygur’u ziyaret etmek istediğini, bunun için Eruygur’un avukatıyla birlikte Kocaeli Savcılığı’na gittiklerini bildirdi. Serter, savcılığın ağustos başından beri milletvekillerinin Ergenekon davası sanıklarıyla görüşmesine izin vermediği, sadece
TBMM Adalet Komisyonu üyelerinin bu şahıslarla görüşebileceği yolunda bilgi aldıklarını anlattı. Serter, yasağın kapsamını tam olarak bilmediğini, kendilerine sadece milletvekillerinin ziyaretinin yasak olduğu yolunda bilgi verildiğini kaydetti. Serter, “Ben
Atatürkçü Düşünce Derneği’nde Eruygur’un yardımcısıydım. Bir süre birlikte çalıştığım birini cezaevinde ziyaret etmem kadar
doğal bir şey olamaz” dedi.
Serter, bu kararın neden alınmış olabileceği yolundaki soruya, “Aslında bu tümüyle savcının takdir yetkisindeymiş. Sayın Eruygur’un avukatına söylenen bu.
Türkiye’de en önemli görevleri yapmış, haklarında halâ bir
iddianame açıklanmamış kişilerden bahsediyoruz. Bu kişilerle görüşmemizin neden engellendiğini tam olarak anlayabilmiş değilim. Ne yapabiliriz ki, 5-10 dakika oturup hal hatır soracaktık” karşılığını verdi. Serter şöyle devam etti:
“Belki bundan önce yapılmış olan ziyaretlerden sonra, ‘dimdik durdukları, hukuka güvendikleri, suçsuz oldukları’ yolunda içeriden dışarıya kamuoyunda olumlu etkileri olabilecek bir hava yansıtılmış olduğundan bunu engellemek istemişlerdir.
Zaten bir karalama kampanyası ile karşı karşıya bulunuyorlar. Yargısız
infaz sonucu içeri alındılar. Hâlâ iddianameleri bile ortada yok. Zaten belli yönlendirmelerle, bazı basın organları tarafından yargısız infaz sürdürülüyor. Bu yasakla bunun sürmesi sağlanmış oluyor.”