Demokrasi ve Özgürlük İçin Yargıçlar ve Savcılar Birliği (Demokrat Yargı) Eşbaşkanı Orhan Gazi Ertekin, yüksek yargıdan gelen Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerini "ikinci dünya savaşının bittiğini hala fark edemeyen Japon askerine" benzetti. Cihan Haber Ajansı muhabirine konuşan Ertekin, halk oyu ile kapatılmasına, kapısına kilit vurulmasına karar verilmiş bir HSYK'nın hala çalışması gerektiğini düşünüyor olmalarının kendi açısından çok problemli bir algılama biçimi olduğunu söyledi. Bu kişilerin oturup bir ruh çağırma seansı düzenlediklerini düşündüklerini dile getiren Ertekin, hayaletle konuşmaya çalıştıklarını savundu. Hem mevcut siyasi aktörler açısından, hem yargı aktörleri açısından onların yaptığı eyleme dışarıdan bir akıl atfetmenin çok zor olduğuna dikkat çeken Ertekin, "Atfettiğiniz akıl, gerçekte kendi aklınız olur. Benim mevcut durumdan gördüğüm şey; yüksek yargı üyelerinin, HSYK üyelerinin hala gerçeklikten son derece kopuk oldukları, gerçekliği algılayabilecekleri bir donanıma sahip olmadıkları, bu nedenle de çok yersiz, yurtsuz, mevut duruma uygun olmayan davranışlar geliştirdikleri, bundan dolayıda artık onları ciddiye almanın son derece gereksiz ve ciddiyetsiz bir tavır olduğunu düşünüyorum. Buna herkesin oturup bir anlam vermeye çalışması çok problemli bir davranış olur." dedi. "KENDİ ÇEVRELERİNDE OYUN OYNAMALARINA MÜSAADE ETMELİYİZ" Ertekin, sözü HSYK Başkanvekilliğinden istifa eden Kadir Özbek'in Pakistan benzetmelerini de komik bulduğunu iki olay arasında bir ilginin olmadığını kaydetti. Pakistan meselesinin son derece trajikomik bir biçimde sona erdiğini dile getiren Ertekin, Türkiye ile Pakistan mukayesesi yaptıklarını ve biraz Pakistan'ı biraz Türkiye'yi bilen herkesin buna sadece gülmekle yetindiğini söyledi. Çünkü gerçeklikle mevcut süreçler arasındaki bağlantıyı kurup mevcut gerçekliğe müdahale edebilecek bir teorik donanımları, kamusal stratejileri olmadığının açık ve net biçimde çıktığını vurgulayan Ertekin sözlerini şöyle sürdürdü: "Bence ikinci bir Pakistan mukayesesi bu. Pakistan mukayesesi yaptıklarında hepimiz nasıl komik bulduysak ve çok yersiz gerçeklikten ne kadar uzak olduğunu düşündüysek; aynı şeyi bugünkü istifalar için de düşünmeliyiz. Bu aşamadan sonra yapacak tek şey var, onları kendi hallerine bırakmak. Çok fazla ciddiye almak yerine onların kendi çevrelerinde oyun oynamalarına müsaade etmek. Yüksek yargıdan gelen HSYK üyeleri, ikinci dünya savaşının bittiğini hala fark edemeyen Japon askerine benziyorlar. Savaş bitti, artık hayalet çağırmanın alemi yok. Ruh çağırmanın, ruhlarla konuşmanın alemi yok. Zaten hayaletlerle konuşulamaz. Bunun farkına varsınlar ve toplumda artık kendi işine baksın, onların yaptıklarına bakmak yerine. Çünkü onlar gerçeklikten tamamen kopuk, gerçeklikten kopuk oldukları için gerçeğe nüfus edebilecek, müdahale niteliği taşıyabilecek herhangi bir konuşma yapma yetenekleri yok."