En başından beri
soruşturmaya mesafeli duran
Hürriyet ve
Milliyet gazetelerinin son günlerde yaptığı haberler bu çabaya somut birer örnek... Bakın Hürriyet ve Milliyet'te neler haber oluyor,
Doğan Grubu neden bu haberleri yapıyor?
Ergenekon soruşturmasına, en başından beri, toplumun bir kesimi karşı çıktı. Ancak ulaşılan her
belge, bulunan cephaneler ve suikast planları Ergenekon'un varlığını ve tehlikesini gözler önüne serdi. Soruşturma ilerledikçe yargıya güven arttı, Ergenekon destekçileri azaldı.
Soruşturma ilerledikçe, Ergenekon avukatlığında ısrar edenlerin de örgütle temas halinde olduğu ya da örgütün
şantaj listesinde yer aldığı ortaya çıktı. Şimdi o insanlar, kendilerini kurtarmanın telaşında.
Son iki haftadır da Hürriyet ve Milliyet Gazetelerinin sırayla yaptığı haberler dikkat çekiyor.
Tarih 13
Ağustos 2009. Hürriyet'in
manşet üstü gördüğü haber
Danıştay hükümlüsü Osman Yıldırım'la ilgili... Başlıktan da anlaşılacağı gibi haberde Osman Yıldırım'ın ağır
psikolojik hasta olduğu anlatılıyor.
Haberin Danıştay Davası'nın Ergenekon'la birleştiği günlere denk gelmesi ve Osman Yıldırım'ın da itirafçı olması dikkat çekiyordu. Uzmanlarsa "sosyopat" raporunun tanıklığı engelleyici ciddi bir rahatsızlık olmadığını söyledi.
Aynı gazete 20 Ağustos tarihli nüshasında da Yarbay Dönmez'in cephanelik evinden ilk görüntü ve fotoğrafları yayınladı. Haberin sonuna da "tam cephanelerin bulunduğu anda
kamera kayıtlarında 3 dakikalık bir
kesinti" olduğunu belirtmeyi de
ihmal etmedi.
Hürriyet, Yarbay Dönmez'in "bütün bu cephaneyi polis koydu" itirazını da vermeyi unutmadı. Ancak kayıtların pil değiştirmek için kesildiği ve bu sırada ikinci bir kameranın kayıt yapmaya devam ettiği ortaya çıktı.
Son birkaç gündür de
Milliyet Gazetesi ilginç haberler yayınlıyor. ÇYDD'den burs alan öğrencilerle ilgili inceleme başlatıldığı iddiası üzerinden kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor. Bu çaba
operasyon sırasında Türkan Saylan'ın rahatsızlığının gündemde tutulmasını hatırlatıyor.
Anlaşılan o ki Hürriyet ve Milliyet yeniden bir sulandırma furyası başlatmış görünüyor. Kamuoyu ise bunu son iki iddianamede AYDIN DOĞAN isminin çok sık geçmesinden dolayı grubun
savunma yapmaya çalıştığı şeklinde yorumluyor.