Yeniden yargılamaların hangi koşullarda yapılacağının ceza mahkemeleri kanununda açıkça belirtildiğini söyleyen Mete Göktürk, yargılamanın ancak yeni bir delilin çıkması, karara etkisi olan tanıklardan birinin yalan beyanda bulunması gibi bazı şartlar altında gerçekleşebileceğini belirtti.  

Yeniden yargılama konusunun ancak tarafların yada savcının başvurusu halinde söz konusu olabileceğini vurgulayan Göktürk, konunun siyasi ortamda değil yargı içinde çözülecek bir durum olduğunu ifade etti: 'Bu ancak tarafların başvurabileceği ve yargı içinde çözülecek bir konudur. Yoksa davalara parlamentonun yada hükümetin müdahale etmesi kabul edilecek bir şey değildir. Yoka bütün toplum bundan büyük hasar görür ve telafisi imkansız zararlar ortaya çıkar. Senelerdir süregelen Balyoz ve Ergenekon davaları için birden bire ‘ben yargıya küstüm’, ‘yargıda paralel yapılanma varmış’ gibi bir gerekçeyle böyle bir yola başvurulması da asla kabul edilecek bir durum değildir. '

Göktürk, yürütmenin eğer isterse af çıkarma gibi bir yetkisi olmasına rağmen çeşitli yollarla yargıya baskıda bulunmasını 'yargıyı itibarsızlaştırılması' olarak tanımlayarak sözlerine şu şekilde devam etti: 'Eğer  toplum vicdanını rahatsız eden bir durum varsa siyasi erkin elinde af çıkarma gibi bir seçenek var, pekala bunu kullanılabilir. Böyle bir seçenek varken yargıyı itibarsızlaştırmak adına 'yanlış yargılama yapıldı', 'taraf tutuldu' gibi bir iddia ile ortaya çıkmak yine yargıya yönelik bir saldırıdır. Bundan en çok toplum zarar görür çünkü hüküm giyen her insan 'zaten bu yargının ne yaptığı belli değil' diyecek ve bir güvensizlik ortamı oluşacaktır. Bu da toplumda büyük bir tepkiyi doğuracaktır.' 

Yalçın Akdoğan’ın köşe yazısının sanıkların avukatları tarafından davanın yenilenmesi için dayanak yapılabileceğine dikkat çeken Göktürk, tarafların 'Biz zaten kanıtlar sahte demiştik, Başbakan’ın danışmanı da çeşitli iddialar ileri sürdü' deme hakkı olacaktır' dedi. 

Göktürk, parlamentonun yeniden yargılamayla ilgili bir karar veremeyeceğini belirterek, yargılamanın Anayasa değişikliği ile gerçekleşmesinin de mümkün olmadığını belirtti: ' Mahkeme kararının Anayasal bir değişiklik ile değişmesi mümkün değil. Anayasal bir değişiklik sadece bazı durumları suç olmaktan çıkarabilir. Yani 'darbe yapmak ve 'darbeye teşebbüste bulunmak suç değildir' denilirse,ki böyle bir değişiklik yapılamaz, o takdirde bu durum suç olmaktan çıkar.'