İzmir'deki Gezi olayları sırasında, ayrı yaşadığı eşiyle barışmak için, sivil polislerin kendisini kaçırıp ormanlık alanda işkence yaptığını öne süren ancak cep telefonu sinyalleri incelendiğinde yalan söylediği ortaya çıkınca, 'Suç uydurma' suçlamasıyla 2.5 ay hapis cezası alan öğretmen Mehmet Tanrıverdi, günlük bir gazeteye, "Emniyet teşkilatı ve değerli personeli hakkında, yaptığım asılsız beyanlardan dolayı, emniyet teşkilatından ve değerli personelinden özür diliyorum. Mehmet Tanrıverdi" ilanı verdi. Tanrıverdi, yalan söylediğini gazete ilanı ile duyurunca hakkındaki davadan kurtulmuş oldu. 

Geçen yıl 5 Haziran tarihinde, gezi protestolarına katılan sınıf öğretmeni Mehmet Tanrıverdi, sivil polisler tarafından bir araca bindirilerek götürüldüğü ormanlık alanda ağzının içine silah sokulduğunu ve saatlerce dövüldüğünü söyledi. Öğretmenin işkence gördüğü konusu, bazı basın organlarında da geniş yer buldu. İddia üzerine polis ve savcılık inceleme başlattı. Mehmet Tanrıverdi'nin, sivil polisler tarafından 35 KEH 20 plakalı arabayla kaçırıldığı iddiaları üzerine İzmir Gasp Büro Amirliği ekipleri, işyerleri ve MOBESE kameraları ile öğretmenin cep telefonu sinyallerini incelemeye aldı. İlk olarak iddiaya konu olan aracın, İzmir Emniyeti'ne ait olmadığı belirlendi. Ayrıca benzer renkte ve markadaki araçların, olayın yaşandığı gün ve saat diliminde İzmir- Manisa ya da Turgutlu yolu üzerinde bulunmadığı tespit edildi. 

Tanrıverdi'ye ait 35 DB 0619 plakalı otomobilin, 5 Haziran 2013 saat 17.57 sıralarında Manisa'nın Turgutlu ilçesindeki bir işyerinin önünden geçerek park ettiği, aynı gün saat 22.48 sıralarında hareket ettiği ve kamera açısından çıktığı belirlendi. Mobese kayıtlarından da saat 23.25'te Turgutlu yönünden İzmir merkeze doğru seyir halinde olduğu görüldü. Ayrıca Mehmet Tanrıverdi'nin, işkence yapıldığını söylediği saatlerde, telefonunun Turgutlu'daki baz istasyonundan sinyal aldığı belgelendi. 

Kaçırıldığı ve işkence yapıldığı iddialarını basın toplantısıyla da gündeme getiren Tanrıverdi, delillerin ortaya çıkmasının ardından verdiği yeni ifadede yalanını itiraf etti. Söz konusu tarihte Gündoğdu Meydanı'nda gösteriye katıldığını, polislerin zor kullanmasına maruz kalarak yaralandığını ifade eden Tanrıverdi, saat 17.15 sıralarında evine giderek üzerini değiştirdikten sonra Turgutlu'ya gittiğini, saat 23.00 sıralarına kadar orada kaldığını, İzmir'e döndükten sonra Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nden darp raporu aldığını anlattı. Mehmet Tanrıverdi, ayrı olduğu eşi D.D.S. ile yeniden bir araya gelebilmek için 'Belki acır' düşüncesiyle gazetelere konu olan haberlere yanlış beyanda bulunduğunu kabul ederek pişman olduğunu açıkladı. Amacının eşiyle barışmak olduğunu söyleyen Mehmet Tanrıverdi hakkında, 'Suç uydurma' suçlamasıyla iddianame hazırlanarak dava açıldı. İzmir 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada öğretmen Mehmet Tanrıverdi, suç uydurmaktan 2.5 ay hapis cezasına çarptırıldı. Hakim, cezayı erteledi.

Mehmet Tanrıverdi'nin aldığı 2.5 aylık ceza sonrasında İzmir Emniyet Müdürlüğü avukatları da harekete geçti. Tanrıverdi hakkında manevi tazminat davası açacak olan avukatlar, emniyet yetkilileriyle yaptıkları görüşme sonrasında, ilginç bir şart öne sürdü. Basın açıklaması yaparak polisin kendisine işkence yaptığını ileri süren Mehmet Tanrıverdi'den, bu kez gazeteye ilan verip 'Yalan söylediğini açıklaması' ve 'Özür dilemesi' istendi. Haberin ilk çıktığı gazeteye giden Mehmet Tanrıverdi, gazete yönetiminden böyle bir ilanı basamayacakları cevabını aldıktan sonra bu kez başka bir günlük gazeteyle ilanını verdi. Polisin manevi tazminat davası açmaması karşılığında Tanrıverdi, gazeteye, "Emniyet teşkilatı ve değerli personeli hakkında, yaptığım asılsız beyanlardan dolayı, emniyet teşkilatından ve değerli personelinden özür diliyorum. Mehmet Tanrıverdi" yazılı ilanı verdi. Polisin bu ilanıdan sonra şikayetinden vazgeçtiği belirtildi.

DHA