Sağlık Bakanlığı'nın yayımladığı genelge ile Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) çalışanlarına kamu hastaneleri acillerinde ve 112 istasyonlarında 8 saat nöbet tutma zorunluluğu getirildi.
Kanunun yürürlüğe girmesinin ardından nöbetin usul ve esasları Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından 9 Nisan 2014 tarihinde ilan edildi. Halk sağlığı müdürlükleri de aile hekimlerinin nöbet listelerini hazırladı. Nöbet çizelgeleri aile hekimlerine gönderildi ancak buna uyanların oranı yüzde 10'da kaldı.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Genel Sekreteri Dr. Lütfi Tiyekli, tüm illerdeki durumu araştırdıklarını belirterek, şu bilgileri verdi: "Şu an aile hekimlerinin nöbete gitmeme oranı illere göre yüzde 60 ile yüzde 90 arasında değişiyor. Bazı illerde yüzde 100'e bile yaklaşıyor. Bunda kanunun yanlışlığı en büyük etken. Yönetiminde yaptığı hatalar var. Mesela Erzurum Pasinler'de aile hekimi arkadaşlarımız neredeyse 7/24 nöbet tutuyor. Oradaki hekimler geçici görevle başka yere gitmiş. Tüm açık aile hekimleri ile kapatılmaya çalışılıyor. Küçük yerlerde, doğuda bu tür sorunlar çok fazla. Şu an ülke genelinde kaos var."
"KARARLIYIZ, NÖBETE GİTMİYORUZ"
Valilikler ve Kamu Hastaneleri Birlikleri'nin kanunsuz uygulamaların farkında olduğunu ancak uygulamada bir şey yapamadığını ifade eden Dr. Tiyekli, aile hekimlerinin nöbete gitmemesi durumunda ceza almayacağını savundu. Ülke çapında bir sıkıntı ve kaos sürdüğünü vurgulayan Dr. Tiyekli, şöyle konuştu: "Biz kararlıyız, nöbete gitmiyoruz. Yani ne yapacaklar, 20 bin aile hekimini işten mi atacaklar, sözleşmelerini mi iptal edecekler. İdarenin yeni bir düzenleme yapmasını bekliyoruz. Yeni bir kanun yaparak, sorun çözülmelidir."
Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD) Avukatı Abdullah Hızal ise kanunla aile hekimlerinin görevleri arasına nöbet eklendiğini hatırlattı. Aile hekimlerinin kararsız olduğunu ve bunun yasal olup olmadığı yönünde tereddüt yaşadığını dile getiren Hızal, aile hekimlerine getirilen nöbet uygulamasının yasal olduğunu ancak hukuki olup olmadığının tartışılacağını vurguladı.
"Yasal ama hukuki olmayan bir durumla karşı karşıyayız." diyen avukat Hızal, aile hekimlerinin ceza alıp almayacağı konusunu ise şöyle izah etti: "Aile hekimleri nöbete gitmezse bunun farklı yaptırımları olabilir. Bir tanesi disiplin yaptırımı ile ilgili bir karmaşa vardır. Çünkü aile hekimliği mevzuatına göre aile hekimi, kendi yaptığı işlemlerle bir sorun doğarsa uygulanacak ihtar puanları vardır, ihtar puanı alır. Aile Sağlığı Merkezi'nde ve Aile hekimliği kapsamında olmayan nöbet hizmetinden dolayı aile hekimine disiplin cezası uygulanacak mıdır, hayır uygulanamayacaktır. Çünkü aile hekimi ücretsiz izinde olan ve devlet memuru olmayan bir kişidir. Aile hekimlerinin nöbet esnasında yaptığı işlemlerden yada ortaya çıkan olumsuzluktan dolayı mevzuat anlamında herhangi bir yaptırıma maruz kalamayacağını düşünüyoruz."
"CEZA DAVASI AÇILABİLİR AMA CEZA ALIRLAR DEMİYORUM"
Ceza kanunu kapsamında yaptırımlarla karşılaşılabileceğini belirten Hızal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çünkü Türk Ceza Kanunu 257/2 maddesinde görevi ihmal suçu vardır. Aile hekimlerinin yasa ile verilen göreve gitmeme davranışı nedeniyle hastaların yada başka sağlık personelinin mağduriyeti söz konusu olursa, o zaman yasanın söylediği 'kişilerin mağduriyetine sebep olmak yada kamu zararına sebep olmak' şartı gerçekleşmiş olacağından, haklarında Türk Ceza Kanunu kapsamında dava açılabilir. Bu davada da neden gidilmediği, düzenlemenin hukuka uygun olup olmadığı ile ilgili ayrıca tartışılacaktır. Ceza alırlar demiyorum ama dava açılabilecektir."
CİHAN