Türk İdare Dergisi'nde yayınlanan makalede cinayetten önce Malatya'ya gelen bir bakanın, "Büyük bir olay çıkartın da valiyi görevden alalım' dediğini iddia eden Bayar, "Muhtemelen bu bir '
servis işi' ve nisyana (unutulmaya) terk edildi. Bombalama olayının bir
Alevi-
Sünni ayrışmasını hedeflediği anlaşılmaktadır." ifadelerini kullandı.
O tarihlerde,
Türkiye genelinde var olan bir
takım huzursuzlukların Malatya'ya da aksettiğini anlatan Bayar,
halk ve hatta devlet görevlilerinin bile sağ-sol olarak ikiye ayrıldığını hatırlattı. Her iki kesimin radikal unsurlarının sürekli olaylar çıkardığını kaleme alan Cahit Bayar, "Yani bir takım menfur eller, bu gün olduğu gibi kardeşi kardeşe vurduruyordu. Farklı etnik unsurların bulunduğu illerde adaletli ve dengeli davranma zorunluluğu göz ardı edilerek gelişi güzel, (belki de kasıtlı)
tayinlerle bir gerginlik ortamı oluşturulmuştu." dedi.
Tayin emrini uygulamadım
Cahit Bayar, o dönemde verilen bazı kitlesel tayin emirlerinin zihnini karıştırdığını aktardı. Bayar, yazısında şu ifadeleri kullandı; "
Polisin sağ kesimi (biri hariç yanlış hatırlamıyorsam elli polis), Malatya'dan alınıyordu. En azından, birbirlerini
kontrol edebilmeleri açısından her iki kesimi de muhafaza etmek zaruriydi. Bu tayin olayı sadece partizanlık olarak algılanabilirse de, bende büyük bir olaya
hazırlık intibaı yarattı ve bu tayin emrini uygulamadım.
Maraş'ta bu türden bir tayin emrinin yerine getirildiğini haricen öğrendim. Hamido
Ankara'ya gitmişti. Dönüşünde belediyeye ziyaretine gittim; birer
kahve içip sohbet ettik. Sonra, bazı ilçeleri dolaştım;
akşama doğru döndüm.
Vali konağında yüzümü yıkarken büyük bir
patlama sesi geldi. Bir milletvekili arkadaşı (
Kasım Önadım), zaman zaman Hamido'ya,
Meclis sigarası gönderirmiş. Yine bu zatın ismiyle PTT kanalıyla bir paket gelmiş. Hamido Ankara'da olduğu için
başkanlık makamında muhafaza edilmiş. Ziyaretim sırasında da ordaymış ve akşam üzeri eve gönderilmiş. Hamido paketi açınca, kendisi ve yakınındakiler parçalanmış. Merhum Ecevit'i aradım. Derhal
askeri birlik gönderilmesini talep ettim. Tepkilerin Alevi kesime ve bir kısım CHP'lilere yöneleceğini kestirmek için kahin olmaya gerek yoktu."
Uyarılarım dikkate alınmadı
Cahit Bayar, vali olarak o dönemde yaptığı uyarıların dikkate alınmadığını söyledi. Bayar, "Hatta öylesine ki; olaylara asker yardımı çok geç geldi ve hiçbir müdahalede bulunmadı. Bombalama olayının bir Alevi-Sünni ayrışmasını hedeflediği (Maraş-
Sivas ve
Çorum olaylarıyla görüldüğü gibi) anlaşılmaktadır. Olayın faili bulunmadı veya bulunamadı. Muhtemelen bu bir 'servis işi' ve nisyana terk edildi. Merhum İrfan Özaydınlı, beni valiliğe döndürmek için çok ısrar etti. İstemedim ve gerekçe olarak hükümetine güvenmediğimi söyledim".
Malatyalı
Hamit Fendoğlu, Ankara, Emek'teki PTT'den gönderilen bombalı paketin patlaması sonucu 17
Nisan 1978'de, gelini ve iki torunuyla birlikte hayatını kaybetmişti. Fendoğlu cinayetinden sonra Malatya'da çıkan olaylarda 8 kişi öldü; 100'ü aşkın kişi yaralandı.
ZAMAN