"İLK DUYDUĞUM SESİ KIZIMIN SESİ SANDIM"
Daha sonra bir ses duyduğunu ve kendisine kızının sesi gibi geldiğini anlatan Ramazan Yörük, “Kızımın sesi geliyor sandım. Sesi biraz dinledim, baktım kurtarma ekibinde bir bayanın sesini duydum. Adının Zeliş olduğunu öğrendim. Allah razı olsun ondan. Daha sonra o bayan ve kurtarma ekibinden bir abi hatta ‘Kankam’ diyeyim o geldi. Nasip olursa onların yanına gideceğim. Bu olayda define ile alakalı hiç bir şey yok. Durum budur” diye konuştu.
Yörük, ‘Define arayama gitti’ yönünde çıkan haberlerle ilgili olarak da, “Böyle bir durum söz konusu değil. Böyle bir şey olsa ben çıkar define aradığımı söylerim. Buldum, bulamadım söylerim” açıklamasını yaptı.
"3 GÜN, GÜN IŞIĞI GÖRMEDEN YAŞADIM"
Ramazan Yörük, ‘3 gün dünyadan uzak, ışık görmeden yaşadığınız, neler hissettiniz?’ şeklindeki soruya karşılık ise, "Hiç bir şey hissetmedim. Sadece oğlumu, kızımı ve ailemi düşündüm. Ümitsizliğe hiç kapılmadım. Bir ara gider gibi oldum. Daha sonra iki çocuğum gözümün önüne geldi. Onların uğruna ‘Ben burada çıkacağım’ dedim. İlk defa ışığı görmenin mutluluğunu ise tarif edemem. Tarif edecek cümle bulamıyorum. O kadar güzel bir duygu. Dün hastaneden çıktım ve eve geldiğimde en büyük mutluluğun, en büyük paranın aile saadeti olduğunu öğrendim. Bundan sonraki hedeflerimde çok fazla şeyler var. Başta ailem olmak üzere çok büyük hedeflerim var. Bun hedeflerim inşallah olacak" yanıtını verdi.
Yörük, sağlık durumu ile ilgili olarak da şunları söyledi:
“Hastane çalışanlarının hepsinden Allah razı olsun. Her şeyim ile ilgilendiler. A’dan Z’ye bütün ihtiyaçlarımı karşıladılar. Şu anda sadece kalçamda bir çatlak var. Bir tek sıkıntım o var. Başka bir sıkıntım yok. O da biraz zorluyor tabii ki.”
"ARTIK KİMSENİN GAZINA GELMEM"
Bir daha böyle bir macera yaşamak istemediğini de aktaran Yörük, şöyle devam etti:
“Başkasının gazıyla hiçbir şey yapmayacaksın. Diyeceğim tek kelime bu var. Bir daha olsa girmem. Kesinlikle girmem, yapmam. Desinler ki bana, bunun ucunda sana dünyayı bağışlayacağız. İki çocuğumu ve eşimi ayırırım bir tarafa dünya sizin olsun, bana şurada bir metre yer verin yeter derim. Bundan sonra arkadaşların sözüne uymak yok.”
İHA