Süper
poligon internet sitesine açıklamalarda bulunan
Tuncay Özkan “
Televizyonum
CHP'nin emrinde" ifadesini kullanmadığını söylüyor. Özkan'a ulaşan Superpoligon konuyla ilgili; "Böyle bir konuşma yapmakta ki amacınız neydi?" sorusunu yöneltti. Bu soruya çok kızarak böyle bir söz sarf etmediğini söyleyen
Tuncay Özkan; "Söyleşide CHP'li bir
genç 'biz yürüyüş yapıyoruz ama hiç bir kanal göstermiyor" dedi. Ben de; "Biz tüm muhalefetin olduğu gibi benim kameralarımda sizlerin yanında" dedim dedi. Zaman'ın haberine kızan Tuncay Özkan; "Ben açıkça söylüyorum. AKP
iktidarının bu ülkeye zarar verdiğini ve iktidarda olmaması gerektiğini düşünüyorum. Ben MHP'nin de yanındayım, SHP'nin de ANAP'ın da, DYP'nin de. Hatta Yolsuzluklarla mücadele eden AKP içindeki diğerleriyle de" dedi...
Bu açıklama üzerine
Zaman Gazetesi adına programı takip eden Muhabir
Önder Deligöz
bir açıklama yaptı.
Deligöz “ Konuşma CHP
gençlik kollarının programında yapıldı.
Gazetecilerin çok fazla ilgi göstermediği programda
Kanaltürk kamerası çekim yapıyordu. Bir de Zaman muhabiri olarak ben vardım. Konuşmaların hepsini kaydettim. Hala kayıtlarımda saklı. CHP programının 1 saat 35. dakikasında kayıtlarıma giren bilgiler şöyle:
“Soru: Erken
seçim olabilir gibi tartışmalar var. Bu seçimde CHP iktidara gelir mi? Yoksa anamızı alıp gidecek miyiz? Ne yapacağız? Tuncay Özkan: Ben bu soruyu size soruyorum. Siz CHP Gençlik Kollarına mı üyesiniz.
Allah aşkınıza buradan çıktığınızda evinize gittiğinizde adam geldi ne güzel bizi güldürdü lan birazcık da tombikmiş televizyondaki gibi değilmiş konuşmaları yerine şunu yapın.Bu adam bize dedi ki iktidar muhakkak CHP’nin olmalı.
Soru: Siz bunu görüyor musunuz CHP’de?
Tuncay Özkan: Ben görmesem niye geleyim buraya. Televizyonum CHP’nin emrinde. Ben niye televizyonumu CHP’nin emrine koyayım bunu görmesem.”
Salonda alkış sesleri……..
Açkılamasına
kaset kayıtlarını isteyenlere verebileceğini söyleyen Deligöz’ün iddialarına şimdi Özkan’ın nasıl bir
cevap vereceği merak konusu
Bu arada kamuoyunda açıklamalara sert tepkiler geliyor.
Basın Konseyi ve
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti bu ifadeleri ‘normal’ karşılarken,
iletişimciler etik bulmadı.
Gazetecilikle
siyasetin birbirine karıştırılmaması gerektiğini belirten akademisyenler, Özkan’ın gazetecilik ilkelerine aykırı hareket ettiğini savundu.
Kanaltürk Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Tuncay Özkan, CHP Gençlik Kolları’nın düzenlediği panelde, CHP’li gençlerin sokağa çıkmalarını isteyerek, televizyon kanalı ile
destek vereceğini açıklamıştı. Özkan’ın sözlerini değerlendiren
Selçuk Üniversitesi
İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Bilal Arık, gazetecilikle siyasetin ayrı alanlar olduğunu vurguladı. Arık, basın organlarının görevinin bir partiyi desteklemek veya karşı çıkmak olmaması gerektiğini ifade etti.
Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Korkmaz Alemdar, son dönemde yaşananların ‘kavgacı’ ve ‘taraflı’ gazeteci olmayı zorunlu kıldığını ileri sürdü. Alemdar, Özkan’ın açıkça söylediği sözlerin gazeteciler ve kamuoyu tarafından tartışılmasını istedi.
Basın Konseyi Başkanı
Oktay Ekşi, Özkan’ın sözlerinde ‘anormal bir durum’ görmediğini söyledi. Gazeteci olmanın siyaset yapmaya engel olmadığını ifade eden Ekşi, medya-siyaset ilişkisi açısından herhangi bir sorun görmediğini aktardı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç, birçok medya organının belli ideoloji veya görüşü savunduğunu dile getirdi. Erinç, Özkan’ın sözlerine karşı çıkılması halinde belli görüşleri destekleyen medya kurumlarının da politikalarını değiştirmek zorunda kalacağını söyledi. Erinç, “Sadece muhabirlerin tarafsız olması gerekir.
Medya kurumunun başındakiler diledikleri gibi yayın politikası belirleyebilir.” ifadelerini kullandı. Gazeteci
Nazlı Ilıcak, Kanaltürk’ün ‘
muhalif bir kanal’ görüntüsünde olduğunu belirterek “Yine de çok seslilik adına problem olduğunu düşünmüyorum.” dedi. Özkan’ın ağır eleştirilerde bulunduğu AK Parti’nin milletvekilleri de açıklamalara tepki gösterdi.
Anayasa Komisyonu Başkanı
Burhan Kuzu, Özkan’ın gençlere söylediği ‘sokağa çıkın’ sözleri için ‘Hükümetler sokakta yıkılmaz.’ değerlendirmesinde bulundu.