Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığının koordinesinde
Şanlıurfa merkezli 48 ilde düzenlenen
operasyonda ortaya çıkartılan kontör dolandırıcılığı
şebekesinin, bugüne kadar 2 binin üzerinde kişiyi dolandırdıkları tespit edildi. Şebekenin kritik noktalardaki mensuplarının yakalanmamak için
Arapça ve şifreli konuştukları öğrenildi.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre,
yurt genelinde çok sayıda kişinin
mağdur olmasına neden olan ve milyonlarca liralık zarara uğratan kontör dolandırıcılığıyla ilgili daire başkanlığı yaklaşık 3 ay önce çalışma başlattı.
''
Ergenekon Operasyonu'nda tutuklanan generalleri aramışsınız. Siz de soruşturuluyorsunuz'' veya ''
PKK terör örgütü tarafından hattınız kullanılmış olabilir. Bunu tespit için kontör göndermelisiniz'' diye kişileri korkutan veya tehdit eden, büyük bir şirketin adını kullanarak ''... kampanyasından 20 bin lira
ödül kazandınız. Parayı almak için bize kontör gönderin'' şeklinde mesajlar yollayan zanlıların, aramaları, Şanlıurfa'dan gerçekleştirdiği belirlendi.
Zanlıların kullandıkları GSM hatlarını ise çeşitli illerdeki
telefon bayileri aracılığıyla elde ettiği öğrenildi. Zanlıların, belirli illerde
küçük ölçekli telefon bayilerinin faturasız hat almak isteyen vatandaşlardan temin ettikleri kimlik fotokopisi başta olmak üzere çeşitli evrakı kullanıp izinsiz olarak bu kişilerin adına birden fazla hat kaydettikleri tespit edildi.
Zanlıların daha sonra bu hatları, anlaştıkları büyük bayilere onaylatarak kullanıma açtıkları belirtildi. Operasyonda ele geçirilen belgelere göre, bazı kişilerin üzerine 30'un üzerinde faturasız
telefon hattı kayıtlı bulunuyor.
-ŞANLIURFA'DA ÇAĞRI MERKEZLERİ OLUŞTURULDU-
Hizmete açılan bu hatların daha sonra Şanlıurfa'ya gönderilerek, dolandırıcılıkta kullanıldığı belirlendi.
Şanlıurfa'daki 15 ayrı evin
çağrı merkezi haline getirildiği, her sabah 10'ar kişi, sanki bir GSM operatöründe çalışıyormuş gibi bu evlere giderek kendilerine verilen listelerdeki telefonları sırasıyla aradıkları belirtildi. Bu kişilerin aylık ücretler karşılığında çalıştığı, çetenin gelirine ortak edilmedikleri ortaya çıkartıldı.
Çağrı merkezlerinde görevlendirilecek şebeke üyelerinin özenle seçildiği vurgulandı. Özellikle diksiyonu düzgün kişiler
tercih edilirken, vatandaşı dolandıran bu kişilerin en az lise mezunu olmasına önem verildi.
Çetede, çağrı merkezinde çalışanlara ''
işçi'', çağrı merkezinin başında kontörleri toplayıp
İstanbul'a aktaranlara ''toptancı'', kontörleri paraya çevirenlere ise ''bilişimci'' denildiği bildirildi.
Şebekenin şimdiye kadar tespit edilen 2 bin kişiyi mağdur ettiği öğrenildi.
Zanlıların vatandaşlardan aldıkları kontörleri, mağdur şikayetçi olmadan, anında İstanbul'daki merkeze gönderdikleri, burada
havuz sistemi gibi toplandığı kaydedildi.
Milyonlarca liralık kontörü bir araya toplayan çetenin daha sonra bunları anlaştıkları cep telefonu bayilerinde parça parça sattıkları belirlendi. Suç örgütünün, İstanbul merkezli yönetildiği, toplanan paranın da illere dolandırıcılıktaki önemine göre aktarıldığı bildirildi.
Çete üyelerinin 128 SIM karta aynı anda bilgisayar üzerinde işlem yapmayı sağlayan ''SIM Server'' adını verdikleri bir cihaz geliştirdikleri kaydedildi.
-KENDİ ARALARINDA ŞİFRELİ VE ARAPÇA KULLANIYOR-
Zanlıların
teknik takibe yakalanmamak için kendi aralarında şifreli ve Arapça konuştukları belirlendi.
Emniyet Genel Müdürlüğünün operasyonun yürütüldüğü
kilit illerde teknik takip için özel yetiştirilmiş iyi derecede Arapça bilen
personeli belirleyerek çeteyi takibe aldığı öğrenildi.
Zanlıların kullandığı karmaşık, farklı
ağız ve şiveler içeren Arapça nedeniyle bazı uzman personelin bile çete üyelerini anlamakta güçlük çektiği, bu nedenle bir kaç kez teknik personel değişikliği yaşandığı belirtildi.
Teknik takip sonucu zanlıların, kendilerine daha sonra ulaşmaya çalışan mağdurlar, özellikle
yaşlı kişilere küfürlü hakaretlerde bulunduğu ve ''Siz enayiler olmazsa biz nasıl yaşarız'' diyerek dalga geçtikleri ortaya çıktı.
Sabah saatlerinde başlayan operasyonun gerçekleştirildiği, bugün,
Türkiye genelinde kontör dolandırıcılığı şikayeti yaşanmadığı belirtildi.
Türkiye genelinde yürütülen operasyonda şu ana kadar 125 kişinin gözaltına alındığı, zanlıların
uçak veya
ekip araçlarıyla Şanlıurfa'ya gönderildiği öğrenildi.
Operasyonu İstanbul, Şanlıurfa,
Adana,
Gaziantep başta olmak üzere 10 ilden
komiser, başkomiser ve
emniyet amiri rütbelerinde 10 kişinin, Ankara'da Daire Başkanlığı yetkilileriyle birlikte yürüttüğü bildirildi.