Taltif operasyonunu yürüten savcıya, Emniyet’in gönderdiği talimat yazısı ortaya çıktı. Güvenlik Dairesi Başkanı Arif Çankal imzalı yazıda, yardımcısı Saruhan Kızılay’ın gözaltı listesinden silinmesi isteniyor. Kızılay’ın yanı sıra dönemin Personel Şube Müdürü Faik Ozan Karadağ da gözaltı listesinden çıkarılıyor.

 

Başarılı polislere taltif teklifinde bulundukları için gözaltına alınan 17 Emniyet mensubuyla ilgili operasyonda ilginç gelişmeler yaşanıyor. Gözaltı gerekçesi kamuoyunda ‘komedi’ yorumlarına yol açarken, operasyonun altından büyük bir yargı skandalı çıktı. Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Güvenlik Dairesi Başkanlığı’nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na 17 Eylül 2014 günü resmi bir yazı yazarak, gözaltı listesine müdahale ettiği belgelendi. Emniyet’in, kısa süreliğine yurtdışı görevine gönderilen Daire Başkan Yardımcısı Saruhan Kızılay’ın isminin gözaltına alınacaklar listesinden çıkarılmasını istediği, başsavcılığın da bu talimatı işleme koyduğu anlaşıldı.

    Ortaya çıkan gizli ibareli talimat yazısı Güvenlik Dairesi Başkanı Arif Çankal’ın imzasını taşıyor. Yazıda, Kızılay’ın dairedeki sözde ‘taltif’ usulsüzlüğünü ortaya çıkardığı ileri sürülüyor. Bu yüzden isminin gözaltı listesinden silinmesinin faydalı olacağı belirtiliyor. Emniyet’in yargıya talimat vermesi skandalı bununla da bitmiyor. Kızılay’ın yanı sıra dönemin Personel Şube Müdürü olan ve halen İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevini yürüten Faik Ozan Karadağ da gözaltı listesinden çıkarılmış. Karadağ’ın bir dönem Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın özel koruma müdürlüğünü yaptığı iddia ediliyor.

Memur Suçları Soruşturma Bürosu savcısı Alper Türközmen’e gönderilen talimat yazısı, daire başkan yardımcısı Kızılay’ın ‘gizli tanık’ olduğunu da dolaylı biçimde deşifre ediyor. Belgede özetle şu ifadeler kullanılıyor: “Daire başkanlığımızda polis başmüfettişlerimizce yürütülen (Usulsüz taltif verilmesi) konusunda yapılan soruşturma sonucunda tanzim edilen ve soruşturma izni verilen dosya ile ilgili işlemlerin Başsavcılığınızca yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Konuyla ilgili aynı dosyanın idari soruşturma kapsamında disiplin kurulunda görüşülerek karara bağlandığı bilinmektedir. Mezkur dosyanın tetkiki sonucunda içerik itibarıyla bazı bilgilerin eksik olduğu anlaşılmıştır. Araştırmaları ile olayın ortaya çıkarılmasını sağlayan, usulsüz taltif dosyalarına ulaşan ve belgelerdeki gerçeğe aykırı yönleri tespit ederek buna ilişkin rapor düzenleyen, olayın aydınlanmasını sağlayan 3. sınıf emniyet müdürü Saruhan Kızılay’ın da tevdi raporu içeriğinde soruşturmaya konu edildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan hususların yapılacak soruşturmada değerlendirilmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir.”

Gözaltına alınan 14 polisin dün getirildikleri adliyede yaşananlar ise algı operasyonunun boyutlarını gözler önüne seriyor. Taltif teklifindeki bulundukları için operasyona maruz kalan Emniyet mensupları için adliyenin 3. katında üst düzey güvenlik tedbiri alındı. Sorgulamaların yapıldığı koridorun girişleri Cevik Kuvvet ekipleri tarafından kapatıldı. Adliyeye gelen ve savcılık katına girmek isteyen avukatlar ile polisler arasında kısa süreli tartışma yaşandı. Savcılık sorgusunda ise polislere ‘taltif listelerine’ neden ekleme yaptıkları soruldu. İfade veren emniyet mensupları, söz konusu listelerin kendileri tarafından değil Faik Ozan Karadağ ve ekibi tarafından hazırlandığını kaydetti. Polisler, Karadağ’ın gönderdiği ‘taltif listesine’ bu birimde görevli kişiler haricinde kimsenin taraf olmadığının altını çizdi. Kasıtlı olarak hiçbir emniyet mensubunun taltif ve maaş listesine eklenmediğine vurgu yapan Emniyetçiler, herhangi bir usulsüzlük tespiti varsa, muhatabının dönemin Personel Şube Müdürü Karadağ olduğunun altını çizdi. Polis avukatları da savcıya, Karadağ ile ilgili neden bir gözaltı kararının olmadığı sorusunu yöneltti. Savcı Karadağ’a ulaşılamadığı yönünde bir bilgilendirmede bulundu. Ancak bunun doğru olmadığı anlaşıldı. Edinilen bilgilere göre Karadağ, personel şube müdürlüğü görevinin ardından İstanbul’a tayin edildi. 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasının ardından da İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok tarafından siber suçlarla mücadele şube müdürlüğü görevine getirildi. Halen bu görevini sürdüren Karadağ ile ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gözaltına alınacağı yönünde bir karar da gitmedi. Polis avukatları soruşturmanın temelinde bulunan bir şahsın gözaltına alınmayıp listeyi kontrol eden polislerin gözaltına alınmasını hukuksuzluk olarak değerlendirdi.