CHP Genel Başkan Yardımcısı
Onur Öymen, partisinin
Bursa İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İktidarın, anayasa değişikliği konusunda
Venedik Komisyonu ile ters düştüğünü iddia eden Öymen, ''
Venedik Komisyonu ise
iktidar partisinin tam tersini söylüyor. Venedik komisyonu 'Birbirine bağlantılı olmayan maddeler aynı paket içinde
halk oylamasına sunulamaz' diyor'' şeklinde konuştu.
Konuşmasında,
Bursaspor'a başarılar dileyerek başlayan Onur Öymen, ''Bir çok zengin kulübün yapamadığını Bursaspor gerçekleştirerek şu anda lider durumda, inşallah
sezonu da
şampiyon bitirirler. Sezon başında bir
gazete bize ligle ilgili değerlendirmemi sorduğunda; 'Bursaspor
sürpriz yapabilir' demiştim. Bugün görüyoruz ki Bursaspor çok iyi gidiyor, umuyorum ki sezonu da şampiyon olarak tamamlarlar.'' dedi.
İktidarın, anayasa değişikliği ile ülkenin gerçek gündemini gizleme çabasında olduğunu ileri süren Onur Öymen, ''Vatandaşın gerçek gündemi
yoksulluk, işsizlik, yolsuzluk, ekonomi, tarım ve sanayideki sıkıntılar. En son rakamlara göre işsizlik rakamları yüzde 14,5'a çıkmıştır. Bunlardan bahsedilmesini önlemek, ertelemek için başka gündemleri ortaya çıkarıyorlar.
Hükümet,
Anayasa değişikliği paketiyle karşımıza çıktı. Biz bu paketin 24 maddesi üzerinde uzlaşmaya varılabileceğini söyledik. Referanduma gitmeye gerek kalmaz dedik ama dinlemediler. Çünkü onların asıl hedefi 3 madde. Anaya Mahkemesi ile Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun (
HSYK) yapısı ve
seçim sistemini değiştiren maddeler ile parti kapatılmasıyla ilgili madde.'' şeklinde konuştu.
Anayasa paketi ile değiştirilmek istenen 3 maddenin, ülkede hukuk devleti, kuvvetler ayrılığı ve hukuk anlayışının büyük ölçüde zedelenmesine sebep olacağını iddia eden Öymen, ''Bu 3 madde, hukuk devleti ilkesiyle zıttır. Anayasa'nın değiştirilmez maddelerinden biri olan hukuk devleti ilkesini kökten zedelemektedir.'' şeklinde devam etti.
"PAKETTE OLMASI GEREKENLER YOK"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, pakette kendilerinin de ısrarla istemelerine rağmen olması gereken maddelerin bulunmadığından yakınarak, "Milletvekilliği dokunulmazlığıyla ilgili bazı maddelerin olmasını istiyoruz ama yok. Meclis'teki milletvekilleriyle ilgili 660
dosya var. Milletvekilleriyle ilgili iddianameler ve suçlamalar var. Bunların bir kısmı mali suçlar,
dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı suçlardır. Ama nedense dokunulmazlıkla ilgili bir maddeyi getirmiyorlar." diye ifade etti.
İktidarın, AB ile de ters düştüğünü iddia eden Öymen, şöyle devam etti: "Sürekli
Avrupalıların istediğini söylüyorlar. Avrupalıların en önemli tavsiyeleri, HSYK'dan
Adalet Bakanı ve müsteşarının çıkarılmasıdır. Böylece, yargı bağımsızlığının sağlanabileceğini düşünüyorlar. Bu da yok.
Başbakan bir ara kabul eder gibi oldu ama şimdi vazgeçtiler. 3 maddeyi ayırmaya yanaşmıyorlar.
Anayasa değişikliğinde hedefleri 3 maddedir. Gerisi bir
elma şekeri gibidir. Esas hedeflerini gizlemek için paketi halka cazip göstermek için öne çıkardıkları maddelerdir. Amaç üst yargıyı denetim altına almak, hükümetin kontrolü altına almaktır.''
Anayasa değişikliği konusunun çok önemli olduğunu vurgulayan Öymen, ''(Biz Avrupa'nın izlediği yöntemlere göre, Venedik Komisyonu'nun tavsiyelerine göre hareket ediyoruz) diyorlar. Venedik Komisyonu ise iktidar partisinin tam tersini söylüyor. 'Birbirine bağlantılı olmayan maddeler aynı paket içinde halk oylamasına sunulamaz' diyor. Düşünün vatandaş, bir maddeye
evet derken istemediği hayır diyeceği maddeyi de onaylamak zorunda bır
akılıyor.''
"BAYKAL'IN SOSYALİSTLERLE GÖRÜŞMELERİ"
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal'ın, bir süre önce
Avrupa Parlamentosu'nun (AP) ikinci büyük grubu Sosyalistlerin yöneticileriyle bir araya geldiğini anımsatan Öymen, bunun da Türkiye'de bazı medya kuruluşları tarafından yanlış akratıldığını ileri sürdü.
Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Toplantısı'na giderek önemli görüşmelerde bulunduklarını anlatan Onur Öymen, şunları iddia etti: "Burada muhalefeti, bizi yıpratmak için bir çalışma yapıldığını tespit ettik. Genel başkanımız AP Sosyalist Grup Toplantısı'na gitmeden önce bazıları
mektuplarla sosyalist grup üyelerine bazı iddialarda bulunuyorlar. Elimizdeki bir mektup, Avrupa'daki aşırı radikal, etnik grubun, şidddet yanlısı eylemleri destekleyen grubundur. 9
Nisan 2010'da gönderilmiş. Baykal'ın ziyaretinden 4 gün önce. Burada aklınıza gelebileceği gibi 'CHP, reformlara, her türlü gelişime karşıdır,
askeri müdahalelere taraftır' anlamlarına gelecek yalanlar, iddialar var. 10 Nisan'da sosyalist grup üyelerine bir mektup daha gönderiliyor. AKP milletvekilinin imzasını da taşıyan mektupta da aynı içerikler var. İpe sapa gelmez iddialar var. Partiye, genel başkana ve bizzat bana bir
takım iddialar.''
Baykal'ın, sosyalist grup toplantısında yaptığı konuşmada, CHP'nin askeri müdahalelere en sert çıkan parti olduklarını söylediğini belirten Öymen, konuşmasını; ''Başkanımız Baykal, '1980 ihtilalinde yargısız beni gözaltına aldılar. Aylarca gözaltında tuttular. 7 yıl siyasi
yasak getirdiler. Partimizi kapattılar. Böyle bir tablo karşısında askeri müdahale yanlısı olmamız mümkün mü ?' şeklinde konuşma yaptı. Bütün karalamalara rağmen Brüksel'deki görüşmeler çok olumlu geçti. Buna rağmen 'CHP'ye
soğuk duş, sosyalistlerin CHP'ye ayarı' şeklinde haberler yapıldı. Nasıl yaparsınız bunu? Akıl alır gibi değil. Güneşi balçıkla sıvamaya güçleri yetmeyecek. Yarın Anayasa maratonuna başlıyoruz. Halk gerçekleri görecektir. Bazıları da kendi kazdıkları kuyuya kendileri düşecektir. Yarından itibaren ülkede çok ciddi bir sınav olacak. Bu sınavı Türk milleti kazanacaktır.'' şeklinde noktaladı. (CİHAN)