Ergenekon Davası sanıklarından
Veli Küçük'te ele geçen bir kitap Kontrgerilla'yı, ve kanlı
eylemlerle toplumu nasıl birbirine düşürdüklerini anlatıyor.
Kitapta yazılanlar ve yazanların kimlikleri oyun içinde oyunla sağ ve solun nasıl karşı karşıya getirildiğini açıkça gösteriyor.
İddianamenin 143.
delil klasöründe
Aydınlık Gazetesi tarafından basılan Kontrgerilla adlı kitabın 3. cildinin bir kopyası var. Kitap,
Türkiye'deki kontrgerillayı deşifre etme iddiasında. Ancak incelendiğinde kitabın gladyoyu açığa çıkarmak yerine, gladyonun oyununa
destek görevi üstlendiği anlaşılıyor.
Kitapta anlatılanlara göre 1
Mayıs 1997 günü Taksim'de onlarca insanın öldüğü provokasyon, kontrgerilla işi. Yani bir kontrgerillanın olduğu söyleniyor. Ancak o kontrgerillaya
ajan ve
siyaset sıfatı ekleniyor. Yani kontrgerilla MİT ve ülkücülerdir deniyor.
İddiaya göre kanlı eylem öncesi MİT içindeki Erkal Ersil, Nejdet Küçüktaşkıner isimli personele 8 milyon 49 bin lira verdi. Veli Küçük'ten çıkan bu belgelerde adı geçen şahısların kontrgerilla yani özel harpçi olduğuileri sürülüyor.
Kitapta 20 sayfa boyunca şüphelilerin siyasi kimlikleri anlatılıyor, "Kontrgerilla var ama bunların hepsi faşist" yönlendirmesiyle profesyonel bir dezenformasyon yapılıyor. O günün karşı tarafında olan kontrgerillayı da örtpas etmiş oluyor.
Dezenformasyonun nasıl sonuç verdiğini ise Türkiye hep birlikte gördü. Ard arda kanlı olaylar yaşandı.
Çorum ve
Maraş katliamlarında onlarca insan hayatını kaybetti. Ve provokasyonla düşman haline getirilen kitleler 12
Eylül sabahında darbeye birlikte uyandılar.