Kutlu Doğum Haftası’nın
Haliç Kongre Merkezi’ndeki açılış programı oldukça ses getirdi.
CHP Lideri Deniz Baykal’ın katılımı toplantıyı ilginç bir yönde gündeme getirdi.
TRT Haber’de yayınlanan Büyüteç Programı, toplantı salonundan canlı yayında ekrana geldi. Yayın devam ederken
Ertuğrul Özkök bir anda programa katıldı. Özkök’ün de
Kutlu Doğum Haftası etkinliğini ziyarete geldiği böylece ortaya çıktı.
Kutlu Doğum etkinliklerini daha önce bilmediğini ama giderek büyüyerek
toplumsal bir olay haline geldiğini söyleyen
Ertuğrul Özkök, “anlamak için geldim” dedi. Etkinliğin açılışında okunan Kur’an
ayetlerinden etkilendiğini söyleyen Özkök, not aldığı bir ayeti de okudu.
Özkök canlı yayında şöyle konuştu:
“Çok etkilendim, okunan Kur’an ve ayetler çok güzeldi hepsini not aldım. Özellikle Ali İmran Suresi 104. ayeti beni çok etkiledi; ‘Sizden hayra çağıran iyiliği emreden ve kötülüklerden men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır’ Toplumun gerildiği bir dönemde o ayetin orada okunması hoşuma gitti.”
ORUÇ TUTMAM NAMAZ KILMAM AMA İNANÇLIYIM
Büyüteç programının sunucusu Özkök’e “Daha
dindar bir toplum mu oluyoruz, yoksa dindarların hayatın içine girdiği bir toplum mu oluyoruz?” sorusunu yöneltti.
Özkök, bu tartışmalardan artık çok yorulduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
“Samimi kanaatim,
Türkiye’de çeşitli topluluklar var. Laiklik hassasiyeti olanlar,
inançlarını yerine getirme endişesi olanlar var. İki korkuyu da anlamaya çalışmak lazım. Türk toplumunda çoğu insanın inançlı olduğunu düşünüyorum. Babaannemin saçını görmedim ben 10 yıl aynı odada yattım. Annemin başında bir
örtü vardı ama çıkardı. Kız kardeşlerimin başı açık. Ama fotoğraflara baktığımda anneannemin çarşaflı olduğunu görüyorum. Buradaki salona baktım toplantıdakilerin 3’te 2’nin kadın olduğunu gördüm.
Kadınların buraya gelmesi önemli şeyler.
Din tartışmasını artık aşmalıyız. Çok yorulduk. Ben çok yoruldum kendi payıma. Ben anlamaya geldim buraya. Çok dindar değilim. İnançlıyım ama 5
vakit namaz kılmam, hacca gitmiyorum, oruç tutmuyorum ama inanç diye bir şey var. Bundan kendimizi soyutlayamayız”
Özkök, programın diğer konuklarıyla Hz.
Muhammed üzerine sohbet ederken, kendisiyle ilgili ilginç bir saptama yaparak şöyle konuştu:
“Son 10 yılda kendi içimde en çok gelişen duygu “şükretme duygusu”. Yaşın ilerlemesiyle alakalı olduğunu zannetmiyorum. Ama hayatın güzel şeylerini gençken görmeyiz. Ben hepimiz sonradan görmeyiz diye bir kavram attım ortaya. Toplum olarak zenginleştikçe ilerledikçe bazı şeyleri görüyoruz. 30’lu 40’lı yaşlardan itibaren bir noktaya geliyor ve bazı şeylerin farkına varıyoruz. Sonradan görmelik insanda şükretme duygusunu geliştiriyor. Öncesini gördüğümüz için karşılaştırma imkanı oluyor.”
Programın sunucusunun, “din bilgisi konusunda en azından
yurt dışına gittiğimizde Türkiye’den geldiğimiz öğrenilince bize direkt “
Müslüman geldi” gözüyle bakılıyor. En azından bu nedenle dinimizi anlatabilmek için biraz bilmemiz gerekmiyor mu?” sorusuna Özkök şöyle
cevap verdi:
“Dini bilmek önemli bir şey. Bu yıl Noel gününü Almanya’da Bild’in yayın yönetmenin evinde geçirdim. Onun ailesi ve benim ailem vardı sadece. Öğleden sonra kiliseye gittik,
akşam yemeği beraber yedik. Sırf görmek için. Orda gördüğüm en güzel şey, Noel gecesini Müslüman aileyle beraber geçirme duygusuydu. Çok sevindi. Ben onlara bildiğim kadarıyla anlattım. Çok bilmiyorum Müslümanlığı, inançla ilgili çok kitap okuyorum ama bildiğimi iddia edemem. Sağlıklı öğretme yollarını öğrenmemiz lazım. Müslümanların sorunları var. Bizi terörle özdeşleştirmelerini ortadan kaldırma görevi bize ait. İslamın iyi rol
modellerini göstermemiz lazım. Ben Noel’de oraya gittim ve Müslüman sadece kalaşnikoflu insan değil diye gösterdim.
Türkiye bu konuda iyi bir rol modeli olabilir. Model lafını sevmiyorum ama. İnsanların karşılıklı beraber gayet güzel yaşadıkları bir toplum modelini ortaya koymak güzel. Ben Umre’ye gittikten sonra bakıyorum, turizm şirketleri yazılarınız etkili oldu diyorlar ve çevremde bir çok insan umreye gitti. Ummadığınız insanlar. Gidip etkilenerek geliyorlar.
Ben Deniz Baykal’ın buraya gelmesine çok sevindim. Bu bir başlangıç.
Başbakan da Veda filmini seyretti. Bunlar semboller. Bunları ortak semboller haline getirmek lazım.
Kur’an okunurken orada
Atatürk portresi,
Türk bayrağı,
İstiklal marşı,
saygı duruşu, salonun 3’te 2’si kadın. Bunlar olumlu şeyler. Kimse kimseye
baskı yapmıyor duygusunu samimi olarak hissettiğimiz zaman gerisi kolay.”
Aktif Haber