PKK'nın yerine mi geçiyor?

Hükümetin başlattığı demokratik açılıma "mola" verildi. Sebep?..

PKK'nın yerine mi geçiyor?

-Kuzey Irak'tan gelen PKK mensuplarının Türkiye'ye dönüşlerini DTP'nin kitlesel bir şova dönüştürmesi. Başbakan Erdoğan, 34 kişinin gelişi sırasında yapılan gösterilerin ülke genelinde "halkı yaraladığı" kanaatinde. Gerekçesini de "Bir tarafı yaparken diğer tarafı yıkmaya hakkımız yok." sözleriyle açıklıyor. Gelinen noktada... İyi niyetle başlayan sürecin önünü tıkayan nedir? -Güven bunalımı. Peki, bu bunalımı tetikleyen baş aktör kimdir? -Abdullah Öcalan. Öcalan, demokratik açılımı kendi lehine kullanmak istiyor her fırsatta. Dağdan inişi de inisiyatifine almak niyetinde. Nitekim... 21 Ekim'de avukatlarıyla yaptığı görüşmede şükranlarını sunuyor Kandil'deki teröristlere. Niye? Kendisine ne kadar bağlı olduklarını gösterdikleri için. Yani... Dağdan dönüş benim çağrımla gerçekleşti, diyor. Öcalan kendinden o kadar emin ki... Çözüm için hazırladığı önerileri sıralıyor art arda: -Birinci aşamada, devlet Kürtlerin tüm haklarını güvence altına alacak. Biz de bölücü olmadığımızı devlete ispatlayacağız. Şiddeti yöntem olarak esas almadığımızı ilân edeceğiz. Bu aşamada çatışmasızlık ortamı oluşturulur. Devlet de Kürtlerin kendi kendini yönetmesine imkân tanır. -İkinci aşamada, sınır dışına çekilme olur. -Üçüncü aşamada, devlet verdiği güvenceyi hukukî mevzuata yansıtır. Ne anlama geliyor bütün bu açıklamalar? PKK'nın tasfiye edilmesini, yerine de KCK'nın almasını... Zaten Öcalan da gizlemiyor niyetini. Diyor ki... -Yol haritamda KCK'yı açıkladım. Ona göre nedir KCK? -Hudutları esas almayan toplumu demokratik bir şekilde örgütleyen özgürlükçü bir yaklaşım. Başka?.. -KCK, özgürlük temelinde toplumun demokratik örgütlenmesidir. -Toplumun kendi kendini demokratik yönetmesidir. Öcalan, mezkûr görüşme sırasında, KCK sisteminin ekonomik, sosyal, siyasi, hukukî ve diplomatik boyutları olduğunu da söylüyor. Kısacası... Kendi kurduğu yeni sistemin devlet tarafından muhatap alınmasını istiyor. Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturmada ise bakın KCK'dan nasıl bahsediliyor? -Terör örgütü PKK'nın illegal şehir yapılanmasıdır. -Yasama, yürütme ve yargı erklerine göre örgütlenmiştir. -Örgüte hiyerarşik bir düzen hakimdir. Özetle... -Özgürlük temelinde demokratik bir örgütlenme yoktur. Anlaşılıyor ki... Öcalan, birinci aşamadan bahsederken devletin illegal bir yapılanmayı, yani KCK'yı tanımasını istiyor. O zaman şu soruyu sormak gerekiyor kendisine: -DTP, özgürlük temelinde toplumun demokratik örgütlenmesi değil midir? Bu sorunun cevabı "evet" ise... -O halde KCK yapılanmasına neden ihtiyaç duyuldu? Yok, sorunun cevabı "hayır" ise... -DTP'nin üstünde olduğu ayan beyan ortada olan KCK neyin nesidir? DTP, Türkiye'de faaliyet gösteren bir siyasi partidir. Siyasi partiler de demokrasilerde toplumun kendi düşüncelerini ifade etmek için örgütlendiği meşru bir zemindir. Haliyle DTP de onlardan biridir. Ama... DTP ismi hiç zikredilmeden sürekli KCK'dan bahsedilmesi zihinlerde istifhamlara yol açıyor doğal olarak. DTP'li yöneticilerin sürekli birbiriyle çelişen açıklamalar yapmaları da bu istifhamların sayısını artırıyor maalesef. Sahi... KCK, yeni PKK mıdır? MEHMET YILMAZ-ZAMAN
<< Önceki Haber PKK'nın yerine mi geçiyor? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER