ANAYASA Mahkemesi
Başkanvekili Osman
Paksüt’ün
Ergenekon sanığı eşi Ferda Paksüt
mahkeme kararıyla dinlenirken
teknik takibe takılan konuşmaları ve bunun Ergenekon savcılarınca AYM başkanlığı’na gönderilmesi yeni bir
tartışma başlattı.
Hukukçular,
Savcı Zekeriya Öz imzasıyla AYM Başkanlığı’na gönderilen yazının ‘
Osman Paksüt hakkında da elimizde önemli belgeler var işareti olabilir’ şeklinde değerlendirildi. Hukukçular, Osman Paksüt’ün Ergenekon sanıklarıyla görüşmeleri varsa Ergenekon
davasına dahil edilebileceğini söyledi.
SAVCI ÖZ’ÜN YAZISI BİR MESAJ
TÜRKİYE’DE daha önce hiç bir
yüksek yargı organı üyesi hakkında bir savcı tarafından
dosya hazırlanmadığını belirten Ana
yasa hukukçusu Prof. Dr.
Servet Armağan, ‘
Ergenekon soruşturmasını yapan savcı
Zekeriya Öz’ün Osman Paksüt’le ilgili AYM’ye dosya gönderilmesi ‘bir işaret’tir. Böyle bir dosya gönderen savcı, Paksüt hakkında da elinde önemli belgeler olduğunun işaretini vermiş olabilir. Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı, yüksek mahkemeye böyle bir yazı yazdığına göre, Paksüt hakkında da dava açmak için ciddi dedilleri vardır’ dedi.
PAKSÜT NEREDE YARGILANIR?
AYM’ye ulaşan
telefon dinlemelerinin ardından iki tür yargılama yapılabileceğini belirten Prof. Dr.
Servet Armağan, ‘Elde olduğu söylenen dinleme
kayıtlarındaki bilgi, Osman Paksüt’ün AYM’deki görevine ilişkinse AYM üyelerinin
oylama kararı ile
Yüce Divan’da yargılanır. Eğer eldeki delliler, Ergenekon soruşturmasına ilişkin ise, bu kez Ergenekon davasının görüldüğü mahkemede yargılanır. Zaten savcının AYM’ye yazdığı yazıyı görünce akla ikinci ihtimal geliyor’ diye konuştu.
DOSYADAN AYRI İNCELENİR
EMEKLİ askeri hakim
Ümit Kardaş da ‘Osman Paksüt’le ilgili Ergenekon sanıklarına ilişkin görüşme kayıtları var ise bunlar
savcılık tarafından muhafazaya alınmıştır. Bununla ilgili de kendisine ilişkin olarak dava açılması söz konusu olabilir’ dedi.
‘Terör örgütüne silah sağlamakla suçlandım’
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün ‘AYM Başkanlığı’na gönderilen yazı savcıların beni ‘silahlı örgüt veya bu örgütlere silah sağlama’
suçlamasında bulunduğu anlaşılmaktadır’ iddiası dikkat çekti.
İstifa etmem. Edersem Gül yerime istediğini atar
AYM Başkanvekili Osman Paksüt, mahkeme içinden bilgi sızdırmak, kendileri gibi düşünmeyen ve kendileri ile aynı yönde oy kullanmayan bazı AYM yargıçları hakkında ‘rüşvet aldı’, ‘
ihale aldı’ şeklinde basına
iftira ve karalama amaçlı yanlış bilgi vermek ile ‘istediğimiz gibi oy verirsen seni AYM Başkanı yaparız’ teklifinde bulunmak iddialarını
istifa için yeterli görmedi. Paksüt, hukuk devletinin geleceği ve AYM üzerinde şaibe yaratmaması için istifa etmesi yönündeki çağrılara da kulaklarını tıkadı. Paksüt ‘İstifa etmemi gerektirecek bir durum yoktur. Bir
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili’nin hangi koşullarda istifa edeceği Anayasa ve yasalarda bellidir. Her şey hukuk prosedürü içerisinde işler’ dedi. ‘Hiçbir şekilde istifa gündemimde yok’ diyen Paksüt bunun gerekçesini de ‘İstifa ettiğim takdirde Sayın Cumhurbaşkanı herhangi bir
aday belirlemeksizin üye atayabiliyor’ diye açıkladı. Paksüt’ün istifa etmeme gereçkesi akıllara bazı soru işaretleri getirdi.
Paksüt, savcıları HSYK’ya şikayet etti
AYM Başkanvekili Osman Paksüt, Ergenekon soruşturmasını yürüten 6 özel yetkili cumhuriyet savcısı hakkında Ergenekon soruşturması kapsamında 5 ay süreyle dinlendiğini öne sürerek suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusuna ilişkin dilekçesini
Adalet Bakanlığı ile
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) sunan Osman Paksüt, savcıların yetkileri olmadığı halde kendisi hakkında dinleme kararı aldıklarını ve ‘yetkilerini bilerek aştıkları, görevlerini kötüye kullandıkları’ suçlamasında bulundu.
ÜÇ SUÇLAMA YAPTI
Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılar Zekeriye Öz, M. Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın,
Fikret Seçen, Ercan
Şafak ve Mehmet Murat Yönder’in, ‘görevi kötüye kullanma’’, ‘haberleşmenin gizliliğinin ihlali’’ ve ‘Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması’’ maddelerinden cezalandırılmalarına yönelik soruşturmanın başlatılması istendi.
NEDEN GÖNDERİLDİ?
Paksüt, 4 sayfalık suç duyurusu dilekçesinde, ‘’İlgililerin benim hakkımda uzun süre dinleme ve kayıt tutmaya ihtiyaç duymalarının izahı olamaz. bu yasa dışı ve yasaya karşı
hile yöntemiyle
yasak delil toplama işlemidir’’ iddiasında bulundu. Paksüt, savcıların Ergenekon soruşturması kapsamında elde ettikleri delilleri AYM Başkanlığı’na göndermesini de ‘suç’ olarak gösterdi.
TERÖR ÖRGÜTÜ İMASI
AYM Başkanlığı’na gönderilen ‘Eşinin kullanımındaki telefon ile telefon görüşmelerinin tespiti aşamalarında telefonu eşi Ferda Paksüt’ten alıp, aynı kişilerle görüşmeye devam ettiği tespit edilmiştir’’ saptamasını da Paksüt ‘Bu ifadelerden
Cumhuriyet savcısının benim hakkımda 135. maddenin 6-a-13. alt bendinde yer alan ‘silahlı örgüt veya bu örgütlere silah sağlama’ suçlamasında bulunduğu anlaşılmaktadır’ iddiasında bulundu.
STAR