Zira, henüz ‘seçmek’ ile ilgili bağını reel bir düzleme oturtamamış halkımızın ‘seçilme’ye bu kadar çok ilgi duyması, en hafif tabirle bir ‘aşırı özgüven’ sorunu.
Halkımız seçmekten bıktı artık seçilmek istiyor!
Erken uyanan parti kuruyor
4
Kasım 2007 pek çok kişi için önemli bir tarih; fakat kimileri için önemlinin ötesinde bir işlevi var çünkü milletvekili genel seçimlerinin yapılacağı tarih. Tam da bu nedenlerle
siyaset sahnesi ciddi şekilde hareketlenmiş durumda.
Halen 50 partinin faaliyet gösterdiği siyaset sahnesine yeni partiler katılıyor.
İzmir’de o
turan eski gazeteci Hakkı Dedeler, ‘Büyük Turan Partisi; 30 yıllık
aşçı Nazım
Kocaman, Çözüm Partisi’;
İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Ali Müfit Gür
tuna da ismini halkın koyacağı partisiyle genel seçime
hazırlık yapıyor.
Anadolu’nun Genç Liderleri (AGL) Derneği Başkanı
Tuna Bekleviç de, Güçlü
Türkiye Partisi’ni kurdu.
İçişleri Bakanlığı’na dilekçe vererek kurulan Güçlü
Türkiye Partisi ile ülkemizdeki parti genel başkanı sayısı 52’ye çıktı.
Yeni partilerin genel başkanları, alışılmışın dışında bir lider portresi çiziyor. Hakkı Dedeler ‘Büyük Turan Partisi’ adını verdiği oluşumun Türkiye’nin derdine derman olacağını düşünüyor. 30 yıllık aşçı Nazım Kocaman, Çözüm Partisi’yle
iktidar olduğunda
bakanlık sayısını beşle sınırlandırmayı
vaat ediyor. Ali Müfit Gürtuna ise partisinin ismini vatandaşın belirlemesini istiyor. Güçlü Türkiye Partisi Genel Başkanı Tuna Bekleviç de, parti tabanı için farklı bir
öneri sunuyor. Türkiye’de çok sayıda parti kurulmasının nedeni ise partilerin önceden izin alınmaksızın serbestçe kurulabilmesi. Sayıları 50’yi bulmasına karşın 2002 genel seçimlerine girebilen parti sayısı 18’le sınırlı kaldı. Siyasi Parti Yasası, partilerin seçimlere katılabilmesi için en az altı ay evvel
teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olması şartını arıyor.
Turkuaz Hareket Çalışma Grubu içinde parti kurma faaliyetlerini sürdüren
İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Gürtuna, “Partinizin ismini siz
koyun” kampanyasıyla isim arıyor. Gürtuna yeni partisi için, “Herkesi kucaklayan, herkesin birbirini kucakladığı, felsefesi ve değerleri olan
hizmet siyaseti modelini oluşturuyoruz.” ifadelerini kullanıyor. A. Müfit Gürtuna, kasım başı itibarıyla kurulacak partinin seçimlere girebilmek için teşkilatlanma çalışmalarına devam ettiğini belirtiyor.
Gürtuna bir yana, yeni çıkan partilerin büyük bir kısmının liderleri öyle çok da tanıdığımız, bildiğimiz isimler değil. Bunların en ilginçlerinden biri 30 yıllık aşçı Nazım Kocaman’ın kurmaya çalıştığı “Çözüm Partisi”. Hazırladığı tüzüğü internette yayınlayan Kocaman, partisi için şiir bile yazmış. Bu yıl içinde partisini kuracağını söyleyen Nazım Kocaman’ın vaatleri ise birbirinden ilginç. Hedefinin iktidar olduğunu aktaran Kocaman, Türkiye’de bakanlık sayısının en fazla beşle sınırlı olacağı sözünü veriyor. Kocaman, “İlk önce
Maliye Bakanlığı’nı kaldıracağım. Vergiyi giderden temin ettiğimiz için gelirden alınan vergiden vatandaşı kurtaracağım. Böylece herkesin geliri en az yüzde 30 artacak.” diyor.
Parti kurmaya hazırlanan İzmirli eski gazeteci Hakkı Dedeler ise vatandaşa
ekonomik reçete sunuyor. Partisini doğduğu yer olan
Konya’nın
Seydişehir ilçesinde Seyyid-i
Harun Camii’nde kılınacak cuma namazından sonra kurmayı planlayan Dedeler, “Biz ülkemizde
kepenk kaldıran esnaftan vergiyi tamamen kaldıracak, muhasebeci,
yazarkasa, fiş ve
fatura denetimine son verecek barkot sistemini getireceğiz.’’ şeklinde konuşuyor. “Güçlü Türkiye Partisi” Genel Başkanı Tuna Bekleviç, 2007 genel seçimlerinden ziyade sonrasındaki yerel ve genel seçimlere ağırlık vereceklerini söylüyor. Bekleviç, “1 milyon üye yerine 30 bin sağlam üyemiz olsun yeter. 30 bin üyenin her birinden aylık 25 YTL alarak ekonomik sorunu aşacağız.” diyor.
İnsanları parti kurmaya iten temel sebeplerin başında mevcut siyasi yapıya alternatif olma isteğinin geldiğini aktaran
psikolog Orhan Keskin, “Bireysel bazda partiler, çevrelerinde etkili olmak isteyen insanların çabalarıyla kuruluyor. Bu insanlar seçime girme ihtimalinin az olduğunu bilmelerine rağmen, kendilerini ön plana çıkarma isteğini gösteriyorlar.’’ dedi.
PARTİ NASIL KURULUR?
Türkiye’de
siyasi partiler, yasaya göre partiye üye olma yeterliliğine sahip en az 30
Türk vatandaşı tarafından kuruluyor. Resmiyet kazanması ise kuruluş dilekçesinin İçişleri Bakanlığı’na verilmesiyle gerçekleşiyor. Kurucular tarafından imzalanan dilekçe ve gerekli belgeler bakanlığa iletildikten sonra, Bakanlık üç gün içinde kuruluş bildirisi ve alındı belgesini
Cumhuriyet Başsavcılığı ile
Anayasa Mahkemesi’ne gönderiyor. Yasaya göre siyasi partilerin merkezinin
Ankara’da bulunması gerekiyor.
TURKUAZ - ZAMAN